Antakya Kurşunlu Han’da atölyesi bulunan Nadya Zateri, hobi olarak başladığı üç boyutlu Rölyef sanatını 4 yıldır yapıyor.
Sanatının sabır ve azim işi olduğunu aktaran Zateri, “Aslında küçük yaşlardan beri resim öğretmeni olmak istedim. O zamanlar fırsat olmayınca şimdilerde kurslarla gitmeye başladım. Sayısız her kursa katıldım ve bir gün yolumuz rölyef sanatı ile kesişti. Zaten yapmaya başladıktan sonra bir daha bırakamaz oldum. Rölyef sanatı sabır, azim ve sevgi ister. Kurşunlu hana tesadüfen geldim ve burada atölyeyi boş buldum daha sonra atölyeyi kiraladım ve bir yıldır da burada sanatımı devam ettiriyorum” şeklinde konuştu.
Üç boyutlu rölyef sanatının yapımını anlatan Zateri, “Resimleri özenle kesip üst üste koyarak boyut veriyorum. Resim boyutuna göre 6-15 kat arası çalışmalar çıkıyor. Tabi bu sanatta çok fazla ince detay çalışıyoruz. Resim bittikten sonra yaka, kol bölümlerine tül ve boncuklar işliyorum. Tablolara çerçeve seçimi de çok önemli. Anlatması inanılmaz basit fakat işin içine girince büyük emek ve sabır var. Ben ilk kursa başladığım dönemler ilk eseri, işlerken yapamayacağımı zannettim fakat sabır ve azimle buralara gelmeyi başardım. Resimlerimi yaptıktan sonra bakınca ben mi yaptım bunu deyip mutlu olduğum zamanlarda yaşadım.” diye konuştu.
“TABLOLARDA EMEĞİM VE GÖZYAŞIM VAR”
“Sabah kalkar kalkmaz ilk işim çalışma yapmak oluyor. Resmi bitirmek için fırsat kovalıyorum. Kimi zaman da resimle aramdaki bağın koptuğunu anladığım anda bırakıp başka resme devam ediyorum. Yani bir esere başlamak için sevmem gerekiyor, bir bağ kurmam gerekiyor. Oldu, bitti satmak için eser çıkarıyım gibi bir düşüncem yok. Çoğu zaman eserlerimle konuşuyorum ve onlarla konuşunca bana farklı bir enerji geçiyor. Tablolarımı satarken zorlanıyorum çünkü, sabrım, emeğim ve gözyaşlarım var” ifadelerini kullandı.
