Hatay-Samandağlı olan Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları Oruç, bir grup milletvekiliyle birlikte Meclis Başkanlığına ilettiği önergede emeklilerin sıkıntılarını gündeme getirdi. Milletvekili Oruç, enflasyon artışı ve hayat pahalılığı karşısında geçim sıkıntısı yaşayan 13,5 milyon emeklinin, hayatlarını idame ettirmekte yaşadıkları zorlukların hemen hemen her gün basına yansıdığını, Emekli maaşlarına yapılan son zam ile beraber aylık en düşük emekli maaşının 5.500 TL olduğunu bildirdi.
Asgari ücretin altında emekli maaşı alan emeklilerin açlık sınırının altında yaşam sürmeye itildiğini belirten Milletvekili Oruç, emeklilerin içinde bulunduğu ekonomik yükün hafifletilmesi ve en düşük emekli maaşının asgari ücret seviyesine çıkartılması önemine vurgu yaptı.
Emekli maaşlarında gözle görülür bir artış yok …
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (Türk-İş), açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasına göre, dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı olan açlık sınırının son bir ayda 334 TL artarak 8.130 TL’ye yükseldiğini belirten Milletvekili Oruç, gıda harcaması ile giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt) ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı olan yoksulluk sınırının ise Aralık ayında 1.119 TL artarak 26.485 TL’ye çıktığını bildirdi.
Açlık ve yoksulluk sınırı artmış gıdadan, elektriğe, ısınmadan ulaşıma kadar bir çok kalemde fiyat artışları yaşana dursun emekli maaşlarında gözle görülür reel bir artış söz konusu olmadığını belirten Milletvekili Oruç, önergede şunlara yer verdi: “Derinleşen ekonomik kriz ile beraber işsizlik, yoksulluk, yüksek enflasyon, TL’nin değer kaybı ve eşitsizlikler olağanüstü bir biçimde artmaktadır. Özellikle yoksulluk ve açlık sınırı altında yaşayan yurttaşların alım gücü düşmüş bu durumdan emekli yurttaşlar daha bir derinden etkilemiştir. Emeklilerin milli gelirdeki payı azalmış, emekli aylıkları açlık ve yoksulluk sınırının altında kalmıştır. Artan gıda fiyatları, elektrik ve doğalgaz faturalarını ödeyemeyen emekliler alyanslarını dahi satmışlardır.
Refah payı eski seviyesine getirilmeli
Bugün 9 milyon emekli asgari ücretin altında maaş almaktadır. Emeklilere yapılan zam oranları TÜİK tarafından açıklanan enflasyon hesaplamasına göre yapılmaktadır. Açıklanan enflasyon oranında yapılan zam ve üzerine eklenen refah payı gerçeği yansıtmamaktadır. Önceden büyümenin maaşlara katkısı yüzde 100 iken 2008 yılında yürürlüğe giren 5510 sayılı yasayla bu oranı yüzde 30’a düşürmüştür. Gerçekten bir zam yapılacaksa refah payı (büyüme oranı) eski seviyesine getirilmelidir. Emekli aylıkları ile geçinmenin formülünü arayan emekliler bir de emekli ücretlerinde her ay yapılan hastan katkı payı yada ilaç katkı payı adı altında yapılan kesintilerin yükünü taşımaktadır. 2008 yılında Sosyal Güvenlik Yasası’nda yapılan değişiklik ile emekli aylıklarının alt sınırı kaldırılmıştır.
Türkiye emeklisi fakir …
Bu nedenle emekli aylığı alt sınırı asgari ücret olarak düzenlenmeli, emekli aylıklarının hesaplama koşulları değiştirilerek aynı koşullarda prim yatırıp farklı emekli aylığı alanlar arasındaki farklar giderilerek intibak düzenlemesi yapılmalı. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (İLO) sosyal güvenlik raporuna göre, emeklisi en fakir birkaç ülkeden biri Türkiye Örneği, Uganda’da ortalama emekli maaşı ülkeni yoksulluk sınırının yüzde 43,5’ine karşılık gelirken, Mozambik’te bu oran yüzde 32,7. Türkiye’de ise yüzde 21,7’dir. Bu oran Türkiye’nin İLO’nun emekliler için fakirlik göstergesi olarak belirlediği yüzde 50’lik sınırın çok altında kaldırdığını göstermektedir.
Asgari Ücretin altında emekli aylığı olan yurttaşların sayılarının tespit edilmesi, yaşadıkları ekonomik sorunların çözümü ve en düşük emekli maaşının asgari ücret seviyesine çıkartılması, yapılan zam oranlarının gözden geçirilerek yeniden belirlenmesi ve emekliler lehine düzenlemelerin hayata geçirilmesi meclisin sorumluluğundadır.”