Depremin üzerinden 3 ay geçmesine karşın kadın ve çocuklara yönelik çalışmalar hâlâ yetersiz. Kadınlar, afet bölgesindeki güvenlik açıklarına dikkat çekerek, hijyenik ürünlere ulaşamadıklarını söylüyor.
Maraş merkezli depremlerin üzerinden 3 ay geçti fakat kentlerdeki sorunlar hâlâ çözülemedi. Bölgede kadınlar, ped, hijyen ürünlerine ve çamaşıra ulaşamıyor. Kadınlara yönelik gönderilen yardım kolileri durma noktasına geldi. Kadınlar afet bölgesinde güvenli alanlara da ulaşamıyor. Kimi zaman karanlık alanda bulunmak zorunda kalan kadınlar mahrem alanların yaratılmamasına da tepki gösteriyor. İşyükü de kadınların omuzlarına bindi. Kadınlara yönelik çalışmalar ise bulunmuyor.
***
GÜVENLİK YOK
Kadınlar çadır bulmakta zorlanıyor. Yalnız yaşayan kadınlar ise nerede kalacaklarını dahi bilemiyor. Çoğu kadın, hasarlı evlere girmek zorunda kalıyor. Yollarda aydınlatmaların bulunmaması ve kadınların çadır kent çevresinden uzaklaşmaları tehlike yaratıyor. Afet bölgesindeki kadınlara yönelik şiddet de gün geçtikçe artıyor. Birçok kadın boşanma aşamasında olduğu erkekle aynı yerde yaşamak zorunda kalıyor.
İŞYÜKÜ KADININ
Depremlerin ardından çadırlara ve konteynerlere yerleşen kadınlar, erkeklere oranla işyükünü daha çok üstleniyor. Bölgedeki kadınlar, çadırları temiz tutmak, yemek, temizlik gibi görevleri tek başına üstleniyor. Sosyal hayatlardan koparılan kadınlara yönelik faaliyetler ve psikolojik destek alanları da bulunmuyor.
DESTEK BİTTİ
Afetzede kadınların birçoğu kendilerine ait özel alanların bulunmamasından şikâyet ediyor. İç çamaşırlarını değiştirebilecekleri alanların yaratılmaması tepkiyle karşılanıyor. Kadınların şiddet gördükten sonra sığınacağı bir alan da yok. Kadınlar her alanda olduğu gibi psikolojik destek anlamında da geri plana atılıyor.
HASTALIK VAR
Kadınların hijyenik ürünlere ulaşımı da yetersiz kaldı. Kadınların, ped ve iç çamaşırlarına ulaşamadığı görülüyor. Temiz kıyafetler bulamıyorlar. Bölgedeki temiz su eksikliği de kadın hastalıklarına davetiye çıkarıyor. Hasta, hamile kadınlar hastanelere ulaşamıyor. Kadınlar, hasarlı hastanelerde mevcut ekipmanların yetersizliği sebebiyle sağlığa erişimiyor.
***
SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi Feray Aytekin Aydoğan: Ülkemizde kadın olmak her zaman çok zordu ancak depremle birlikte her an her gün kadın olmak daha da zor. Toplumsal cinsiyet rollerinden ve bir sosyal devlet gerçekliğinin AKP ile tamamen ortadan kalkmasından kaynaklı deprem öncesi de ev içi işler, çocuk, yaşlı, engelli bakımı kadınların omuzlarındaydı. Depremle birlikte çadırlarda, hasarsız evlerde birden fazla aile yaşamaya başladı. Yemek, temizlik işleri, çocuk, yaşlı, engelli bakımı kadınlar için her geçen gün yaşamı daha da zorlaştırıyor. Çocukların yaşadığı psikolojik travma ile de birlikte çocuk bakımı kadınlar için en büyük zorlukların başında geliyor. Engelli, 65 yaş üstü açısından yaşanılan tüm zorluklarla da kadınlar baş başa bırakıldı. Sağlığa erişim ise en temel sorunlardan biri. Başta Defne, Antakya, Samandağ olmak üzere sağlığa erişim, ulaşım ciddi bir sorun. Güvenlik sorunu ise her geçen gün daha da artıyor. Kent merkezlerinde yaşamlarına devam etmeye çalışanlar, evlerine yakın yerlerde çadırlar kurarak ve çadır kentlerde yaşamaya devam ediyor. Başta mahalleler olmak üzere elektriğin hâlâ sağlanmamış olması, sürekli yaşanan elektrik kesintileri özellikle gece saatlerinde kadınlar için en büyük risklerden biri. Genel olarak da güvenlik önlemleri açısından yaşanan eksiklikler ilk günden bugüne devam ediyor. Deprem bölgesinde gerçekleştirdiğimiz kadın buluşmalarında fiziksel ve psikolojik şiddette de ciddi bir artış yaşandığı gerçeğini öğreniyoruz. İşsizlik deprem bölgesinde genel bir sorun. Söz konusu kadınlar olduğunda bu sorun iki katına çıkıyor.
Antakya Mor Dayanışma üyesi Selver Büyükkeleş: Mevsim değişikliği var ve dayanışma TIR’ları yok denecek kadar azaldı. Şu an herkeste kıyafet sorunu var. Kadınlar 3 ayın sonunda hâlâ hijyen ve acil ihtiyaç ürünlerine ulaşamıyor. Çevrede marketler açıldı ama afetzedelerin maddi durumu yok. Yaşlı ve hasta bezi yok. Çadırlar ise hava koşullarına elverişli değil. Bu da hastalığa davetiye çıkarıyor. Bölgede fare, yılan ve haşereler de görülüyor. Yerel yönetimlerin destek olması gerekiyor.