Hatay’da okul tadilatları bitmedi, ulaşım sorunu hâlâ çözülmedi. Veliler her gün ortalama dört saat okul önünde ya da bahçesinde çocuklarını çıkışını bekliyor.
Hatay’da konteyner kentlerin dışında şehir içinde okulların en yoğun olduğu yer Defne ilçesine bağlı Sümerler Mahallesi. Burada lise, ilk ve ortaokul binaları az hasarlı ya da hasarsız. Sümerlerde yer alan Necmi Asfuroğlu Anadolu Lisesi, depremden sonra Hatay Valiliği oldu, geçtiğimiz hafta boşaltılan okulun tadilatı sürüyor. Yine depremden sonra Hatay İl Emniyeti olan Selim Nevzat Şahin Anadolu Lisesi’nin de tadilatları bitmedi. Öğrenciler geçici olarak başka okul binalarında eğitim görüyor.
‘VELİLER OKUL ÖNÜNDE LÜBYE AYIKLIYOR’
Okulların ilk açıldığı hafta velilerin de öğrencilerin de en çok dert yandığı konu ulaşım ve şehrin her yanını kaplayan toz ve tadilatların hala bitmemiş olması. Okulun ikinci haftası bitmek üzereyken öğrenciler de veliler de hala aynı sorunlardan musdarip.
Sümerler Mahallesi’ndeki okul bölgesi sabah, öğle ve akşama doğru Hatay’ın en kalabalık yeri. Bir taraftan hızla iş makineleri ile yıkım devam ederken, diğer taraftan veliler, öğrenciler ve öğretmenler okullarına ulaşmaya çalışıyor.
Okulların önü veli, kafe ve çay bahçesi ise öğrenci dolu. Cemil Şükrü Çolakoğlu İlköğretim Okulu’nun önünde katlanan sandalyede iki tane veli oturuyor. Öğlen 12.00 gibi çocuklarını okula getiren veliler, saat 16.00’da onların çıkışına kadar beklediklerini söylüyor.
Velilerden Leyla Hanım Harbiye’de oturuyor, eşi de Sümerler İlköğretim Okulu’nda öğretmen. Son saati boşaltıp, her gün çocuğunu alıp, okula getiriyor. Eşi gelmediği zamanlarda dolmuş beklediğini belirten Leyla Hanım, “Geçenlerde bir saat otobüs bekledim, gelmedi. Okuldan bir veli tesadüfen buradan geçiyordu, beni de getirdi. Otostop çok arttı. Ulaşım sorun olduğu için eve dönemiyoruz. Sandalyemizle burada oturuyoruz. Bazen termosa kahvemizi koyup getiriyoruz. Dün lübye (börülce) ayıkladık burada. Saat 16.00’da buradan çıkıyoruz, yemek yetişmiyor” dedi
Son bir aydır yıkım, moloz taşıma işleri gece-gündüz çok yoğun. Leyla Hanım, yaz tatili boyunca nerdeyse hiçbir çalışmanın olmadığını, okulun açılmasıyla çok yoğunlaşmasına anlam veremediğini söyledi. İş makineleri, kepçeler, toz içinde çocukların okula gittiğine dikkat çeken Leyla Hanım, bu konuda endişeli.
‘ÇOCUĞUM YOL YÜRÜMEK İSTEMİYOR‘
Adını vermek istemeyen bir başka veli de her gün ortalama 40 dakika yürüyerek, çocuğuyla okula geldiğini belirtti. Saat 12.00’de okulda olmak için 11.00’de yola çıkan veli, akşam saat 16.00’da okuldan çıkınca da 17.00 gibi evde oluyor. Çocuğunun yürümek istemediğini söyleyen veli, “Ayaklarım ağrıyor, yürümek istemiyorum’ diyor. Ne yapabilirim, mecbur yürüyoruz. Evim ağır hasarlı, kız kardeşimin yanında kalıyorum ve hiç rahat değiliz. Çocuklarım sağlıklı beslenemiyor. Nasıl olacak, ne yapacağız bilmiyoruz” diye konuştu.
Dersi erken biten ya da ulaşım sorunundan kaynaklı okula erken gelen öğrenciler bölgenin tek kafesinde zaman geçiriyor. Adını vermek istemeyen 12’nci sınıf üç kız öğrenci ile konuştum. Öğrenciler, bu hafta yoklama alınmadığı için derse girmediklerini söyledi. Öğrencilerin şehirde yaşadığı en yakıcı sorun ulaşım.
Sabaha babasının bıraktığını söyleyen öğrenci, akşam çıkışta üç saat otobüs beklediğini belirterek, “Bir buçuk saatte bir otobüs var. Dolu geliyor, bir sonrakini bekliyoruz mecbur. Nasıl olacak bilmiyoruz ama büyük sorun. Bir sürü arkadaşım otostop yapıyor, korkmasına rağmen. Bazı arkadaşlarım sadece kadın sürücü ya da karı-koca varsa biniyor ama direkt binen de var. Madem okulu açtılar, her şey hazır olacaktı, böyle okul açtım demekle olmuyor” ifadelerini kullandı.
‘TÜM GÜN DEMİR TOPLADIM, TAKSİ PARASI OLDU’
Antakya Fevzi Çakmak Mahallesi’nde parkta kendi imkanıyla aldığı konteynerde kalan Emine Doğruel’in iki kızı da Erol Bilecik Meslek Lisesi öğrencisi. Lise depremde yıkıldı, öğrenciler şu an Narlıca Piri Reis Mesleki Teknik Lisesi’nde eğitim alıyor. Reyhanlı yolu üzerinde yer alan Narlıca, merkeze epey uzak bir mahalle.
Son sınıf kuaförlük bölümü öğrencisi olan kızının haftada bir gün okula gittiğini, onun bile sorun olduğunu belirten Doğruel, şöyle konuştu:
“Düşünün haftada bir olmasına rağmen kara kara düşünüyorum. Her gün gitmesi gerekirse gönderemem. Otobüs, minibüs hiçbir şey yok. Geçen hafta komşumuz bıraktı, dönüşte otobüs bulamayınca mecbur taksiyle geldi. 200 TL taksi parası verdim. Gidip tüm gün enkazlardan demir topluyorum ancak 200 TL kazanıyorum, o parayı o gün taksiye verdim. Staja gitmesi lazım, konteyner kuaför var, uzakta vasıta yok gidemiyor. Okul, ‘10 gün içinde staj yeri bulmazsan sınıfta kalacaksın’ dedi. Nereden bulacağız biz?”