Hatay’daki depremzede vatandaşlara yönelik “100. Yıl Köyü” adlı kalıcı konut projesi hayata geçirildi.
Toplamda 255 ev ve 2 bin kişi kapasiteli projenin ilk fazı 17 Ekim’de teslim edilecek.
Açılış törenine projenin destekçileri olan sanatçılar Uğur Aslan , İlker Ayrık, Gökhan Çınar , Jehan Barbur da katılacak.
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Kampüsü içerisinde, depremzede vatandaşlara yuva olmak için hayata geçirilen, sivil girişimle yapılmış kalıcı konut projesi 100. Yıl Köyü’nün 1. Fazı 17 Ekim’de teslim ediliyor. Projedeki yapılar kısa vadede depremzede sağlık çalışanları ve üniversite personelini ücretsiz ağırlayacak olup uzun vadede ise öğrenci yurdu ve çeşitli üniversite birimlerince kullanılacak.
SADECE BARINMAYA ÇARE OLMUYORUZ
100. Yıl Köyü İyilik Elçisi ve Gülmek İyileştirir Derneği YK Üyesi İlker Ayrık, projenin önemine dikkat çekti: “Bu kalıcı konutlar, önce depremzede vatandaşların kullanımına daha sonra da yurt ve/veya lojman olarak Jandarma Asayiş Vakfı ve Üniversite iş birliği içinde işletime sunulacak. Bu projenin diğerlerinde farklı yönü sürdürülebilir olması. Sadece barınmaya çare olmuyoruz aynı zamanda Antakya’nın ana damarı Mustafa Kemal Üniversitesi’nin yaşamasına destek oluyoruz. Eğitime ve sağlık hizmetlerinin devamına katkı sağlıyoruz. İşletme sayesinde elde edilecek gelirler ile de aynı zamanda öğrencilere burs imkânı sunuyoruz. Buna ilave olarak bu projenin çizimlerini açık kaynak olarak herkes ile paylaşıyoruz. Aslında ileride olabilecek bir doğal affet sonrasında herkes tarafından bilabedel ulaşılabileceği ve kullanabileceği bir yapı oluşturmaya çalıştık. Bu proje Birleşmiş Milletler Sürdürülebilirlik kriterlerinin yüzde 85’inden fazlasına uygun.”
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ), Jandarma Asayiş Vakfı, Gülmek İyileştirir Derneği ve Blocks for Hope gönüllülerinin desteğiyle hayata geçirilen proje ile bölgede yaşayan yaklaşık 2 bin kişinin barınma ihtiyacı karşılanacak.
100. Yıl Köyü İyilik Elçisi Uğur Aslan da duygularını şöyle ifade etti: “Ülke olarak çok acı verici bir süreç yaşadık. Bu acıyı yaşayan milyonlar içinde, ailemden verdiğim kayıplarla bu süreci en yoğun yaşayanlardan sadece biriyim. Bu süreçte, destek olmak ve empati göstermek çok önemli. Kayıplarımızı unutmayacağız, ama zamanla acılarımızı bir nebze olsun hafifletecek bir yol, umut olmak durumuzdayız birbirimize. İyileşme süreci zorlu bir yol belki ama, birbirimize sarılarak, destek vererek bu süreci daha güçlü bir şekilde atlatacağımıza inanıyorum. Bu süreçte hem yerel hem de ulusal düzeyde kalkınmayı odak noktasına alarak sürdürülebilir gelişimi destekleyen Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında umut ve dayanışmayı desteklemek amacıyla hayata geçirilen ‘100. Yılda Umut Var’ diyen herkesi projeye destek vermeye davet ediyorum.”
