‘Nobel’ başarılı kaygı yönetiminde öncelik velilerin!
İskenderun’da eğitim sistemine yeni bir soluk getiren Nobel Akademi Eğitim Kurumu’nun düzenlediği ‘Sınav Kaygısı ve Ebeveyn Tutumu’ konulu seminerde Klinik Psikolog Zahir Aktaş, kaygı yönetiminde ailenin rolüne dikkat çekti.
İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası(İTSO) Konferans Salonu’nda çocukları sınavlara hazırlanan velilere sınav kaygısı, belirtileri, neden oluştuğu ve sınav kaygısıyla başa çıkma yöntemlerini aktaran Aktaş, bilgilendirici ve keyifli anlatımıyla sınav kaygısının altyapısında ana etkenin ailenin kaygısı olduğuna vurgu yaptı.
Velilere bu süreçte neler yapmaları gerektiği konusunda yönlendirmelerde bulunan Aktaş, onlara kaygı yönetiminde çocuklarını kesinlikle akranlarıyla karşılaştırmamalarını ve onları önemsediklerini hissettirmelerini tavsiye etti.
Sınav kaygısına dair stresi nasıl yönetmek gerektiğine dair önemli ipuçları veren Zahir Aktaş, “Yıllar önce 2016 yılında öğrenci ve velilere yönelik terapi yapmaya karar verdiğimde sınav kaygısıyla ilgili bana binlerce veli ve öğrenci geldi. 10.000’e yakın seans gerçekleştirdim ve geçtiğimiz bu süre zarfında gördüğüm ana tema şu oldu; ‘Veliler, çocukları için kaygılıdırlar, öğrenciler ise velilerin onlar için kaygılı olmasından kaygılıdırlar.’ Kaygı sürekli onların yaşamının bir parçası haline gelmiş ve son çare kendilerini bir terapi odasına atarak bu süreci deşarj etmeye çalışmak olmuş. Peki ben geçen bu zaman zarfında neyi farkettim? Önemli olan bizim stresi kendi gündemimizde nasıl algıladığımız, o stresi kendi gündemimizde nasıl tuttuğumuzdu. ‘Yapmam gereken nedir? Yapabildiğimin en iyisini yapabilirim. Olabilecek en kötü şey ne? Dünyanın sonu değil, telafisi var. Bunda başarısız olmam her zaman olacağım anlamına gelmez’ gibi düşünceler öğrencinin kaygıyla başa çıkmak için geliştirilebildiği alternatif düşünceler haline geldi. Bu sebeple aileler için sınavın ne anlam ifade ettiği, sınava yönelik tutum ve yaklaşımları önemlidir. Sıklıkla aileler kendi kaygılarını çocuklarına yansıtmaktadırlar. Çocuktan yüksek beklentilerinin olması, ayrıntılarla aşırı uğraş sergilemeleri ve sınavı bir araç değil amaç olarak görmeleri oldukça önemli bir sorun halini almıştır. Aileler sınırlarının farkında olmalıdırlar. Güven ve sorumluluk vermeli, önemsemeli, olumlu geri bildirimde bulunmalıdırlar. Sınava ilişkin konuşmalarda özenli davranmalı, gerçekçi olmalı, akranlarıyla karşılaştırmaktan kaçınmalıdırlar. Çocuklar koşulsuz sevilmelidirler. Çünkü ailenin bakış açısında değişim yaratmak çocuk üzerinde temel girişimlerin oluşmasında en büyük etken halini alacaktır” dedi.
Veli ve öğretmenleri öğrencilik yıllarına geri götürdü
Seminerin ardından Nobel Akademi rehber öğretmeni başta olmak üzere dört öğretmen ve iki veliyle birlikte bir çalıştay düzenleyen Klinik Psikolog Zahir Aktaş, öğretmen ve velilere öğrencilik yıllarına dönüp üniversite sınavına hazırlandıkları yıllarda yaşadıkları stres ve aileleriyle ilgili sıkıntıları dile getirmelerini istedi.
Aktaş’ın isteğiyle, kendilerini çocuklarının yerine koyarak onları anlamaya çalışan veli ve öğretmenler, sınav kaygısı yaşayan çocuklarının kendilerinden neler beklediğini bir kez daha anlamış oldu.
Düzenlenen çalıştay ve karşılıklı konuşma çerçevesinde geçen ‘Sınav Kaygısı ve Ebeveyn Tutumu’ semineri Nobel Akademi Eğitim Kurumu Kurucu ve öğretmenleri tarafından Klinik Psikolog Zahir Aktaş’a çiçek ve plaket takdimi ile toplu fotoğraf çekimiyle son buldu.