Pazar, Kasım 24, 2024
No menu items!
Ana SayfaGenelAfrin’e Girmek Türkiye’nin Meşru Müdafaa Hakkıdır!

Afrin’e Girmek Türkiye’nin Meşru Müdafaa Hakkıdır!

Türkiye nihayet Afrin’e girdi! Çok da iyi etti. Keşke çok daha önce girseydi. Fırat Kalkanı Ağustos 2016’da Cerablus’ta başladı. Bir hafta sonra Çobanbey’dende girilirken Afrin’ede girilebirdi. Bunu o zaman da yazmıştım. AK Parti iktidarı Suriye politikasında, mecbur kaldığı Fırat Kalkanı Harekâtı ile yanlıştan dönmüştü. Bu doğruya bazılarının gürültülü muhalefetine rağmen İdlib’te çatışmasızlık bölgelerinin tesisine yardımcı olmak için asker göndererek devam etti. Son doğrulardan biri de Afrin’e girilmesidir.

AfrinHarekâtına yurt içinde ve yurt dışında pek fazla itiraz bulunmayışı önemli. Yurtiçinde PKK-PYD’den bir türlü bağını koparamayan HDP dışında itiraz yükselmedi.

Yurtdışında ise Suriye’de Esad rejiminin ‘Dostlar alışverişte görsün!’ kabilinden bir kınaması var. Arap ülkelerinden herhangi bir ses çıkmaz iken, İran’dan Astana Süreci gereği Ocak 2018 sonlarında yapılması planlanan Suriye’nin geleceğine ilişkin Soçi toplantısının olumsuz etkilenebileceği yönünde gereksiz ve muhalif bir çıkış geldi.

Afrinharekâtı ayan beyan ‘ABD’ye rağmen!’ yapılmasına rağmen, karizmasının çizilmesinde zevahiri kurtarmak maksadıyla önce ‘Sınır Koruma Birliği’nin kurulmadığını, yanlış anlama olduğunu söyledi. Harekât başladıktan sonra Suriye’de Türkiye aleyhine her taşın altından çıkan CENTCOM temsilcileri bile Afrin’deki harekâtın kendilerini ilgilendirmediğini, çabalarının IŞİD terör örgütüyle mücadele olduğunu söylemekle yetindi.

ABD Dışişleri Bakanlığı ise Türkiye’nin Afrin’e girişinde ‘PKK terörüyle ilgili kaygılarını anlayışla karşılıyoruz!’ demek mecburiyetinde kaldı. Almanya itirazsız ancak, itidal tavsiye eden bir ses verirken, İngiltere ‘NATO müttefiki Türkiye’nin, sınırlarının güvenliği konusunda meşru çıkarı var!’ diyerek önemli bir diplomatik destek vermiş oldu.

Bölgenin önemli aktörlerinden Rusya ise epeyce tereddütlü bir tablo çizdi. Aslında Türkiye Fırat Kalkanı Harekâtı bittikten sonra 2017’de Afrin’e girme niyetini açık ettiğinde bölgeye 100-200 arasında değişen askerini göndererek, bir bakıma Türkiye’nin bu harekâtını önlemeye çalışmıştı. Bu harekât öncesi Türkiye’nin bağıra çağıra Afrin’e gireceğini söylemesi, Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı’nın Moskova’da Savunma Bakanı dâhil üst düzey ziyaretlerine rağmen, Rusya Afrin’deki askerini çekmekte çekinceliydi.

Anlaşılan o ki, Türkiye’nin Rusya’dan bir diğer isteği de Türk uçaklarının Afrin hava sahasına girmeleri halinde, Suriye’deki S-300’ler dâhil, isabet oranı yüksek Rus kaynaklı hava savunma sistemlerinin devreye sokulmaması imiş. Bu sebepledir ki Türk uçakları 20 Ocak akşamı Afrin’deki PKK-PYD hedeflerini vururken Suriye hava savunma sistemleri suskundu.

Rusya, bir bakıma bu harekâta zımnen ‘Evet!’ demiş olmalı. Zira harekât başladıktan sonra tüm suçu ABD’ye yükledi. PYD-YPG konusunda her ne kadar Rusya da masum değilse de, IŞİD’le mücadele bahanesiyle PKK-YPG’yi eğiten, donatan ve düzenli askeri birlik haline getirmeye çalışan, son olarak da Sınır Koruma Birliği kurma çalışmaları ile Türkiye’yi çileden çıkartan ABD’nin suçu az uz değil. Üstelik PYD-YPG’ye bugüne kadar içinde ağır silahlar, hava ve zırhlı araçlara karşı kullanılacaklar da dâhil 5 bine yakın TIR yüklü silah verdi.

Afrin sadece PYD-YPG’nin 2014 başlarında ilan ettiği sözde özerk kantonlardan biri değildir. Aynı zamanda 1990’lı yılların ortalarından itibaren Hatay’a ve Osmaniye’ye geçerek Amanosların sık ormanlarında yuvalanan PKK’nın yuvalanma ileri geçiş üssü gibi kullanılması açısından da önemlidir. Bu harekâtla PKK’nın Amanos kanadı da çökebilecektir.

Afrin’de aslında Kürt nüfus sanıldığı gibi fazla da değildir. Bir kısmı Hatay’ın Kırıkhan ilçesine ait ve sınırın ötesinde Suriye’ye ait Kurt Dağı (veya Kürt Dağı)’nım eteklerinde ‘Kürtleşmiş’ Türkmenler vardır. PKK, 2012’de burayı üs haline getirmişti.

Son Söz:Afrin ya da Zeytin Dalı Harekâtı milli, milletlerarası hukuk açısından meşru müdafaa hakkı saklı ve Suriye’nin de toprak bütünlüğüne saygı temelli bir gelişmedir! Mevla’m askerimizi, milletimizi, devletimizi ve Özgür Suriye Ordusunu muzaffer kılsın!

RELATED ARTICLES

Yorum Yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

EN SON HABERLER