Medeniyetler şehri Hatay, tarihinin en önemli ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel krizini yaşıyor. Bu da halkın savrulduğunu gösteriyor.
Belediyeler, kentin ekonomi ve ticaretinin önündeki engelleri aşamıyor. Sanayici, esnaf ve sanatkârların geldiği ekonomik durum bellidir. Memlekette kalkınma yok. Yerel yönetimler projeler üretemiyor. Yönetişim temeli üzerinde kentin sokaklarında parklaşma, sosyal yardım çalışmalarından sanat ve kültür hayatına toplumun daha iyiye ulaşması için gözle görülür faaliyetler yok. İnsanların insani gelişmişlik düzeyinde ilerleme yok. Kreş ve ilkokul öğrencilerinden üniversitelere, kadınlardan yaşlılara, toplumun her kesimine ulaşan sosyal hizmet ve yardım çalışmalarında artış yok.
Ayrıca kent ve kentlilik bilincini geliştirmek, kentin ortak aklının sağlayacak sivil toplum merkezleri yok. Yerel seçimlere 4 ay kaldı. Siyasi partiler Büyükşehir ve ilçe belediye başkan adaylarını teker teker açıklamaya başladılar. Hatay’da siyaset hayli kızışacak!
Gerçekleri söylemekten korkarsak Hatay’da değişim olmaz! Hatay’da birtakım gizli politikalar yürütülüyorsa ve bizim bundan haberimiz yoksa sağlıklı bir seçim süreci yürütülemez. Güneyimizdeki komşu ülke Suriye yanıyor. Artık kimse barıştan söz etmiyor. Belediye başkan adayları ticari ve siyasi tavır koyamıyorlar. Çünkü partilerinin genel merkezine göbekten bağlılar.
Oysaki belediyecilik dürüst, erdemli ve cesur yürekli insanların işidir. Bizler bunu millete anlatmaya mecburuz. Hatay’ın yaşanabilir ve modern bir şehir olması için hep birlikte çalışmalıyız. Halkın derdini dert edinecek adaylara ihtiyaç var! Yerel seçimlere hazırlanırken birtakım konulara dikkat etmeliyiz. Seçilmesi yüksek adayları ön plana çıkarmalıyız.
Ama belediye başkan adayları da adil olmalıdır; halkın kendisine oy verenin de vermeyenin de derdiyle dertlenecek biri olmalıdır. Belediye başkan adaylarımız mala mülke, paraya, yetim malına kesinlik sahip çıkmalıdır. Hangi partiden olura olsun, belediye başkan adayları ne rüşvete ne de israfa imkân verecek biri olmamalıdır.
Özellikle de Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı seçilecek kişi, asla Hatay’a ihanet etmemelidir. Başkan samimi ve içten olmalı, halkı sevmeli ve şefkatli yaklaşmalıdır. Sadece seçildiği partinin değil, herkesin Büyükşehir Belediye Başkanı olmalıdır. Kendisi gibi düşünmeyen herkesi dışlamamalıdır.
Hatay Büyükşehir’in bütün sorunlarının çözülmesinin tek bir yolu var: O da bütün şerhin kalkınmasıdır. Çünkü Hatay, bir şehircilik krizi ile baş başa kalmış durumdadır. Sorunu üretenler artık bunun üzerini dâhi örtemiyorlar. Şehircilik ranttan ibaret değildir. Hatay Büyükşehir betona mahkûm edilmemelidir. Hataylılar müşteri olarak görülmemelidir. Hatay Büyükşehir belediyesi borç batağına sürüklenmemelidir. Şehir içi trafik sorununa çözüm üretilmelidir. Toplu ulaşım insan onuruna yakışır şekilde düzenlenmelidir.
Kısacası, Hatay Büyükşehir’i yönetecekler, Hatay’ı yaşanacak hale getirmelidir. Hatay Deniz Otobüsü (HADO) Projesi ile ilgili fizibilite raporu açıklanmalıdır. Deniz otobüsü ile kimler seyahat edecek? Eğer bu proje kâr sağlamayacaksa ve parası halkın cebinden çıkacaksa, kamuoyunun bunu bilmeye hakkı var.
31 Mart 2019’da yapılacak Hatay Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini donanımlı, bilgili, çağdaş, aydın ve ileri görüşlü bir adayın kazanması elzemdir. Hatay’ın tarihine, kültürüne sahip çıkacak, halkın sorunlarına çözüm üretecek bir başkana ihtiyaç var! Sorunların tek çözümü, hizmet belediyeciliği anlayışındadır.
ÇARE VAR!
Son yıllarda Hatay ekonomisinde ve toplumun insani gelişmişlik düzeyinde sorunlar var! Bu sorunlar ihmale gelmez! Hatay ekonomisini ayağa kaldırmak için derinleşen ekonomik krizi, artan konkordatolar, finansmana ulaşımın zorlaşması ve Suriyeli sığınmacılar gibi sorunları kabul edip, daha fazla ötelemeden çaresine bakılmalıdır.
Reel sektörde tahsilâtlar zorlaşmıştır. Piyasada ciddi bir güven orunu oluşmuştur. Hatay’da sanayici, esnaf ve çiftçiler ciddi zorluklar içerisindedir. Nakit sıkışıklığı hemen her sektörde hissediliyor. Artık krediler hem çok maliyetli hem de artık kredilere eskisi kadar rahat ve ucuz erişilemiyor. Tahsilâtlar zorlaştı, vadeler giderek uzuyor. Devletin Suriyeliler için harcadığı paralar yüzünden Türk vatandaşları fakirleşiyor. Hatay artık bir nevi Ortadoğulaştı.
Ama çare var! çünkü önümüzdeki 31 Mart’ta yerel seçimler var. Hataylıların, toplumu kucaklayacak belediye başkan adaylarına ihtiyacı var. Ve Hataylılar önümüzdeki yerel seçimlerde oyunu doğru adaylar için kullanmalıdır. Hataylılar 31 Mart’ta mutlaka sandığa gitmeli, oyunu kullanırken oyuna gelmemelidir. Seçilecek Büyükşehir Belediye Başkanı Hatay’ı geliştirmek ve modernleştirmek için Hatay’ı sahiplenmeli devletten teşvik görmelidir.
Hataylılar 1 Nisan sabahı sevgi dolu bir dünyaya uyanmalıdır. TÜİK verilerine göre Hatay, Türkiye’nin en mutsuz illeri arasında yer alıyor. Oysaki mutlu olmak her insanın hayattaki en büyük amaçlarından biridir. 31 Mart’ta seçilecek belediye başkanları, herkesin başkanı olmalıdır. Yeni seçilecek belediye başkanları her yerde hizmet, herkese hizmet üretmelidir. Çünkü Hataylılar mutluluğu hak ediyor. Hiçbir sorun çaresiz değildir.