Türkiye Kamu-Sen ve Türk Sağlık-Sen İl Başkanı Hayrettin Şahin, hükümetle 1 Ağustos’ta başlayan 2019 yılı toplu sözleşme görüşmeleriyle ilgili açıklamasında; sendikacılığın bir hak mücadelesi olduğunu bildirdi.
Şahin, gazetemize yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Biz memurun, emeklinin haklarını savunmakla mükellefiz. Geçmişin hesabını kapatmadan yeni bir hesap açmanın bedelini 10 yıldır, bütün kamu görevlileri ödüyor. Bunun için öncelikle net 600 lira olarak tespit ettiğimiz zararımızın taban aylığa yapılacak seyyanen artışla karşılanmasını istiyoruz. Bundan sonra ise 2020 yılı için %10+10; 2021 için de %8+8 zam talep ediyoruz. Gelir dağılımının iyileşmesi, memur ve emeklilerin alım gücünün yükselmesi amacıyla da her yıl ayrıca %3 oranında refah payı artışı talep ediyoruz. Enflasyon farkının ise TÜFE’nin maaşlara yapılan oransal artışların üzerine çıktığı aydan itibaren ödenmesini istiyoruz. Temel mali taleplerimiz; 2020 yılının tamamı için kümülatif %24,6 artış ve ocak ayından geçerli olacak şekilde taban aylığa seyyanen 600 TL net zam; 2021 yılının tamamında ise %20,14 zam olarak özetlenebilir.
Ayrıca diğer taleplerimiz;
Gelir vergisi tarifesine yeni düzenleme getirilsin, kamu görevlilerinin yaşadığı vergi adaletsizliği son bulsun diyoruz.
Memur maaşını oluşturan bütün kalemler ile ek ödeme, döner sermaye, ek ders, fazla mesai, ikramiye gibi tüm ödemelerin emekli keseneğine dâhil edilerek, emekli olacak memurların yaşadığı mağduriyetlerin giderilmesini talep ediyoruz.
Geçtiğimiz yıl verilen sözlere uygun olarak bütün kamu görevlilerini kapsayacak ve tüm beklentileri karşılayacak bir ek gösterge düzenlemesine ihtiyaç vardır, bu konudaki adaletsizlikler giderilsin, Yardımcı Hizmetler Sınıfında görev yapan personele de ek gösterge verilsin diyoruz.
Aile kutsaldır. Aile birliği sağlansın, eş durumu, sağlık ve öğrenim özrü önündeki engeller kaldırılsın istiyoruz.
Kamuda güvencesiz; 4/B’li, 5393 sayılı Kanun, vekil, kamu dışı aile sağlığı, idari hizmet sözleşmesi gibi ya da kurumlarına özel mevzuata dayanarak sözleşmeli çalıştırma son bulsun. Üniversite mezunu işçilerle birlikte bütün sözleşmeli personel kadroya geçirilsin.
Emeklilerde olduğu gibi memurlara da “Bayram İkramiyesi” ödenmesini istiyoruz.
Görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarının boş kadro bulunması durumunda derhal yapılmasını zorunlu kılacak mevzuat değişikliği talep ediyoruz.
Görevde yükselmelerde ve ilk atamalarda her türlü istismara açık olan mülakat uygulamasının kaldırılmasını, bu tür atamaların objektif bir şekilde gerçekleştirilecek yazılı sınavlar aracılığıyla yapılmasını istiyoruz.
Yardımcı Hizmetler sınıfındaki personelin bir defaya mahsus olarak Genel İdare Hizmetleri Sınıfına geçirilmesini; Genel İdare Hizmetleri ve Yardımcı Hizmetler Sınıfında çalışan memurlara eğitim durumlarına göre yükselebilecekleri derecelerin kadrosunun verilmesini talep ediyoruz.
Özel hizmet tazminatında yaşanan adaletsizliklerin giderilmesi ve tüm memurlar için yükseltilmesi, çalışma barışına katkı sağlayacaktır diyoruz.
3600 ek göstergeden belli bir grup için değil, tüm personel yararlansın istiyoruz.
Şefler, müdürler ve şube müdürlerinin özlük hakları hakkaniyete uygun bir şekilde yeniden düzenlensin,
Kamu kurum ve kuruluşlarında aynı unvanlı personelin özlük hakları eşitlensin,
Zorunlu rotasyon uygulamasına son verilsin, kalkınmada öncelikli yörelerde çalışan personel için mahrumiyet yeri ödeneği gibi teşvikler getirilsin diyoruz.
Fazla mesailerin insan haklarına dahi aykırı bir şekilde ücretlendirilmesine karşı çıkıyor, fazla mesai ücretinin çalışanın normal çalışması karşılığında aldığı saat başı ücretten az olmayacak şekilde artırılmasını istiyoruz.
Başta aile yardımı ve çocuk parası olmak üzere tüm sosyal yardım ve ödemelerin yükseltilmesini; tüm kamu görevlilerine giyim, kira, evlenme, ulaşım, doğum, ölüm ve eğitim yardımı ödenmesini, sosyal devlet ilkesinin gerçek anlamda hayata geçirilmesini talep ediyoruz.
Ek ders ve nöbet ücretleri artırılmalı, kamu kurum ve kuruluşlarında fiilen öğretmenlik yapan personele ek ders ücreti, nöbet tutan öğretmen, sağlık personeli gibi tüm personele nöbet ücreti verilmelidir diyoruz.”