Pazartesi, Eylül 23, 2024
No menu items!

KÖTÜ KARAKTER!

Bazı insanlar neden bencil ve kötü karakterlidir, neden başkalarına acı çektirmekten hoşlanır?

İnsan beyninin en karanlık köşelerini inceleyen psikologlar açıklıyor. Kanada’daki British Columbia Üniversitesi’nde psikoloji profesörü Paulhus bazı insanların neden başkalarına acı çektirmekten hoşlandığı sorusuna cevap arıyor. Bu tür insanlar ise sadece psikopatlar ve katiller değil; okuldaki zorbalardan internet trollerine, hatta politikacı ve polis gibi toplumun üst kesimine mensup kişiler bile bu kategoriye girebiliyor. Yaşadığımız bu süreçte bunun örneklerini çokça görmekteyiz.

Paulhus’un konuya ilgisi narsistlerle başladı. Bunlar kendilerine biçtikleri değer duygusunu korumak için saldırıya geçebilen aşırı bencil ve kibirli insanlardı. Daha sonra, bu eğilimlerin manipülatif makyavelcilik (amacına ulaşmak için her yolu meşru sayma) ve başkalarının duygularına karşı duyarsız psikopat özelliklerle bağlantısı incelendi. Fakat bunların birbirinden bağımsız özellikler olduğu, ama bazen tesadüfen bir arada görülerek “Karanlık Üçlü” oluşturdukları sonucuna varıldı.

Hep söylerim kişilerle sorunum yoktur. Yukarıda tarifi geçen insanlardan bir tanesi demiş ki: “Keşke birkaç metre kare fazla pay alma uğruna riskli binalarda oturmak tercih edilmeseydi, keşke yıllar önce çöken binaların durumu kontrol edilseydi” son 17 yılda meclise sunulan 58 araştırma önergesine hayır oyu verdiğini bilmeden. Yada bildiği halde yukarıdaki tariflerdeki kişiliğine uygun olarak hareket etmek zorunda olduğunu bilerek. Yada meclise girebilmek uğruna ortağı olduğu partinin genel başkanının ‘’ İstanbul ile ilgili konuşmasında “Kadim şehirlerin en önemli güzelliği, ana karakterlerini kaybetmeden yeniyi bünyelerinde eritmesi, özlerinden katarak yeniden yoğurmasıdır. İstanbul bu açıdan gerçekten müstesna bir şehirdir. Ama biz bu şehrin kıymetini bilmedik, biz bu şehre ihanet ettik, hala da ihanet ediyoruz. Ben de bundan sorumluyum” demesine rağmen bu konuda söyleyecek tek bir lafı olmadan.

Depreme kader veya imtihan demek te bu tarif edilen karakterlerden birine giriyor tabi. Zira deprem doğal bir afettir ve dünyanın her ülkesine, insanına, şehirlerine, hayvanlarına, ağaçlarına eşit mesafededir. Deprem olduğunda aynı yerde yaşamakta olan istisnasız herkes, bağlı olduğu milliyet, din, renk, inanç, ırk kültür ne olursa olsun yapılaşmanın kötülüğü ölçüsünde zarar görecektir. Türkiyedeki yapılaşmanın çarpıklığını ve sağlıksızlığını imtihana bağlamak bu açıdan çok talihsiz bir görüştür.
Mesela, Küba ile Jamaika açıklarında 7,7 büyüklüğünde meydana gelen depremin ardından Küba’da herhangi bir hasar veya can kaybı olmadığı belirtildi. Bu görüşe göre Ya Kübalılar imtihandan muaf tutulmuş, yada küba da içki içip zina eden hiç kimse yok. Diğer bir ihtimal ise, bu gürüşe göre bütün Kübalıların mümin olduğu varsayımıdır…
Geçiniz lütfen, insanları yanıltmak, duygularını sömürmek yerine çare üretin, insanları bilinçlendirin. Bu allah katında da kul katında da sizin için daha doğru bir eylemdir. Müslümanların günümüzde bilimle yeterince ilgilenmemesinin bazı sebepleri : Kuran’ın dinin tek kaynağı olduğunun anlaşılmaması, Kuran’ı illa arapça okumaya çalışıp içeriğini ve mesajlarını anlama çabasının yetersiz olması, Din adamlarının körü körüne takip edilmesi, Din den çok dinbazlara değer verilmesi, Kuran dışı uyduruk kitapların dinde otorite yapılması, Kuran da esamesi okunmayan hiç zikredilmeyen gereksiz detaylarla halkın oyalanması, Sorgulama ve aklı kullanmanın değersizleştirilmesi, Bilim yapmanın Alla’ın emri olduğunun unutulmasıdır…

Allah buyuruyorki: Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme! Çünkü kulak, göz ve gönlün hepsi bundan sorumlu tutulacaktır. İsra 36.. Çünkü yeryüzünde debelenenlerin Allah katında en kötüsü, akıllarını işletmeyen sağır-dilsizlerdir. Enfal.22. Allah, pisliği, aklını kullanmayanlar üzerine bırakır.yunus 100….. Demekki; bilmek, öğrenmek, düşünmek lazımmış. Ha gayret……

RELATED ARTICLES

Yorum Yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

EN SON HABERLER