DİSK’e bağlı Genel İş Hatay Şubesi, Kamu Emekçileri Sendikaları Şubeler Platformu, Türkiye Mimar Mühendisleri Odaları Birliği ile Türk Tabipler Birliği Hatay Şubeleri adına yapılan ortak açıklamada, ilimizde artan kovid vakaları ve ölümlerinin önüne geçilmesi için en az 3 haftalık tam kapanma önerisinde bulundu.
4 Kurum adına, Genel İş imzasıyla yapılan açıklamada, ilimizde Kovid-19 vaka sayısındaki artış oranının % 125, yoğun bakım doluluk oranının ise % 86 olduğunun en yetkili kişilerce ifade edildiği kaydedildi ve şöyle denildi:
“Haziran ayı başıyla birlikte geçilen ‘normalleşme’ sürecinin normal olmadığını, henüz salgının tam kontrol altına alınmadığını, bu şartlarda normalleşmeye geçilmesinin salgını daha da ağırlaştıracağını sürekli ifade ettik. Gelinen bu durum, haklılığımızı bir kez daha ortaya koymaktadır.
İlimizde yaşanan ciddi vaka artışları nedeniyle, hastanelerin acil servisleri ve ameliyathaneleri yoğun bakımlara çevrilmekte, pandemi polikliniklerine her gün bir yenisi eklenmektedir. Acillerde ve İlçe Sağlık Müdürlüklerinde, hastalar test için saatlerce beklemek zorunda kalmaktadır. Filyasyon ekipleri vakalara yetişememekte, teşhis edilen hastalar, bir veya iki gün ilaç beklemek zorunda bırakılmaktadır. Temaslı hastalar belirti gösterdiğinde, 112 ambulansları yetersiz kalmakta, özel aracı olmayan kişiler ise toplu ulaşım araçlarıyla hastanelere gitmek zorunda kalmaktadır. Sağlık hizmetinin yetersiz kalması nedeniyle, pandemi hastanelerinin sayısının artırılması gerekmektedir.”
3 Sağlıkçıdan 1’i KOVİD’li
Dört kurum; Genel İş, TMMOB, TTB ve KESK Hatay Şubeleri adına yapılan ortak açıklamada, sahadan alınan bilgilere göre, her 3 sağlıkçıdan 1’inin hasta olduğu görüşüne yer verildi ve şöyle denildi:
“Sahadan aldığımız bilgiler, neredeyse 3 sağlık çalışanından birinin kovid-19’a yakalandığını göstermektedir. Geride kalan sağlık emekçileri ise daha ağır koşullarda ve daha sık çalışarak bu açığı kapatmaya zorlanmaktadır. Yetersiz sayıda sağlık çalışanı ile salgınla mücadele edilememektedir. Sağlık personeli sorunu, atama bekleyen sağlık emekçilerinin güvenceli ve kadrolu şekilde atamalarının yapılması ve KHK ile ihraç edilen sağlık emekçilerinin şartsız şekilde göreve başlatılmasıyla giderilmelidir.
Tüm bunlar yetmezmiş gibi, hasta yakınları tarafından sözlü ve fiziksel şiddet devam etmektedir. Önceki günlerde vefat eden hastanın yakınları, Hatay Bölge Hastanesi’nde arbede çıkarmış, servis camlarını taşlamış ve sağlık çalışanlarını darp etmiştir. Bu zorlu şartlarda çalışan sağlık emekçileri, alkıştan fazlasını hak etmektedirler.
Salgın arttıkça ağırlaşan çalışma koşulları nedeniyle, geçtiğimiz hafta içinde, sadece Hatay’da 7 sağlık emekçisini kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşadık. Salgının ilk gününden beri söylediğimiz ‘Yaşatmak için Yaşamak İstiyoruz’ sözünün gerçekliğini en çok hissettiğimiz günlerden geçiyoruz. Sağlık çalışanının sağlığını korumak, toplum sağlığını korumaktır. Bu durum açıkça gösteriyor ki, ülkeyi yönetenler, halk sağlığını öncelemiyor. Ekonomik gerekçelerle adı tam konulmasa da, uygulanan sürü bağışıklığıyla ve uygulanan tedbirlerle bu salgın kontrol altına alınamaz.”
3 Hafta tam kapanma şart
Dört kurum ortak açıklamasının son bölümünde, koronavirüsle mücadelede, daha önce denenen uygulamaların aksine, 3 hafta süreyle tam kapanma gerçekleşmesi gerektiği savunuldu ve şöyle denildi:
“Türkiye’de, salgının sekiz aydır kontrol altına alınamamasının sorumlusu, kuşkusuz on binlerce yurttaşımızın hayatına mal olan pandemi sürecinden başarı hikayesi çıkarmaya çalışanlardır. Biz; DİSK, KESK, TMMOB ve TTB olarak, ilimizde en az 3 hafta süreli tam bir kapanmanın olmasını, bu süre içinde evinde kalmak zorunda kalan tüm işçilerin, emekçilerin maddi kayıplarının devlet tarafından karşılanmasını talep ediyoruz.”