Pazar, Kasım 24, 2024
No menu items!
Ana SayfaKöşe YazılarıAdviye Ertekin Yüksel Yazdı: Keşke Atmasaydınız!

Adviye Ertekin Yüksel Yazdı: Keşke Atmasaydınız!

Adviye Ertekin Yüksel‘in kaleminden: Keşke Atmasaydınız!

İskenderun’un en işlek caddelerinin birinden Derneğe gidiyordum . Çok hızla yürümeme rağmen etrafı gözlemeden de edemiyordum . Tam bir köşeyi dönerken çarpışmamıza ramak kalan bir beyefendiyle özürleştik . Yolun karşısına geçmek için durmuş fırsat kolluyordum . Karşıdan koşar adım gelen bir beyden yere bir küçük paket düştü . Ben:
-Beyefendi bir şey düşürdünüz dedim . Adam bana ters ters baktı .
Hiç umursamadan kaldırımda yanı başımda durdu .
Sanırım anlamadı diye düşündüm .
-Pardon bir paket düşürdünüz diyerek seslendim .
O arada önümüzde çok lüks bir araba durdu .
Adam ise bana kızgın bir tavırla döndü .
-Çöp paketi idi o . Ben attım dedi . Ve ilave etti :
-Bu öğretmenlerden nedir çektiğimiz yaaa dedi . Bunu duyunca kan beynime sıçradı sanki:
-Demek ki henüz sizin eğitiminiz tamamlanmamış dedim . Ve ilave ettim . O çöp ise neden çöp atılan bir yere atmadınız onu? Ben onun gerçekten çöp olduğunu bilmeden uyarmıştım sizi .
Fakat sizi çöp attığınız için değil de eğitim yoksunu olduğunuz için uyarmam daha münasip olurmuş meğer .
O sırada yoldan geçen ve durup dinleyen kimseler de
– Yaa bunda kızacak ne var ? Hocam sizi kibarca haberdar etmiş dedi .
Fakat adam halen kendince savunma yaptığını sanarak .
-Yaaa arkadaş emekli oluyorlar . Öğretmekten vaz geçmiyorlar deyip söyleniyordu .
Tam bu sırada arabadan inen bir hanım ve bir genç kız :
-Hayırdır baba diyerek onu sorguladılar .
Adam:
-Ne olacak sanki annenle sen yanımda gibi oldum .
Sizin yerinize görev almış gibi bu bayan tarafından azarlandım . Zaten tavırlarından, vazifeşinas davranışlarından biliyorum ÖĞRETMENLERİ .
Kız:
-Aman baba bir sus lütfen de anlayalım ne olduğunu dedi . Kız bana dönerek ,
-Pardon ne oldu efendim ?
-Bir şey olmadı . Sadece bir küçük paket düştü yere . Ben de paketiniz düştü diye uyardım . Meğer çöpmüş , ve bilinçli atmış babanız .
Fakat sonrası ne öğretmenliğimiz kaldı , ne de öğretmekten vaz geçmeyişimiz .
Kızcağız :
-Hocam kusura bakmayın ne olur . Ben ve annem de öğretmeniz . Babam biraz alınganlık yapmış . Ve de yapmaması gerekirdi çöpü atma işini .
Babasının bu sıralar aşırı alınganlık yaptığını söyledi . Siz zaten çöp olduğunu da bilmeden uyarı yapmışsınız dedi .
Bu sırada yoldan geçenler de durmuşlar olayı izliyorlardı . Neyse ben karşıya geçerek oradan ayrıldım . Fakat kafam bir dünya karma karışık olmuştu .
Yaaa diyorum biz acaba nerede yanlış yaptık ? Kocaman adamdan tut . Küçücük çocuk , ergen gençler, eğitimlisi/ eğitimsizi… Bir hoşluklar içinde değil , bir boşluklar içindeydik .
Gerçekten biz böyle değildik . Kibar, nezih olmak için çaba gösteren ve öğrenmekten gocunmayan , nesillerdik . Adam neden bu tepkiyi göstermişti ? Bir çelişkiler yumağı sarmıştı sanki bu toplumu. Adam öğretmene kızıyor . Öğretme işine kızgın . Değişik bir toplum olduk . Bizim yetiştiğimiz yıllarda İSKENDERUN U hatırlıyorum . İnsanlar giyimleri ile, davranışları ile çok kibar ve üsluplu idiler . Yolda karşılaşılınca selamlaşma , hal hatır sorma vardı . Şimdilerde bu incelikten çok az uygulanan şeyler kalmış .
Sahilde oturduğu bankların önü arkası çekirdek kabuğu , ve başkaca çöp artıkları ile dolu . Yollara atılan sigara izmaritleri . Kağıtlar , ne ararsan var yani . Bu öfke ile hızla yürüdüğüm için arkadan bana seslenen arkadaşımı bile son anda duydum .!
Acaba nasıl bir çıkış yaparak bu durumdan kurtulacağız . Çöpleri ne vakit yerlere değil de çöplüğe atacağız . Acaba dışarı çıkarken daha itinalı bir şekilde giyinip çıkacağız . Çekirdek çitlerken kabukları yere ne vakit atmaktan vaz geçeceğiz .
Adam son model arabanın camından içtiği soda şişesini ne zaman yola atmayacak .
Arkadaşlar bana seslenerek :
-Yaaa kendi kendine ne konuşuyorsun ? deyince silkindim . İnan olsun saatlerce kendime gelemedim .
-Hadin bir sahil yapalım deyince arkadaşın birisi yerimden fırladım .
-Yaaa arkadaşlar gidelim gitmesine de orada da bir hayal kırıklığı bekliyor sanki bizi ! Fakat halime koymadılar gittik , daha o sahil kordonuna adım attık . Yerlerdeki çekirdek kabukları , kağıtlar vs dolu her yer . Daha ilginci ise mülteci kardeşlerimiz açmışlar kilimlerini . Oturmuşlar sereserpe ohhh çekirdek yiyen, çay içen, yatan… hepsi orda . Hava güzel, ortam uygun . Tömbeki içen bile var, hepsi orda .
-Aman arkadaşlar normal banklara oturmayalım . Şurdaki kafelerden birine girelim . Bu ortamdan biraz olsun uzak duralım! dedim . Ve girdik oraya .
Bu günün bizlere verdiği bu üzüntülü şeyleri konuşmayalım dedik . Birer çay içelim dedik demesine de içtiğimizde içeceğimize pişman olduk … Çay 15 lira değil mi ?
Neyse en kıdemli olanımız arkadaşlar bu işi ALMAN USULÜNE çevirelim dedi .
Döküldük paraları . Bu gün de sahilde çay içtik . Hava parası vermedik fakat bir dahaki sefere ALLAH Kerim ..
Her şey sudan ucuz bile diyemiyoruz . Her şey ateş pahası olmuş .
Hoşça kalın . Sağlıkla kalın .
Pahalılıktan uzak ucuzluklarla tez zamanda buluşun İNŞALLAH
RELATED ARTICLES

Yorum Yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

EN SON HABERLER