İskenderun Akçay sınırları dahilin de yapılması düşünülen ve 148 hektar alanı içine alan Taş Ocağı, Kırma tesisi ve açık depolama alanı ile ilgili projeye tepkilerine dile getirmek adına bir basın açıklaması yapan İskenderun Mahalle Muhtarları, şehrimizde kesinlikle taş ocağı ve maden ocağı tesisleri istemiyoruz dediler.
İskenderun’un kırsal kesimlerindeki mahallelerin muhtarların bir araya gelerek imza altına aldıkları basın metninde şu ifadelere yer verildi.
“İlimiz, İskenderun ilçesi Akçay, Güzelçay, Fatih Sultan Mehmet, Bekbele, Orhangazi,Çınarlı ve Bitişik mahallelerine kayıtlı ve bu mahallelerde ikamet eden vatandaşlarız.Bizler bu vatanın taşıyız toprağıyız. Devletimize bağlılık bizim için kutsaldır. Bizler toprağa, bayrağa, vatana ve özgürlüğe aşık insanlarız. Memleket için, vatan için en çok polis ve uzman asker veren aileleriz. Senenin en az 6 ayını yaylalarımızda hayvancılık ve meyvecilik yaparak geçiren, doğayı koruyup kollayan, vatandaşlarız. Ormanlarımız ve su kaynaklarımız hayatımızın can damarıdır.
Madencilik için bu memleketi terk mi edelim?
Orman ve su olmazsa nasıl oksijen alır, nasıl yaşarız. Bizler Madenciliğe karşı değiliz. Ama doğanın, yaylalarımızın, yollarımızın, ormanlarımızın ve su kaynaklarımızın hoyratça yok edilmesi, kirletilmesi ve yaşanılmaz hale getirilmesine karşıyız.Devlet kendi ayağını kolunu, bu kadar tepki olmasına rağmen keser mi?Madencilik için bu memleketi terk mi edelim?
İskenderun Yarıkkaya tarafında taş ocakları ve mermer ocağı, Orhangazi mahallesinin üst kısmında taş ocağı,Akarca mahallesinin üst kısımlarında malzeme ocakları, Akçay mahallesinin büyük Kösür dağının tepeve eteklerinde olivin maden ocakları ve tahtır dağında yeni ruhsatı alınan mermer ocağı var iken, şimdi de Akçay mahallesinin Avluk yaylasının, Bekbele yaylasının ve bitişik yaylasının yerleşim alanının olivin maden ruhsat sahası içerisine kaldığını ve yeni olivin maden ocaklarının yaşam alanımızda açılacağını görüyoruz.
Bu bölgeler Turizm açısından potansiyeli olan doğa harikası yerlerdir.
Şu an mevcutta Kösür dağında bulunan maden ocağında yapılan patlatmalardan dolayı taşlar yuvarlanmakta, gürültü yapmakta ve köylülerimiz rahatsız olmakta, üstelik yaylalarımız ve Kösür dağı göçmen kuşların konaklama ve geçiş noktasında bulunmaktadırlar. Ruhsat sahası kapsam alanı içerisinde kalan , doğal yaşam alanında ,Çok özel yaban hayatı barındırmakta olup , özelikle Karaca türü geyik ve Sarı siyah benekli semendere ve ayrıca Amanos Geyik Böceği yaşam alanıdır. Kayrak mevkiinde yaylağımız, Elmadağ yaylasında kara tepede paraşütle atlama pistimiz var. Bu bölgeler Turizm açısından potansiyeli olan doğa harikası yerlerdir.
. Hayvancılığımızı bitirme noktasına getirecektir.
Yaylalarımızda yeni maden ocakların açılması ve ruhsat sahalarının köylerimizi, yaylalarımızı, su kaynaklarımızı,yollarımızı içine alacak şekilde genişletilmesi bizleri huzursuz etmektedir. Hayvancılığımızı bitirme noktasına getirecektir.
Kanuna uygun yapılmayan bu ruhsat sahalarının iptali için gerekli kanuni işlemlerin yapılmasını arzu etmekteyiz. Haritada görüldüğü üzere sincerli pınar ve yılan suyu mevkiindeki su kaynaklarımızın üzerinde yeni ocak açılması ve depolama alanı oluşturulması evcut içme suyu kaynaklarımızı kirletip yok edecektir. Ayrıca Akçay deresinin doğduğu, Bostancı deresi su kaynakları üzerinde kurulması düşünülen olivin maden ocağı Ahmet Tor Askeri Kışlası, Bekbele, Orhangazi ve Çınarlı mahallelerinin içme suyu ihtiyacının tamamının karşılandığı bu kaynakların kirletilmesi ve yok edilmesine neden olacaktır.Bu bölgenin toprak yapısı kireç taşıdır.Burada yapılacak patlatmalar su kaynaklarının kaybolmasına neden olacaktır.
Kösür Dağı, yılan Suyu mevkiindeki maden ocağı depolama alanı ile yeni açılacak maden sahası arasındaki yol Güzergahı Avluk yaylası yerleşim alanı içindeki yoldan geçmektedir.Bu yollar dar ve mahalle içidir.Yüksek tonajlı kamyonların buradan geçmesi hem gürültü, hem yolların bozulmasıve trafik kazalarına neden olacaktır. Haritada görüldüğü üzere Kösürdeki şarlak pınarı, sincerli pınar ve yılan suyu, Koçcağız pınarı, Gündeğmez pınarı, Kaşbaşı pınarı, Hallı deresi pınarları ve Akçay deresinin doğduğu Bostancı pınarları tamamen kirlenip yok olma durumundadır.
Dağlarımız ve Paraşütle atlama merkezi Milli Park ilan edilmelidir
Bu nedenle gerekli tedbirlerin alınarak bu kaynakların korunması, yaylalarımızın Ruhsat sahası dışına çıkarılması,mevcut yayla yollarımızın bozulmaması ve kazalara neden olmaması için madenciler tarafından kullanılmaması,doğanın tahrip edilmemesi için yeni maden ve taş ocağı ruhsatı verilmemesi,patlatma olayının yapılmaması ve görüntü kirliliğinin önlenmesi için Su kaynakların bulunduğu ve beslendiği alanlar, Karaçay, Koca dere,Akçay deresi,Bostanca deresi,Daz,Radar bölgesi, Dağlarımız ve Paraşütle atlama merkezi Milli Park ilan edilmelidir.Biz aşağıda imzası olanlar sonuna kadar kanuni haklarımızı savunacağız, Bu konuda Taleplerimizin yetkili kurum ve kuruluşlarca dikkate alınarak gereğinin yapılmasını arz ederiz.”