Türkiye’de 63 bin ton kayısı üretiminin 45 bin tonunun gerçekleştiği Arsuz’un ‘kayısı üretiminin kalbi’ olarak adlandırılan Kurtbağı mahallesinde planlanan krom zenginleştirme tesisi için Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) süreci başladı. Muhtar İhsan Kızıldağ, “Bu tesisin yeri organize sanayi bölgeleridir” dedi. Tesisin planlandığı tarla vasfındaki alan, Çevre Düzeni Planında orman alanı olarak gösteriliyor.
Tarım ve turizmin doğal yaşam alanlarıyla bütünleştiği Arsuz’da madencilik faaliyeti ‘zenginleştirme tesisi’ ile yeni bir aşamaya geçiyor. Demircan Krom Madenciliği İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılması planlanan Krom Zenginleştime Tesisi projesi için çalışmalar devam ederken, Çevre Etki Değerlendirme süreci de başlatıldı.
Lezzeti, aroması, dolgunluğu ve tadıyla kayısının markalaşmasını hedefleyen Kurtbağı mahallesi, yıllık 20 bin tonluk kayısı rekoltesine sahip. Kurtbağı kayısısı, yuriçinin yanı sıra Rusya, Avrupa Birliği ve Ortadoğu ülkelerine ihraç ediliyor.
Muhtarlık olarak kendilerine resmi bilgilendirmenin henüz yapılmadığı belirten Kurtbağı mahalle Muhtarı İhsan Kızıldağ, tesisin bölgede tarım, hayvancılık ve yanartaşlarıyla turizmi baltalayacağını savundu, tesisin organize sanayi bölgelerine kaydırılmasının şart olduğunu söyledi.
Arsuz’a bağlı Kurtbağı mahallesi muhtarı İhsan Kızıldağ, tesisle ilgili planlamadan 2 yıl önce bölgelerindeki krom madenini işleten firma sahibi tarafından haberdar edildiklerini söyledi. Krom zenginleştirme tesisi projesinin ÇED sürecinden ise halkın bilgilendirme toplantısı ilanıyla haberdar olduklarını ancak kendilerine henüz resmi bir bilgi verilmediğini sözlerine ekleyen muhtar Kızıldağ, “Nüfusumuz binin üzerinde. Halkımızın geçimi bu arazilerin üzerinden. Bölgemizde büyük oranda kayısı yetiştiriliyor. Yılda 15 bin ton kayısı üretiyoruz. Bu yıl 8. Kayısı Festivalini yaptık” dedi.
Bölgede böyle bir tesisin kurulmasının yanlışlığını vurgulayan muhtar Kızıldağ, “Mahallemin ekonomik geçimi tarıma, hayvancılığa ve turizm değeri Yanartaşlar bölgeme dayalı” dedi. Firmanın tesiste çalışacak işgücünü mahalleden alma sözü de verdiğini kaydeden muhtar Kızıldağ, şunları ifade etti: “Bizden tek bir işçi bile almasınlar. Ama bu doğanın bozulmasını istemiyorum, geleceğimizin karartılmasını istemiyorum. Böyle bir tesisi de istemiyorum. Madene karşı değilim. Krom madenini çıkartsınlar, ama işlemesini bu bölgede yapmamaları gerektiği anlattım. Bunun yeri organize sanayi bölgeleridir.”
Tesisle ilgili mahalle sakinlerini bilgilendirdiğini, sözkonusu tesisin doğaya, su kaynaklarına vereceği zarar nedeniyle karşı çıktığını anlattığını da belirten Kızıldağ, topladıkları imzalarla birlikte kaymakamlığa ilettiğini, kaymakamlığın yanı sıra Devlet Su İşleri DSİ’ye, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne, Tarım ve Orman Bakanlığı’na da böyle bir tesisin kurulmaması yönünde yazışma yaptıklarını kaydetti.
İmzalar kaymakamlıkta
Tesisle ilgili bilgilendirmenin ardından mahalle sakinlerinin imzaladığı ’Çevreme Dokunma’ başlıklı belgeyi 15.06.2021 tarihinde Arsuz Kaymakamlığına teslim eden muhtar İhsan Kızıldağ, mahalle olarak projeye karşı olduklarını bildirdi. Çevreme Dokunma balıklı imza belgesinde ise şu görüşlere yer verildi: “Hatay İli arsuz İlçesi Kurtbağı Mahallemizin Gönen mevkiinde Demircan Krom Madencilik tarafından krom zenginleştirme tesisi kurulmasının planlandığını öğrenmiş bulunmaktayız. Mahallemizin geçim kaynağı tarıma ve hayvancılığa bağlı olup, belirtilen bölgede tarım arazilerimizin bulunması, bir çok yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği turizm değeri olan Yanartaşların bu bölgede olması, tarımsal ve içme su kaynaklarının bu bölgede olması gibi nedenlerle bu tesisin turulması mahallemizin kısa ve uzun vadede çevresine, ekolojik yapısına zarar vereceğinden mahalle halkı olarak bizler bu tesisin kurulmasına katiyen karşıyız.”
‘İtirazlar değerlendirilecek’ cevabı
Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün 29.07.2021 tarih ve 1371 sayılı yazı ile Kurtbağı halale muhtarlığına verilen yanıtta “Krom zenginleştirme Projesi ile ilgili olarak projenin gerçekleştirilmesi durumunda su kaynaklarına, bölgenin ekolojik yapısına zarar vereceği ve turizm açısından önem arz eden ve yanartaş olarak bilinen doğalgaz çıkış noktalarına olumsuz etkileri” yönündeki itirazları hatırlatılarak itirazların inceleme değerlendirme sürecinde dikkate alınacağı ifade edildi.
Tesis 6 dönümlük ‘tarla’ya planlanıyor
ÇED sürecinin başlatıldığı 18 Ekim’de duyurulan tesis için 20 Ekim’de de halkın katılım toplantısının 15 Kasım’da yapılacağı açıklandı. Tarla statüsündeki 6.4 dönümlük alanda kurulmak istenen tesis için başlatıldığı savunulan bağlantı yolu çalışması ise mahalle sakinlerinin su borularının zarar gördüğü şikayeti üzerine ‘şimdilik’ durduruldu.
Çevresel Etki Değerlendirmesi çalışmaları tamamlanana kadar, süreç ile ilgili her türlü bilgiler ve projeye ilişkin görüş, soru ve öneriler HATAY Valiliğine (Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü) veya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına gönderilebileceği kaydedildi.
İşlenecek maden ‘taşınacak’
Tesislerde işlenecek krom madeni ise firmaya ait proje alanının 3,5 km güneyinde yer alan aynı firmaya ait ocaktan veya dışarıdan satın alma yoluyla temin edilecek. ÇED Başvuru dosyasına göre zenginleştirmeden önce kırma eleme işlemi yapılacak tesiste yılda 75 bin ton krom madeni işlenecek. Bunun zenginleştirilecek 50 bin tonunun piyasaya verileceği, oluşumu beklenen yıllık 25 bin ton pasa (atık) kromun da maden sahasına geri taşınarak depolanacağı öngörülüyor.
Tesiste kırma elemeden geçerek boyutlandırılarak sınıflandırılan ve değirmende öğütme işlemine tabi tutulan kromun çöktürme işlemi ile zenginleştirileceği ifade edilen aynı raporda, Depolama alanlarında tozlanmayı engellemek için fıskiye sistemi kurulacağı, kırma eleme tesisinde ise tozlanmaya yönelik önlemle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Kırma-eleme tesisinin günlük kapasitesi 300 ton olup kırma- eleme tesisinde tozlanmayı engellemek için kullanılacak su günlük 1.500 L, 1,5 m3’dür. Kırma-eleme tesisinde su ile spreyleme yaparak kırılacak-elenecek malzemenin nemli kalması sağlanacaktır. Kırma-eleme tesisinden su çıkışı olmayacaktır.”
Tozlanma önlenebilir mi?
Firma, tesisin işletme aşamasında kırma-eleme, nakliye ve depolamadan kaynaklı tozlanmayı engellemek amacıyla şu taahhütlere yer veriyor:
-Kırma-eleme tesisi toz yayıcı üniteleri kapalı dizayn edilecek olup, toz bastırma için su kullanılacaktır. -Nakliye yollarında ve açık alanlarda arazöz ile sulama yapılacaktır. -Depolama alanlarında fıskiye sistemi ile sulama yapılacaktır. -Kamyonlar düşük hızda ilerleyecektir. -Savurma yapmadan doldurma-boşaltma işlemleri gerçekleştirilecektir.
Diger bir taahhüt de gürültüyle ilgili: “Oluşacak gürültü seviyesini azaltmak için, makinelerinin ve araçların düzenli bakımları yaptırılacak. İstihdam konusunda ise; tesisin inşaatı aşamasında 15, işletme aşamasında 43 personelin çalışması planlanıyor.”