Hatay Güney Rüzgârı Dergisi’nin Ağustossayısında, Hatay’ın anavatana katılışının 76. Yılında kuruluş ve kurtuluş mücadelesini, “Hatay, Atasına Minnettardır” başlığıyla Hatay’ın aydınlığında günle ilgili tarihsel detayların ikinci bölümüne yer veriyor.
Hatay adı nereden geliyor, Hatay adının anlamı, Hatay Devleti milletvekillerinin belirlenmesi, hükümet programı, Hatay’la ilgili önemli bulgular ve belgelerini okudukça, günümüz savaş ve savaş senaryoları ile beraber geçirdiğimiz günlerin ayrışma değil, uzlaşma zamanı olduğunu gösteriyor.
Ülke gündeminin çok hızla değiştiği bir ortamı değerlendiren Gazeteci Mehmet Ali Solak, Hatay’la ilgili ayrılan bu özel sayıya istinaden‘Hatay’ın anavatan hasreti’ başlıklı okunmaya değer bir yazıyı kaleme almış. Adil Okay’ın, “Ben bir ağaçtım…” başlığı yazısı, Hüseyin Evcil’in ‘Kozmik Felaket’ denemesi ile Selman Büyükaşık’ın‘Günceli anlatabilmiş deli, dolu çok çarpıcı bir roman; DELİDUMAN’ kitap değerlendirmesi de önemli ve anlamlı düşün yazılarından sadece bir kaçı.
Arif Suavi Okay, bu sayıda da önemli bir tarih belgesini aralıyor. ‘Antakya Lisesi’nde Bir Öğretmen İzleri, Eğitimci Memduh Selim Bey’ Mehmet Uzun’un kitabına da girmiş önemli bir şahsiyet. Dergimize renk katan yazılarıyla Dr. Necdet Özkaya’nın bu ay ki yazısı yıllardır üzerinde kafa yorulan bir konu. ‘Antakya Surları ve Ahit Sandığı’ başlıklı Antakya öyküsü okunmaya değer.
Süheyl Budak’ın ‘Binbir Gece Masallarında, YEMEKLER’ yazısı, Bülent Nakib’in‘Geçmiş zaman olur ki’ makalesi, Dr. Muhsin Boz’un ‘Kulağı akan bir hasta’ anıları ile Hulusi Atahan’ın ‘Yaşlı adam’ başlıklı öyküleri her zaman olduğu gibi dikkat çekici.
Hatay’da gelişen haberlerden özetlere de yer ayıran Güney Rüzgârı, Antakya-Defne Kardeşliğinin yanısıra Hatay-Aalen dostluk bağlarının 20. Yıldönümüne ilişkin haberlerle birlikte spor alanında yaşanan gelişmelere de kapı aralıyor.
Derginin temin yerleri her sayıda olduğu gibiSimge Süpermarket ile seçkin kitapçılardan temin edilebilir. İyi okumalar.