HATAY (AA) – Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Hatay’da çıkan yangınla ilgili saha içerisinde 150 kilometre yeni yol açıldığını, 5 aracın kaza yaptığını ve 15 işçinin hafif yaralandığını kaydetti.

Pakdemirli, yangın koordinasyon merkezinde gazetecilere yaptığı açıklamada, bugün itibariyle sadece Hatay’ın Samandağ ilçesinde aktif yangının bulunduğunu söyledi.

Bakan Pakdemirli””Eğer yangını geçirseydik Belen ve Arsuz ilçelerinin de ciddi risk altına girmesi söz konusu olabilirdi.”dedi

Yangınlarda yüzde 30 artış olduğunu ifade eden Pakdemirli, ancak 2020 ile 2019 karşılaştırıldığında yanan alanda yaklaşık yüzde 15 kadar gerileme görüldüğünü belirtti.
Hatay’daki yangına 23 farklı bölgeden, 50’den fazla ilden araçla müdahalede bulunulduğunu vurgulayan Pakdemirli, şöyle konuştu:

Yangın alanında Tam 150 kilometre yeni yol açmak zorunda kaldık.

“2 uçak, 16 helikopter, 162 arazöz, 30 ilk müdahale aracı, 51 su tankeri, 12 dozer, 8 greyder, 8 ekskavatör, 50 teknik personel, 900 işçiyle müdahale ettik. Ayrıca belediyelerden ve çeşitli kamu kuruluşlarından da 50 kadar itfaiye ve 20 iş makinesi takviyesiyle de yangınla mücadelemize sürdürdük. Kabaca her makine 80 saat civarında yangında çalıştı. 450 saatin üzerinde helikopterlerimiz uçtu, 10 bin tonun üzerinde su attı. 70 saat uçak kullandık. Burada da uçaklarımız 1000 ton aşağı yukarı su atmış oldu. Burada tabii denizin mesafeli olmasından dolayı uçakların atmış olduğu miktarlar biraz daha azaldı. Çarpıcı bir rakamda daha 150 kilometre sahanın içerisinde yeni yol açtık. Tam 150 kilometre yeni yol açmak zorunda kaldık. Çünkü hep söylediğim gibi sarp coğrafyası ve koşulları zor olan bir arazide çalıştık. 5 aracımız kaza yaptı, 15 işçimiz hafif yaralı. Dün takla atan bir aracımız vardı ama hemen akabinde de işçilerimizle de konuştum Allah’a şükür hiçbirinin canında bir şey yok.”

Eğer yangını geçirseydik Belen ve Arsuz ilçelerinin de ciddi risk altına girmesi söz konusu olabilirdi

Hava sıcaklığının arttığı, nemin de çok düşük olduğu bir hafta yaşandığına dikkati çeken Pakdemirli, ilk 2 gün önceliklerinin yerleşim yerlerine tehdidi bertaraf etmek olduğunu kaydetti. Bu sebeplerle yangınla mücadelenin biraz daha uzadığının altını çizen Pakdemirli, yangının kuzeybatı tarafının önemine işaret ederek, “Eğer yangını geçirseydik Belen ve Arsuz ilçelerinin de ciddi risk altına girmesi söz konusu olabilirdi.” dedi.

Personelin başarılı çalışmalarıyla bunun engellediğini aktaran Pakdemirli, yangına müdahalenin sabahın ilk saatlerine kadar sürdüğünü ve hala da devam ettiğini söyledi.

Uzun süren musibetlerden de alınacak derslerin olduğunu ifade eden Pakdemirli, şöyle devam etti:

İHA lar yangınların vazgeçilmezi oldu

“İlk kez bu yıl İHA’ların uzun süren yangınlarda bu kadar vazgeçilmez olduğunu gördük. İlk kez görüntü işleme teknolojilerinin, meteoroloji kurumunun sağlamış olduğu rüzgar simülasyonu ve günün ileri saatlerinde rüzgarın nerede, ne tarafa döneceğine dair ve ilk kez de coğrafi bilgi sistemlerine dayalı tek bir ekran, tek bir pencereden yangının tamamını görebileceğiniz, araçlarınızı görebileceğiniz, yangının odak noktalarını görebileceğiniz, rüzgarı ve yanan yerleri birkaç saat sonra görebileceğiniz tam anlamıyla bir sisteme kavuşmuş olduk. Bu sistem hala deneme aşamasında ama özellikle bu yangının kontrol edilmesinde de bize çok büyük faydaları oldu. Tabii ki tüm bunların neticesinde bildiğiniz üzere yönetim helikopterlerimiz gün boyu diğer helikopterlerimizi ve kara araçlarının sevk ve idaresini yapmak için uçuyorlar.”

Geçmişte, geceleri hava araçlarının uçamadığı için yukarıdan sevk, idare ve tam resmin görülmesi anlamında bazı eksiklerin olduğunu anlatan Pakdemirli, bu yıl kullanılan teknoloji sayesinde geceleri de tam resme daha hakim olunduğununu, sevk ve idarenin geceleri akamete uğramadığını söyledi.

B