İYİ Parti Hatay İl Başkanı Şefik Çirkin, 15 Temmuz hain darbe girişimi ile ilgili olarak sosyal medyadan yaptığı açıklamada “Bu konuda, milletimize ve başta siyaset kurumu olmak üzere devlet kurumlarına da tarih sorumluluk yüklemiştir. Ve çare basittir aslında. Ve tektir… Atatürk’ün bize çizdiği yoldan asla ayrılmamak! Bu kadar basit.” dedi
Başkan Çirkin’in açıklaması şöyle:
“Bugün, 15 Temmuz’da milletimize ve devletimize yapılan alçaklığın yıldönümü. Bunu yapanları yüce Allah, ‘Kahhar’ ismiyle bir ömür kahretsin. Siyasi hayatımın önemli bir bölümünde bu iblislerle mücadele ettim, hala da edeceğe benziyoruz. Çünkü bitmediler, ama bitecekler.
Kendileri de bizimle ettiler, ama şükür ayakta kaldık. Onlarla bağlantısı olanlar, şimdi işbirliklerinin bilinmediğini sanıyorlar, ama günü gelince hesabını verecekler. Şu an hepsi, gözümüzün önünde, belli mevkilerde! Ancak mahkemenin kadıya mülk olmadığını öğrenecekler.
Hükümetin FETÖ mücadelesine desteğimiz tamdır. Bazı kusurlar vardır, ancak onlara bugün değinmek doğru değildir. Bir tanesi hariç… FETÖ ile mücadelede yeni mağdurlar yaratılmamalıdır. Bu, ileride büyük zaaf yaratır. Ayrıca her savaşın vicdanı olması, milletimize has bir özelliktir. Buna, küçük bir örnek vermek istiyoruz…
Bir Şehit Polis eşi… Çocukları, büyüyünce Emniyete teslim etmiş. O günün FETÖ’cü Müdürleri de çocukları almış FETÖ dershanelerine, yurtlarına yerleştirip, önce örgüte almış, sonra da Polis yapmışlar. Tabi çocuklar darbeden sonra tutuklanmış. Annenin feryadını kulaklarımla duydum!
‘Şehit eşiydim, terörist annesi oldum’ diyordu Savcıya. ‘Ben, FETÖ’yü ne bilirim? Emniyeti, devlet bildim, çocuklarımı teslim ettim’ diye haykırdı. Şimdi, bu annenin, bu çocukların ne suçu var? Mesele suçlu aramak değil, çare olmak!
Bugün bunu söylemek zor elbette, ama biz demezsek kim diyecek? Yüce Allah, devletimize ve milletimize zeval vermesin, bir daha o günleri göstermesin. Şehitlerimize rahmet, Gazilerimize şifa dileriz. Ancak bu konuyu sadece Allah’a havale etmekte doğru değil!
Bu konuda, milletimize ve başta siyaset kurumu olmak üzere devlet kurumlarına da tarih sorumluluk yüklemiştir. Ve çare basittir aslında. Ve tektir… Atatürk’ün bize çizdiği yoldan asla ayrılmamak! Bu kadar basit.”
