Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, 13 Haziran Çarşamba günü HRT’de yayınlanan ‘Gündeme Dair’ adlı programın canlı yayın konuğu oldu.
“MUHARREM İNCE’NİN ŞUANDAKİ PERFORMANSI TAKDİRE ŞAYAN”
Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce’nin izlediği politikayı doğru ve başarılı bulduğunu ifade eden Başkan Savaş,” Muharrem Bey’den başlangıçta kimse bu kadar performans beklenmiyordu. Şuandaki performansı takdire şayan. İnşallah 11 gün içerisinde de bu başarını devam ettirir ve çıtayı daha fazla yükseltir. Sonuç olarak Türkiye’nin hak ettiği bir sonuç ortaya çıkar. Biz Muharrem Bey’in performansından memnunuz. İnşallah hem onun beklentisi hem de bizim beklentilerimiz 24 Haziran akşamında yerine gelir” ifadelerine yer verdi.
“BU İKTİDARIN BU EKONOMİYİ SÜRDÜRME ŞANSI YOK”
Başkan Savaş,” 16 yıldır iktidar olan, anayasayı değiştirebilecek olan ve en önemli sorunları çözemeyen bir parti halen sorunları çözememişse inandırıcı olma şansları olmaz. İktidar kendilerini seçimde samimi görebilir. Sizin kendinizi gördüğünüz gibi algılamanız pek bir şey ifade etmez. Toplumun sizi nasıl algıladığı ve anladığı da çok önemli. Eğer 16 yıldır sağlık, ekonomi ve hukuk sistemi daha da kötü bir duruma geldiyse ve dış politikada dostunuz kalmadıysa burada bir problem var demektir. Şu anki seçim ekonomik anlamda Türkiye’nin gelmiş olduğu durumdan dolayı yapılıyor. Bu iktidarın bu ekonomiyi sürdürme şansı yok. Ekonomi her şeyin mihenk noktası”ifadelerini kullandı.
24 HAZİRAN SEÇİMLERİNDE TAŞLAR YERİNE OTURMAYACAK
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, katılmış olduğu programda 24 Haziran seçimlerini değerlendirerek, Türkiye sistemin değişmesi veya mevcut kalması durumunda dahi güçlü bir parlamentoya ihtiyaç olduğunu belirtti.
“Uzun zamandan sonra sosyal demokratların, iktidarın büyük ortağı olma ihtimali çok yüksek. İktidar sadece devleti yönetmiyor, devletin işlevselliği içerisinde güçlü bir söz hakkına sahip. Muhalefetin bu kadar çabuk toparlanıp, birlik içinde hareket edeceğini düşünemediler. Kendi kurdukları Cumhur İttifakı’nın karşısında Millet İttifakı’nın olabileceğini öngöremeden bu seçime gittiler. Muhalefetin dağınıklığından da faydalanmak istediler ve hesaplarında İyi Parti’nin seçime girme durumu yoktu. Muhalefet partileri birlik, beraberlik ve uzlaşma kültürü adına çok ciddi bir adım attı. Hal böyle olunca iktidarın cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinde eli zayıfladı. Seçimlerin ardından uyumsuzluk olursa ve parlamento seçimlerini Millet İttifakı kazanıp, Cumhurbaşkanlığı seçimlerini de Cumhur İttifakı kazanırsa Türkiye’nin alışık olmadığı ve Türk siyasetinde siyasetçilerin bu işi süremeyeceği bir ortam oluşacak. Bu ortamın oluşması en fazla 9 ay içerisinde yeni bir seçim demektir. Benim gördüğüm, taşlar yerine oturmayacak ve erken seçim olacağı yönünde” dedi.
“EVİMİZDE BUZDOLABI ZATEN VARDI”
Geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin gayri safi milli hasılası konusunda paylaşılan ekonomik verilerini değerlendiren Başkan Savaş; “Bugün dolarla Türk lirası farkı 4,60. Demek ki 4.60 kat ekonomide zayıflamışız. 2002 yılında ve günümüzde çiftçinin ekinleriyle ne kadar mazot alındığına bakmak lazım ve orta gelirli bir ailenin eğitime ne kadar para harcadığını kıyaslamak lazım. Ancak bu şekilde değerlendirerek ekonomideki ilerleyişimizi görebiliriz. Eğitim devletin elinden çıkıp özelleştiriliyor mu? Sağlık sisteminin nereye gidiyor? Esnafların hali nedir? Ekonomi böyle mukayese edilir. Evimizde buzdolabı zaten vardı. Şovu bırakıp reel konuları konuşmalıyız. İnsanların alım gücü düştü. Dün akşam bir ilçemizde iftar verdik. O ilçede bizimle aynı gün farklı 2 kuruluş daha iftar veriyordu. Geçtiğimiz seneye nazaran iftar kontenjanımızı arttırmamıza rağmen ve bizimle aynı gün 2 farklı kuruluşun iftar vermesine rağmen çoğu insan yer bulamadı ve gitti. Bu demek oluyor ki insanlarımız gün geçtikçe iftar sofrasına bile muhtaç kalıyor. Bu şartlarda buzdolabının sohbeti olmaz.”
“BAHARDAN CEHENNEM OLUR MU?”
Hatay’ın durma noktasına gelen sınır kapıları ve ekonomideki kaybını değerlendiren Başkan Savaş, Ortadoğu politikasını eleştirdi.
“Biz Orta Doğu’da 7 yıldır ne yaşadık öncelikle bunu değerlendirmek lazım. Orta Doğu’daki insanlara 2. Dünya Savaş’ından beri yanlış yapılıyor. Oradaki insanlarımız maalesef bu yanlışların hepsinde tuzağa düşüyorlar. Kendi kardeşleriyle kavga ediyor. Benim bu konu üzerine sıklıkla söylediğim bir lafım var, ‘elin taşıyla, elin kuşunu, elin bahçesinde vuruyorlar.’ Arap Baharı olarak adlandırdıkları dönemde cehennem yaşanıyor. Baharın insanlara mutluluk getirmesini beklersiniz. Bahardan cehennem olur mu, kan akar mı ? Hangi bahardan bahsediyorsunuz? Arap Baharı, dışarıdan Orta Doğu’yu algıyla yönetenlerin kendi çizmiş olduğu bir şablon. Biz Suriye ile aynı coğrafyadayız, komşuyuz ve akrabalık ilişkilerimiz var. Suriye’ye yönelik iyileştirme politikalarını bırakalım, oranın halkı kendi yönetimini belirlesin. Şam’da bir otel açılışındaydık. Sayın Beşar Esad ile o dönemin cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül bir ağabey kardeş gibi konuşuyordu. Bizim Suriye ile bir problemimizin olmaması lazım. İnsanlık ve kardeşlik bağları anlamında birbirimize çok bağlı olmalıyız. Hatay’da Suriye’den gelen 500 bin kişi var. Bu insanlarla çok eskiden beri birlikte yaşamışız, akrabalık bağları ve din kardeşliği var. Bütün bunlar bir araya geldiğinde bu insanlara daha sevecen ve daha toleranslı yaklaşıyorsunuz” dedi.
“TÜRKİYE’DE OHAL’İ GEREKTİRECEK BİR DURUM YOK”
Hain darbe girişiminin ardından FETÖ ile daha iyi mücadele edilebilmesi için OHAL ilan edildi ve bir ay sonra 2 yılını dolduracak. Dış yatırımcıların OHAL’den ötürü Türkiye’ye gelmediği söyleniyor. Sizce OHAL kaldırılmalı mı? Sorusuna cevap veren Başkan Savaş, “ Tabi ki kaldırılmalı. Bunu gerektirecek bir durum yok Türkiye’de. Para güvenli liman ister. Kalıcı yatırımlar yapmaz, sanayinize bir katkı sağlamaz. Sadece borsada oynar, karını alır ve gider. Hukuksal boyutta insanlar bu durumu içselleştirmedi ama OHAL insanları yordu. Sayın başbakanımız 24 Haziran’dan sonra kaldıracağız demiş, o zaman kaldıracağına bugün kaldırsın” dedi.
“İSTİHDAM GAZİ M. KEMAL ATATÜRK’ÜN KURDUĞU ŞEKER FABRİKALARIDIR”
Son zamanlarda Türkiye’nin tarım alanında dışarıya bağlı bir eksende ilerlediğini görüyoruz. Özellikle en temel ürünler olan saman ve yemi bile ithal eden duruma geldik. Şeker fabrikalarının da özelleştirildiği bir dönemden geçiyoruz. Tüm bunlar yaşanırken döviz kurundaki rekor düzeydeki artışlarla birlikte çiftçinin aldığı mazotta da çok büyük bir artış görüyoruz. Bu kapsamda değerlendirecek olursanız tarımın çıkış yolu ne olabilir? Hatay, Amik Ovası’na ve bereketli topraklara sahip. Hatay’da 4 iklimde birçok ürün elde etmek mümkün. Beli bükülen çiftçi nasıl doğrulur? Sorularına yanıt veren Başkan Savaş, “ Burası Mezopotamya. Buğdayın ilk ekildiği, zeytinciliğin ilk yapıldığı yerlerden bir tanesi. Bizim şehrimizde bile çiftçi karnımı doyuramıyorum diyorsa, burada bir yanlışlık vardır. Belediye başkanı olarak ziyaret ettiğim yerlerde insanlar bana, eskiden 10 dönümle bir aile geçinirdi, şimdi benim 400 dönümüm var geçinemiyorum diyor. Demek ki bir şeyler yanlış gidiyor. Ekonomide girdi ile çıktı arasında bir uçurum olunca girdileri arttırabilmek için devamlı vergiye başvuruluyor. Türkiye’de insanların yarısı borçlu ve bu insanların da %75’i krediyi kredi ile kapatıyor. Bir tıkanmışlık var. Dolaylı vergi de gittikçe arttırılıyor, ekonomi gittikçe açık veriyor. Bazı üretim noktaları fabrikalar stratejiktir, orada kara bakılmaz. Şeker fabrikaları da bunlardan bir tanesidir. Siz eğer bir bölgeyi tutmak istiyorsanız o bölgede insanların yaşam standardını ortalamanın altında kalmayacak şekilde sağlamanız lazım. Bunu da en çok istihdam ile yaparsınız. İstihdam Gazi M. Kemal Atatürk’ün kurduğu şeker fabrikalarıdır ve bunlar ihtiyaçtan satılıyor. Gelir gider tablolarında açık var. Bu açığı kapatmak için içerden vergilerle onun da yetmediği yerlerde satarak yapmaya çalışıyorsunuz” dedi.
TÜRKİYE’NİN EN HIZLI DENİZ OTOBÜSÜ: HADO
Hatay Deniz Otobüsü(HADO) ile ilgili merak edilenleri de içtenlikle yanıtlayan Başkan Savaş, “Aldığımız gemi Türkiye standartlarının üzerinde bir gemi. Türkiye’nin en hızlı deniz otobüsü. Deniz otobüsümüz için yapmak istediğimiz liman konusunda devletimizin hangi makamına başvursak sonuç alamadık. Ancak bunu da çözecek projelerimiz var. Biz HADO’dan, Gastronomi Kenti seçilmemizden, EXPO 2021’den bahsediyoruz. Şehrimizi ileri taşıyacak projelerin altına imza atıyoruz. Ancak iktidar partisi temsilcileri bizi yok sayıyor. Hemşehrilerimiz merak etmesi biz Rabbimizden ve hemşehrilerimizden aldığımız güçle bunların hepsinin altından kalkıyoruz. Fakat buradaki ve Ankara’daki iktidar partisi mensupları Hatay zaten hakkını alıyor demesi doğru değil. Madem halkımız hakkını alıyor da neden 3 haftada 500 binden fazla imza topladı” diyerek Hatay halkının hakkını hala alamadığını sözlerine ekledi.
Kısa süre içerisinde 550 bin imza toplanması ile ilgili de açıklamalarda bulunan Başkan Savaş, “ Bazı kimselerin, Hatay zaten hakkını alıyor ne gerek var demesi hiç hoş değil.Bu kadar kısa sürede bu kadar çok imza toplanabiliyorsa demek ki insanların ihtiyacı var” açıklamasında bulundu.
24 Haziran seçimlerinin çok önemli olduğunu ifade eden Başkan Savaş,”Vatandaşlarımız. Sağlık, eğitim, dış politika gibi politikaları beğenmiyorsa geçmişe bakmanın bir anlamı yok. Gazi Mustafa Kemal Atatürk gibi geleceğe bakmalıyız. Bu yüzden Cumhuriyet Halk Parti’mizi güçlendirmeliyiz. Bu seçim çocuklarımızın demokrasiyle tanışma seçimi. Eğer kişisel kavgalarımızı bırakıp gelecek nesiller için demokrasi adına adım atamazsak bir bir daha adım atamayabiliriz” şeklinde konuştu.
İskenderun Pac Meydanı Entegre Battı- Çıktı çalışması ile ilgili de bilgiler veren Başkan Savaş, “Zemini sağlamlaştırmak ve daha sağlam bir proje olmasını sağlamak istediğimiz için biraz gecikti ama asfalt çalışmalarımız başladı 20 güne kadar büyük ölçüde çalışmalar tamamlanmış olacak” ifadelerine yer verdi.