İskenderun Gelişim Hastanesi Romatoloji Uzmanı Doç. Dr. Barış Yılmazer, genellikle; ağız ve genital bölgede yaralar, göz iltihabı ve cilt problemleri gibi belirtilerle kendini gösteren behçet hastalığı ile ilgili bilgilendirmede bulundu.
Doç. Dr. Barış Yılmazer, “Behçet hastalığı, tekrarlayan ağız içi aftlar, cinsel bölgede ülser şeklinde yara ve üveit gibi göz ve cilt başta olmak üzere vücudun birçok bölümünü etkileyen romatizmal bir hastalıktır. Genellikle 20 ila 45 yaş arasındaki kişilerde ortaya çıkabilir. En sık görülen belirtileri; tekrarlayan ağız içi aft, cinsel bölgede yara, göz iltihabı ve cilt bulgularıdır. Behçet hastalığında kişilerde görülebilecek belirtiler genel olarak; hemen hepsinde ağız içinde tekrarlayan ağrılı aft varlığı, cinsel bölgede ağrılı ülser şeklinde yara, eklemlerde ağrı, şişlik, hassasiyet, gözlerde ağrı, kızarıklık ve bulanık görme, bacaklarda hassas, kızarık, şişlik şeklinde lekeler, damar iltihabı gelişen hastalarda damar tıkanıklık öyküsü, şiddetli baş ağrısı, karın ağrısı, hazımsızlık ve kanlı ishal gibi bağırsak yakınmaları olarak sıralanabilir. Bu belirtilerin tümü her hastada görülmez. Behçet hastaları arasında bu belirtiler farklılıklar gösterebilir” açıklamasında bulundu.
Tedavisi Nasıl Olur?
Ataklar şeklinde seyreden behçet hastalığının tedavisi hakkında bilgilendirmede bulunan Doç. Dr. Barış Yılmazer, “Behçet hastalığını teşhis edebilecek bir laboratuvar testi yoktur. Romatoloji uzmanı tarafından detaylı öykü ve muayene bulguları ile yukarıda sayılan belirtilerin sorgulanması sonrası tanı konulur. Behçet hastalığı ataklar şeklinde seyreden bir hastalıktır. Bu nedenle tedavinin iki temel amacı vardır. Öncelikle atağın neden olduğu belirtileri ortadan kaldırmak amaçlanır. Sonrasında iyilik halini sürdürmek, yaşam kalitesini arttırmak ve atağın tekrarını önlemek amacı ile uzun süreli tedavi planlanır” dedi.
nde tekrarlayan ağrılı aft varlığı, cinsel bölgede ağrılı ülser şeklinde yara, eklemlerde ağrı, şişlik, hassasiyet, gözlerde ağrı, kızarıklık ve bulanık görme, bacaklarda hassas, kızarık, şişlik şeklinde lekeler, damar iltihabı gelişen hastalarda damar tıkanıklık öyküsü, şiddetli baş ağrısı, karın ağrısı, hazımsızlık ve kanlı ishal gibi bağırsak yakınmaları olarak sıralanabilir. Bu belirtilerin tümü her hastada görülmez. Behçet hastaları arasında bu belirtiler farklılıklar gösterebilir” açıklamasında bulundu.
Tedavisi Nasıl Olur?
Ataklar şeklinde seyreden behçet hastalığının tedavisi hakkında bilgilendirmede bulunan Doç. Dr. Barış Yılmazer, “Behçet hastalığını teşhis edebilecek bir laboratuvar testi yoktur. Romatoloji uzmanı tarafından detaylı öykü ve muayene bulguları ile yukarıda sayılan belirtilerin sorgulanması sonrası tanı konulur. Behçet hastalığı ataklar şeklinde seyreden bir hastalıktır. Bu nedenle tedavinin iki temel amacı vardır. Öncelikle atağın neden olduğu belirtileri ortadan kaldırmak amaçlanır. Sonrasında iyilik halini sürdürmek, yaşam kalitesini arttırmak ve atağın tekrarını önlemek amacı ile uzun süreli tedavi planlanır” dedi.