Hatay’ın İskenderun ilçesinde yaşayan bir çocuk babası işçi Enver Vurgun, bir haftalık bebeğini görmeden tedavi gördüğü hastanede Covid-19’dan yaşamını yitirdi.
İskenderun Filesan fabrikasında çalışan işçi Enver Vurgun’un yaşam öyküsü şöyle:
“1985 yılında Yayladağı’nın Kışlak köyünde doğan Enver Vurgun, Hayriye Kabadayı’yla evlendikten sonra, ailesinin geçimini sağlamak için İskenderun’daki Filesan Fabrikası’nda çalışıyordu. Ramazanın ay’ının başladığı günlerde File ve Çuval Sanayi Fabrikası’nda korona olan işçi arkadaşından virüs kaptığı halde ilk testi negatif çıktığı için grip teşhisiyle evde tedaviye alındı. Rahatsızlığı artınca ambulans istedi, gönderilmeyince kendi olanağıyla Özel Gelişim Hastanesi’ne gitti. Burada Covid – 19 testi pozitif çıkmasına karşın yer olmadığı gerekçesiyle evinde karantinaya alındı.
Bu sürede 39 haftalık hamile olan eşi Hayriye’yle 5 yaşındaki kızı Yağmur Nisa’ya korona virüsü bulaştı. Evde durumu ağırlaşınca yine ambulans istedi. 2 gün sonra sıranın geleceği söylenince kendi çabasıyla İskenderun Devlet Hastanesi’ne başvurdu. Enver Vurgun burada yoğun bakıma alınırken eşi Hayriye evde hamile haliyle ve çocuğuyla koronayla zor şartlarda mücadele etti, bir gece fenalaşınca kardeşinin yardımıyla hastaneye yetiştirilip tedavi gördü. Daha sonra evde tedavi görmeye devam eden Hayriye ve kızı Yağmur Nisa, koronayı yakınlarının yardımıyla atlattılar. Eşinin koronayı yeneceği umuduyla yaşama sarılan Hayriye Vurgun, 6 Mayıs’ta doğum yaparak bebeği Aysel’i kucağına aldı. İskenderun Devlet Hastanesi’nin yoğun bakımında bebeğinin fotoğrafını gören Enver Vurgun ise yaşam savaşını sürdürdü, ancak 13 Mayıs’ta bir haftalık bebeğini göremeden hayata gözlerini yumdu. 36 yaşındayken Ramazan Bayramının birinci günü Enver Vurgun’un ölümü, eşine ve yakınlarına karalar bağlatırken, Yayladağı Kışlak halkını da yasa boğdu.
Köyünde ve iş arkadaşları arasında sevilen, zorlukları sabır ve metanetle çözmeye çalışan Filesan işçisi Enver Vurgun’un ölümü, eşi ve yakınları için yıkım oldu. Ailesi, Türkiye’de tam kapanma döneminde bile fabrikalarda işçilerin çalıştığını, dolayısıyla koronanın bulaş ortamı olan fabrikalarda yeterince önlem alınmadığı için en çok hastalananların işçiler olduğunu bildiklerini ve ne yazık ki ölümlerin de en çok onlarda gerçekleştiğini dile getirdiler.
İki çocuğu yetim kalan Hayriye Vurgun, yaşadıkları büyük acının hiç dinmeyeceğini ama Devletin ve Filesan Fabrikası’nın kendilerine destek olmasını beklediklerini söyledi. İşçinin yakınları, eşi ve çocuklarının geleceği için yapılacak girişimlerin, acılarını bir nebze de olsa hafifletebileceğini dile getirdiler.
Başka işçilerin ve ailelerinin böyle acılar yaşamamaları için aşılama dahil her türlü sağlık önleminin fabrikalarda gecikmeden alınmasını belirten Vurgun ve Kabadayı aileleri, Enver Vurgun’un ekonomik ve sosyal hakları için hukuki süreci başlatacaklarını da vurguladılar.”