Samandağ’da denizde yaşanan boğulma olayları başta olmak üzere ülkenin diğer tatil yörelerini kapsayan genelge Hatay valiliğine de ulaştı.
Genelgede alınacak tedbirlerin denizler, göl ve göletler, barajlar, sulama kanalları, akarsu yatakları ve havuzlarda meydana gelebilecek boğulma olaylarının ve can kayıplarının önlenmesi açısından büyük önem arz ettiği belirtildi.
İl sınırları içinde huzur ve güvenliğin, kişi dokunulmazlığının, tasarrufa müteallik emniyetin, kamu esenliğinin sağlanması ve önleyici kolluk yetkisinin ilin valisinin ödev ve görevlerinden olduğunun hatırlatıldığı genelgede, “Bunları sağlamak için vali gereken karar ve tedbirleri alır.” Hükmünün altı çizildi.
Bu yıl şu ana kadar 476 olayda 244 kişinin suda boğularak yaşamını yitirdiğini kamuoyu ile paylaşan Bakanlık, her ilin valisinin can güvenliği riski taşımayan deniz, göl, gölet gibi yüzülebilir yerlerin her yıl mart ayı sonuna kadar ‘yüzme alanı’ olarak belirlemesini ve kamuoyu ile bu alanların paylaşılmasını istedi.
ALINAN ÖNLEMLER ETKİLİ
Yüzme alanlarında yüzme sınırları (kıyıdan itibaren 200 metreye kadar) yüzer donanımlarla işaretlenecek ve bu alanlarda yüzme sınırlarını gösteren uyarıcı levhalar bulundurulacak.
Yüzme alanı olarak belirlenen ve sınırları işaretlenen bu alanlara, her türlü motorlu veya motorsuz deniz aracının girmesi ve bu alanlarda yarış, gösteri gibi herhangi bir aktivite yapılması engellenecek.
Sahillerde çeken akıntı üreten yerlerin tespitinin yapılması ve bu bölgelerin ikaz dubalarıyla işaretlenmesi istenen genelgede; “Boğulma olaylarının yaşandığı deniz, göl, gölet, akarsu, su kanalı ve benzeri alanlarda ve kontrolsüz plajlarda suya girilmesinin can güvenliği açısından tehlike arz ettiğini belirten işaret ve ikaz levhaları konulacak ve bu alanlara yönelik ilave tedbirler planlanacak.. İnsan sağlığı ve can güvenliği açısından yüzmeye uygun olmayan alanlar konusunda vatandaşlar ve turistlerin bilgilendirilmesi amacıyla otobüs durakları, otogarlar, sahil şeritleri ve plaj gibi yerlere ilan panolarına uyarıcı afişler asılacak. DSİ tarafından işletilen veya çeşitli kurum ve kuruluşlara devredilen tesislerin (baraj, gölet, sel kapanı, regülatör, su iletimi, deşarj veya taşkından koruma kanalı gibi) çevresine insan geçişinin engellenmesi amacıyla fiziki güvenlik tedbirleri (tel çit, korkuluk, uyarı levhaları gibi) ilgili kurumlarca ya da işletmecisi tarafından alınacak. Sahil kesiminde devriye/denetim faaliyeti icra eden kolluk/belediye personeline ilk yardım eğitimi verilecek. Suda boğulma olayları sonrasında uygulanacak ilk yardım kurallarını anlatan broşürler farkındalık oluşturmak üzere ilköğretim, ortaöğretim ve üniversite öğrencileri ile turizm tesisleri ve su sporları işletmelerine dağıtılacaktır.” ifadelerine yer verildi.
RİSK DURUMUNA GÖRE DEĞERLENDİRİLECEK
”Yüzme alanlarındaki yoğunluğa ve risk durumuna göre ilgili işletme tarafından Türkiye Sualtı Sporları Federasyonundan belgeli cankurtaran görevlendirilecek. Denize yoğun olarak girilen yerlere öncelik verilmek üzere yüzme alanlarında ilk yardım kabini veya odası oluşturulacak ve gerekli personel ve malzeme desteği sağlanacak.
Yüzme alanlarından faydalanan vatandaşların can güvenliği açısından bu alanlarda her türlü su ürünleri avcılığı yasaklanacak. Yüzme alanları içerisinde oyun gruplarının (şişme ve diğer yüzer su parkı) ve cankurtaranın görüş alanını olumsuz etkileyen diğer büyük hacimli yapıların oluşturulmasına izin verilmeyecek ve denetimler artırılacaktır.” açıklaması yer aldı.