Secim bitti.
CHP karıştı.
Düne kadar Kemal Kılıcdaroğlu kapısını ziyaret kapısı yapanlar birden bire istifacı oldu.
Oysa halkın ve CHP ye oy verenlerin derdi Aş İş VE GÜVENLİK.
Halkın Gerçek Gündeminin Aş-İş-Güvenlik olduğunu anlamayanlar secim soruçları üzerinden Kılıcdaroğlu istifa naraları atıyor.
CHP nin secilerde istenen ve beklenen ölçüde başarılı olmadığı bir gerçek.
Ama Bunu yalnızca Kılıcdaroğlu nun istifası ile aşılacağını düşünmek abesle iştigal.
Geleceği,Başarıyı Muharrem ince gelecek dertler bitecek sloganı ile beklemek abes.
Secim öncesi oy tercihlerinin büyük bir ölçüde adayların Aş İş VE GÜVENLİK konularında getirecekler önermelere bağlı olduğunu yazdım
CHP buya anlatamadı yada yüzeysel değindi
Bunu kabul etmek lazım
Ama sırf bunun yapamadı diye kiyamet koparmanın anlamı olmadığını düşünüyorum.
Ekonomik ve sosyal tablomuza bir bakalım.
– Dış borçlar, 2002’de 130 milyar dolar iken bugün bu borç 454 milyar dolara yükselmiş bulunuyor, .
– Devlet bütçesi ve dış ödemeler dengesi sürekli açık veriyor. Türkiye ithalat cenneti durumuna geldi.
– İhracatımızda yüksek teknoloji üretimi malların oranı yüzde 2-3’ü bile bulmuyor.
– Kentlerde sanayi ve hizmetler sektöründe büyüme hızı,artan nüfusu karşılamayacak duruma geldi.
– Tarımda da çiftçilerin para kazanamaması nedeniyle üretim geriledi ve tarım ham maddeleri açısından dışa bağımlılık giderek arttı.
– Kırdan kentlere göç hızlandı, ancak kentlerde de iş olanakları sınırlı olduğu için çiftçiler kentlerin en yoksul semtlerinde yaşamak zorunda kaldılar.
– Gelir dağılımı, 1980 öncesinden daha kötü bir duruma geldi,yoksulluk arttı.
– Eğitimde gerilemeler ve dengesizlikler doruk noktada.Üstüne üstlük eğitimde birlik ilkesi ortadan kalktı.
CHP artık bu konulardaki önermelerini daha Yüksek sesle söylemek yerine bir “iç savaşa” çekildi.
CHP nin başarılı olması için bundan böyle hep bir ağızdan ve yüksek sesle
Neo-liberal politikaları sorgulamalı
Eşitlikçi bir büyüme için yeni bir ekonomi-politika izleyeceklerine dair güçlü bir program önermeli
Özelleştirme politikaları karşıtı bir söylem geliştirmeli
Özgür sendikacılık anlayışını savunmalı
Tarımsal kesimin örgütlenmesi ve kooperatifleşme, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da ağalığın tasfiyesi gibi politikaları yüksek sesle haykırmalı
Sağlık ve eğitim konularında sosyal devleti öne cıkarıcı politikalar üretmeli
-Tüketicilerin mal ve hizmetlere daha ucuz nasıl ulaşabilecekleri konusunda önlemler önermeli.
Kısacası CHP’nin, seçmene daha iyi bir yaşam için uygulanabilir bir ekonomi -politika önermeleri gerekiyor.
Bunu becerebilmenin de koşulları var elbette.
Birincisi daha iyi bir yaşam vaat eden ekonomi politikayı içeren bir program.
Bu Programı hayata getirecek güven ve umut verecek bir toplumsal kadro
ve önder.
İstifacılar Birinci ve ikinci koşulu bıraktı son koşul olan Liderlik tartışmasını başa gecirdi.
Oysa önce Program yapalım denmeli
Sonra bu programı hayata geçirecek nitelikte kadrolarımızı seçelim denmeli
ve en son Lider arayışına girilmeliydi.
Bu CHP nin hayrına bir “iç savaş “değil
Yerel secimler öncesi bu gidiş gidiş değil