Garip Turunç’un Kaleminden: Bir Türlü Gerçekleşmeyen Değişim
Geçen hafta Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul milletvekili Oya Ersoy, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda, “Öğretmenlik Meslek Kanunu” hakkındaki görüşmeler sırasında söz aldı ve şöyle dedi:
Gericilik kavramı, Türkiye bağlamında, 1908’de başlayıp 1930’lara kadar uzanan anayasal devrime karşı çıkan öznelerle anlamını bulur. Modernleşmeye karşı aşiretçiliği, cumhuriyete karşı monarşiyi, laikliğe karşı şeriatı savunmak gericiliktir. Bu son derece net bir gerçektir. Hatta nesnel dayanaklar aranıyorsa hukuk düzeninin gericiliğe karşı hükümleri buna örnek gösterilebilir.
Yirmi yılı aşkın bir süredir toplumun içine battığı krizin sonuçları sadece ekonomik değil. Bu kriz aynı zamanda toplumun gerilemesine de yol açrştu. Her türden gerici fikirler güçlendi, bunların arasında batıl inançlar, gizemli tasavvufi, dini inançlar ve her türden mantığa, bilime, sanata karşı olan karanlık, gerici fikirler ön plana çıktı.
Edebiyatın en hüzünlü şairi Ahmet Erhan Alacakaranlıktaki Ülke’yi yazmıştı yıllar önce ve yazık ki ülkemiz hâlâ karanlıkla sınanıyor.
RELATED ARTICLES