Hatay’da 6 Şubat depremlerinde yıkılan Göçemen 2 Apartmanı’nda eşini ve kızını kaybeden Lale Mukaddes Saraç, beşinci duruşmaya kamu görevlilerinin katılmadığını, diğer tutuksuz sanıkların da kendilerini ‘herhangi bir kusurumuz’ yok diye savunduklarını belirterek “Kamu görevlileri neden duruşmaya gelmedi, neden kaçıyorlar? Benim eşim ve kızımın ölümüne neden olan sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum. Geç gelen adalet adalet değildir” dedi.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde, Hatay’ın Antakya ilçesi Esentepe Mahallesi’nde bulunan 6 katlı Göçemen 2 Apartmanı’nın yıkılması sonucu 6 kişi yaşamını yitirdi, 3 kişi yaralandı.
Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı, müteahhit Mehmet Salih Göçemen, yapı denetim şirket yetkilisi Mehmet Günay, proje ve uygulama denetçisi Züheyr Gülücü, zemin etüt raporu müellifleri jeoloji mühendisi Hıdır Zervent ve jeofizik mühendisi Evren Gümüş, şantiye şefi Mehmet Fatih Rifaioğlu ve kontrol elemanı Selman Yeniocak hakkında “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis istemiyle dava açmıştı.
Ayrıca binanın yıkılmasına ilişkin dönemin Antakya Belediye Başkan Yardımcısı Engin Sözer ile belediye çalışanları inşaat teknikeri Arif Murat Elçi, elektrik mühendisi Bekir Sıtkı Aydın, makine mühendisi Hayrinnisa Kimyacı ve mimar Mevlüt Semih Küreç hakkında da “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan dava açıldı. İki dava birleştirildi.
“Kamu görevlileri duruşmaya katılmadı”
Binada eşi ve kızını kaybeden müşteki Lale Mukaddes Saraç, 23 Ocak’ta görülen Göçemen 2 Apartmanı’nın beşinci duruşmasında, kamu görevlilerinin mahkemeye katılmadığını, diğer tutuksuz sanıklarında kendilerini ‘herhangi bir kusurumuz’ yok diye savunduklarını belirtti.
Mahkemenin bilirkişi raporunun beklenmesine karar vererek duruşmayı 27 Mayıs’a ertelediğini belirten Saraç, şunları kaydetti:
“Sanıkların üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmemesini anlamıyorum. Kamu görevlileri neden duruşmaya gelmedi, neden kaçıyorlar? İki yıllık bina depremin ilk dakikalarında elektrikler kesilmeden yıkıldı. Oysa çevrede başka bina yoktu. Benim eşim ve kızımın ölümüne neden olan sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum. Geç gelen adalet adalet değildir.”