Yerel seçim yaklaşıyor
Kasım 2018 ya da Mart 2019 fark etmiyor. İster erken ister zamanında yapılsın ülke seçim havasına girdi.
AK Parti icadı “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi” icatlarına başladı bile.
KHKlarla yönetiliyor ülke.
MHP destekli bu hükümet zannımca sürdürülebilir bir model değil.
Sürdürülemez çünkü MHP’nin sabrı buna yetmez.
Beka sorunu, terör ve benzeri hassasiyetlerin gelip toplandığı alan “Hükümete bakan vermedik gördünüz mü? Bir şey almadık.” Gibi popilist söylemler bir yere kadar.
Hayatın realitesi başka.
Ülkücü işçinin, memurun, esnafın, sanayicinin realiteleri bambaşka.
Hatta işsiz ülkücü gençlerin bile realitesi başka.
Onların realitesi iş, aş, ev geçindirme, ocak tüttürme.
Kamuda işe girme şartları belli.
Taşeronlukta yok artık.
JÖH, PÖH alanları zaten “KURTARILMIŞ BÖLGE”
Yüksek faiz ssk vergi yüküne esnaf ne kadar dayanır?
Yakın bir gelecekte ekonomik bir rahatlama görülmüyor.
EEE NE OLCAK PEKİ?
Ülkücüler ve MHP ne kadar AKP nin değirmenine su taşıyacak?
10 yıllardır iktidara susamış milyonlar iktidar nimetlerinden yararlanamaz ise ne yapar?
Gelelim yerel seçime.
24 Haziranın Cumhur ittifakı yerel seçimlerde de sürer mi?
Hiç zannetmiyorum.
İki taraf içinde zor.
Tabansal kaymalar birini memnun ederken diğerini mutsuz ediyor.
Mutsuz olanlar bunu önlem alırlar.
Taban kaymaları AKP ‘yi % 42 iye indirirken MHP yi %14 e yükseltmişti.
Bu duruma son vermek isteyen taraf elbette AKP olur.
Onun için ittifakın sürmesi zor görünüyor.
Gelelim yerel seçimlerde kilit parti oldu yönündeki görüşlere.
Çok gerçekçi bulmadığımı söylemeliyim.
AKP kayan oyları toplamanın bir yolunu bulur diye düşünüyorum.
Yerel seçimler öncesi bunu sağlayabilirse MHP 24 Haziran öncesi gücüne dönmek zorunda kalır.
Gelelim diğer partilere.
SP 24 Haziranda umduğunu bulamadı. Millet ittifakının “ETKİSİZ ELEMANI” olarak kaldı
Oylarını biraz arttırmış olabilirler. Ama bu artış onu yerel seçimlerin iddialı partisi yapmaya yetmez.
HDP batıda “SOL OYLARI” hanesine yazmaya devam ediyor.
Hatay gibi bir yerde Defne ve Samandağ’da aday çıkartacak bir güce erişti.
CHP den aldığı oyları muhafaza edebilirse bu iki ilçede belediye başkanlığı seçimi bile kazanabilir.
Çünkü CHP’nin içindeki “Truva atları, brütüsleri ve kırgını kızgını ” bitmez.
Bu kırgınlıklar da HDP’yi besler. Tıpkı 24 Haziranda olduğu gibi.
İyi parti Hatay da hiç de fena bir başlangıç yapmadı bana göre yerel seçimlerin kilit partisi iyi parti olur.
CHP ye gelince…
Hatay’da ikinci parti olma “geleneğini ve başarısını” sürdüren CHP nin elinde 3 adet “kale” var.
Arsuz Defne ve Samandağ.
İskenderun da iddia sahibi, Erzin ve Payas’da iddialı olabilir durumda.
Büyük Şehirde ise tam bir açmaz.
Defne ve Samandağ’da yapacakları hatalar bu ilçeleri HDP ye kaptırılmasına neden olacağı gibi.
Büyükşehri “UNUTMASINA” da neden olabilir.
Büyükşehir adayı bu noktada çok önemli.
Lütfü savaş’a CHP li önemli bir seçmenin şu veya bu nedenle, haklı veya haksız bir tepki beslediği açıkca görülüyor.
Sayın savaş ın tekrar aday gösterilmesi CHP içindeki “TRUVA ATLARI, BRÜTÜSLERİ VE KIRGINI KIZGINLARIN ” da etkisiyle HDP ye gidecek oyların(belki de başka partilere de) oyların artmasına neden olabilir.
Lütfü başkanın oylarının en önemli bölümü Hatay da yaşayan Arap alevi vatandaşların oluyor.
Bu kesimden savaş’a verilmeyecek her bir yenilgiyi tetikler.
Son yerel seçimlerde CHP’nin % 80,%90 oy aldığı yerlerde bu oranı almak mümkün görülmüyor.
Hal böyle iken lütfü başkansız bir çözüm bulunabilir mi?
Buna vakit var mı?
Zor görünüyor.
Hele hele seçilen vekillere bakılırsa CHP’nin adayının lütfü başkan olma ihtimali oldukça yüksek.
O zaman HDP’ye oy kaptırmama, diğer parti tabanlarından oy alma gibi stratejilere ihtiyaç duyulur.
CHP örgütlerinin çapı buna yeter mi?
Umudum yok.
Bu arada CHP’nin çatısında süren genel başkanlık yarışının nasıl sonuçlanacağı da çok önemli.
Önümüzde ki gümler siyaset açısından herkes için tüm partiler için ama özellikle de CHP için zor geçeceğini gösteriyor.
Bekleyelim görelim.