Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, TV 5 ekranlarında yayınlanan sunuculuğunu Selim Akduman’ın üstlendiği ‘Perde Arkası’ adlı programın canlı bağlantı konuğu oldu.
Hatay’da şu anda 400 civarında Kovid- 19 vakasından yatan hasta olduğunu tahmin ediyoruz.
Gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan Başkan Savaş, “ 6 ay önce başlayan bir pandemi ile karşı karşıyayız. Şu anda da ikinci bir atağa geçti. Komşularımıza göre vaka sayısında daha şanslıyız. Tüm dünyayı etkileyen bu virüs %2 oranında ölümle sonuçlanıyor. Hem evrensel hem de kişisel hijyen başta olmak üzere; Dünya Sağlık Örgütü’nün ve doktorlarımızın verdiği tavsiyelere uyarsak bu virüsten çok zarar görmeden kurtulma imkanımız var. Hatay’da şu anda 400 civarında Kovid- 19 vakasından yatan hasta olduğunu tahmin ediyoruz. İlk günden itibaren ilçe belediye başkanlarımız ile birlikte istişare halinde olduk. Dezenfeksiyon ve hijyen konusunda destek verdik. Bazı vatandaşlarımız kurallara uyuyor bazıları da uymuyor. Orta derecenin biraz daha altında etkilenen illerden bir tanesiyiz. Ben bu hastalığın uzmanıyım. Biz muhtemeldir ki Ocak ayı başlarından itibaren biz bu hastalık ile karşı karşıyaydık. Cenaze sahiplerini ben sürekli ararım, bu süreç içerisinde kaybedilen insanların çoğunun üst solunum yolu enfeksiyonu, bronşit ve zatürre gibi üst solunum yolu hastalıklarından kaybedildiği tanısı konmuştu. Pandemi seviyesine yükseldikten sonra tanı konulmuştur. Dünyanın birçok ülkesinde bu hastalık görünürken bize sonradan uğraması mümkün değil. Ne zaman başlamış olursa olsun bu hastalığın da sonu gelecektir. Genetik yapısını sık değiştirdiğine göre uygun bir aşı bulunmadan hastalığı %100 bir şekilde yok etme şansımızın olduğunu düşünmüyorum. HBB olarak bu süreç içerisinde toplu taşıma araçlarında, taksilerde, parklarda, yollarda vb. ortak kullanım alanlarında dezenfekte çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Pandemi sürecinde 65 yaş üstü ve 20 yaş altı 60 bin aileye destek verdik. Sivil toplum örgütleri, valilik ve kaymakamlık da destek olunca biz o günleri sakin atlatmış olduk. Son 1,5 ayda Türkiye’de vakalar artınca Hatay’da da arttı ama çok sıkı tedbirler alacak seviyede değil ama yine de kurallara uymak zorundayız. İnsanlar seyahatleri kısıtlamaya çalışıyor, hal böyle olunca da turizm sekteye uğruyor. Turizm alanında da ekonomik anlamda sıkıntı çekiyorlar. Bu Hatay için de geçerli. İnsanlarımız tedbirlerini aldığı zaman turizm hareketlerinde bulunabilirler. Bu hastalığı tedbirleri elden bırakmadan ne çok ciddiye alacağız ne de çok korkacağız. Tedbirlerimizi alıp yola çıkarak işimizi yapacağız. Aşı bulunana kadar bununla yaşamaya gayret edeceğiz, alışacağız. Ama alışırken de kendimizi ve çevremizi korumayı da ihmal etmeyeceğiz” açıklamalarında bulundu.
Pandemi sürecinde de HBB’nin hizmetlerinin duraksamadığını belirten Başkan Savaş, “Ekonomik anlamda bizler de sıkıntı çektik ama vatandaşımıza hissettirmedik. Alt yapı ve üst yapıda hizmetlerimize devam ediyoruz. Hem Türkiye’de hem de Dünya’da ekonomik bir daralma var ama biz de bütün işleri bekletirsek piyasa hareketlenmesine katkı sağlamayız. Belediyelerin gücü yettiği ölçüde işlerini bırakmamaları ve serbest piyasaya katkı sunmaları gerekir. Vergiler düştüğü için tüm belediyelerin gelirleri düştü çünkü insanlarımıza nefes almasını sağladık. Ama yine de Hatay’da hiçbir şeyi iptal etmedik. Fiziki ve ekonomik imkanlarımız hangi ölçüdeyse bunu insanlarımızla paylaşmaya gayret ediyoruz” dedi.
Seferlere Kıbrıs, Beyrut veya Hayfa Limanı ve Mersin’den başlamak istiyoruz
Haziran ayında temeli atılan HADO ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Başkan Savaş, “Bir ay içerisinde biter. En yakın zamanda da başlatmak istiyoruz. Seferlere Kıbrıs, Beyrut veya Hayfa Limanı ve Mersin’den başlamak istiyoruz. İlk durağımız ile ilgili inşaatımız ve gemi alımı ile ilgili iki çalışmamız var. Hem biz yapacakmışız gibi hem de özel sektör yaptıracakmış gibi çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bizim birçok vizyon projemiz var. Hatay’a medeniyeler şehri diyoruz. 3 semavi din birçok mezhep ve etnik grup Hatay’da barış içerisinde kardeşçe yaşamaya devam ediyor. Suriye’den gelen 500 bin insana rağmen Hatay’da bir sıkıntı çıkmadı. Bu bizim atalarımızdan gelen empati, sempati ve kardeşlik bağlarının güçlü olmasına bağlıdır. Manevi günlerimizi, bayramlarımızı kutlarken ya da cenazelerimizi kaldırırken farklılıklarımızı fark ederiz. Ama bunun dışında gündelik hayatında herkes Türkiye Cumhuriyeti’ne sadakatle bağlı olan insanlar olarak şehrimize ve ülkemize katkı sunmaya gayret ederiz. Hatay’daki tüm renklerimiz ülkesine bayrağına vatanına bağlı insanlardır. Ortadoğu’daki 8,5 yıllık sıkıntıya rağmen sıkıntı yaşamadan kardeşlik bağlarını daha da güçlendirerek bugünlere geldiler. Hatay’ın kültürün ve medeniyetin başkenti olarak algılanması çok doğrudur. Bir de nereyi kazsanız tarihi eser fışkırıyor. Bizim Arkeoloji müzemiz mozaik anlamında dünyada bir numara. Hemen onun yakınında Müze Otel’imiz var. New York Time’s dergisi tarafından 52 gezilecek yer listesinde 34’üncü olarak tasvir edildi. Bu otelde tüm medeniyetlerin eserlerini görebilirisiniz. Dünya’daki hem mozaik hem de müze olarak 1 numaralı bir Müze Otel. Çok güzel evlerimiz ve mahallelerimiz var. Onların da restorasyonunu yapıyoruz. Hatay yıllarca ihmal edilmiş ve %51’lik bir kısmı kırsal bir kesim. Sorunları gidermek adına alt yapı ile uğraşıyoruz. 2017 yılında Hatay Türkiye’den alt yapı şampiyonu oldu. Bu sene de 750 milyonluk bir alt yapı projemiz var. Eski bir şehirde alt yapı yapılması çok zor ama imkansız değil. Ben bilim adamı olduğum için Anıtlar Kurulu ile aynı dili konuşuyoruz. Onlar da bize destek oluyor” dedi.
İnsanlar Hatay’a koşsun Hatay’ın tarihini ve yemek kültürünü yaşasınlar.
Geleceğe dönük yatırımlardan bahseden Başkan Savaş, “Biz her şeyin insandan başladığını ve insanla sonlandığını biliyoruz. İnsanımıza yatırım yapma gayreti içerisindeyiz. Atalarımızdan aldığımız mirası geleceğe taşımak istiyoruz. Çünkü Hatay yüzyıllarca Anadolu’yu Ortadoğu’ya bağlayan büyük bir ticaret merkezi olmuş. Roma döneminde üç önemli şehirden bir tanesi olmuş. Birçok kavim buraya gelip burada ticaret yapmış. 601 tane yemeğimiz var. Keşkek, oruk, yoğurt aşı, ekşi aşı, firik pilavı gibi çok lezzetli yemeklerimiz var. İnsanlar Hatay’a koşsun Hatay’ın tarihini ve yemek kültürünü yaşasınlar. Biz gelecek nesillere yol göstersin Hatay’daki enlerimizi dünya ile paylaşsın diye EXPO’yu yapıyoruz. HADO ile komşuluğumuzu arttıralım ve Ortadoğu’da ticareti geliştirelim diye. Gastronomi şehri olduk insanlarımızın birikimlerini dünya ile paylaşmak için. Marina ile ilgili de bir çalışmamız var. Projelerimiz Hatay’daki ticareti, turizmi geliştirmek ve gelecek nesillere kolaylık sağlamak içindir” ifadelerine yer verdi.
Pandemi ile ilgili ortaya çıkan iki sorun var. Biri sağlık sistemi diğeri de güvenilir gıdaya ulaşım. Türkiye kendi kendine yeten nadir ülkelerden biriydi. Hatay’da kendi kendine yeten nadir şehirlerden bir tanesiydi. Ama son zamanlarda çiftçi ve çiftçilik konusunda sıkıtı çekiyoruz. Çünkü çiftçiler, ürettiğini satamıyor, satsa parasını alamıyor, bir dahaki ürünü ekemiyor kısır döngüye giriyor ve mutsuz bir kırsal kesim var. Bu kırsal kesim sürekli şehre göçüp birçok farklı mesleği seçip kendi lüksünü bırakıp şehirde yaşamaya mecbur kalıyor. Şehirlerde bir insan ve işsizlik enflasyonu oluyor, huzur da negatif anlamda seyrediyor” dedi.
“Hatay kabuğunu kırmak ve dünyaya açılmak zorunda”
Başkan Savaş, “ Bugüne kadar nadasa bırakmışız, hep kendi içimizde yaşamışız. Dışarıya açılmayı çok düşünmemişiz. Ama artık Hatay kabuğunu kırmak ve dünyaya açılmak zorunda. Hatay’da deniz, doğa, yayla, kaplıca, bereketli ovalar, sanayi ve kaliteli insan gücü var. Bütün bunların geçtiği çok önemli ve tarihi bir şehir. Bugüne kadar kardeşlik bağlarının güçlenerek gelen böyle bir şehir göremezsiniz. Siz kendinizi iyi bir şekilde tanıtamazsanız insanlar şehrinize gelmezler ve şehrinizi bilmezler. Bu kadar enlerin olduğu bir şehri daha fazla tanıtarak ticaretten ve turizmden gelirini arttırmak zorundayız. Bütün çabalarımız da bundandır” dedi.
. Hatay’da iki dönem belediye başkanlığı yapan insan yok”
Başkan Savaş,” Hatay’da benim üçüncü dönemim. Hatay’da Antakya belediye başkanlığı ve iki dönemde de büyükşehir belediye başkanlığı yaptım. Hatay’da iki dönem belediye başkanlığı yapan insan yok. Benim üçüncü dönemim. Kiminin babası, abisi, amcası olduğumuzu düşünüyoruz. Hiçbir ilçemize gittiğimizde yabancılık çekmem. Camideki, okuldaki, kilisedeki, havradaki ve cem evindeki insanımızla da rahat rahat otururuz. Çünkü biz insanlarımızı olduğu gibi kabul ediyoruz. Bizim onlardan beklentimiz iyi vatandaş olabilmeleri, memleketlerine faydalı olabilmeleri ve vatandaşlık görevlerini yerine getirmeleridir. Başka da bir şey istemiyoruz. Herkesin yaşamı ve inancı kendine aittir biz buna saygı duyuyoruz. Hatay bu nedenle bütün medeniyetlerin ittifak içinde yaşadığı huzurlu bir şehir oluyor. Belediye başkanlığı ve doktorluk çok onurlu bir görev. Ama böyle bir şehirde görev yapmak bana onur veriyor. Emek ettiğiniz zaman insanların gözündeki parıltı ve sevinci görebiliyorsunuz. Ben hiçbir yere gittiğim zaman kendimi yabancı gibi hissetmiyorum. Çünkü onlar da beni yabancı olarak hissetmiyor” ifadelerini kullandı.
Doktorluğun belediye başkanlığına olan katkısı hakkında düşüncelerini paylaşan Başkan Savaş, “ İnsanları daha rahat tanıyorsunuz . Yıllarca onlara sağlık anlamında hizmet etmişsiniz. Yaklaşım tarzını biliyorsunuz. Belediye başkanı olduğunuzda da buna müthiş faydası oluyor. Doktor mesleği güven veren bir meslek. İnsanlar size canlarını teslim ediyorlar. Ve onların sağlığına kavuşmaları için koşturuyorsunuz. Böyle bir insanın belediye başkanı olması ve 11 buçuk yıldır onların güvenini sarsacak hiçbir faaliyette bulunmaması, pozitif anlamda hizmet etme arzusu onlar tarafından da gayet iyi bilindiği için hem doktorluk hem de belediye başkanlığı büyük bir avantaj oluyor. Tabi ki doktorlukta bireysel ve ailesel hizmet veriyorsunuz. Ama belediye başkanlığında kitlesel hizmet ediyorsunuz. Eğer işinizi severek yapıyorsanız, insanları kucaklayabiliyor ve onların size bakış açılarını biliyorsanız gerçekten zevkli ve onur verici bir meslek” dedi.
“Fenerbahçeliyim Ama Hatayspor Varken Fenerbahçe İkinci Planda Oluyor”
Hatayspor hakkında sorulan soruları yanıtlayan Başkan Savaş, “ Hayatımız hep sporla geçti, spor yapan bir insanım. Futbol ve masa tenisi oynuyorum. Kişisel sporlarımı da yapıyorum. Allaha şükür sağlığımız yerinde. Küçüklüğümüzden beri sporun içerisindeyiz. Geçmişimde güreş yaptık ve futbol oynardım. Fenerbahçeliyim ama Hatayspor varken Fenerbahçe ikinci planda oluyor. Çünkü hiç kimse gömlek giyinmeden ceket giyinemez. Benim gömleğim Hatay, ceketim ise Fenerbahçe. Fenerbahçe’ye sahip çıkan çoktur ama Hatay’ın babalığını ve abiliğini yapan Lütfü Savaş’tır. Biz burada mihenk taşı olarak Hatay’ı sahiplenmek zorundayız. Bütün takımlarımıza başarılar diliyorum. Tabi ki Hatayspor’a 11 buçuk yıldır müthiş emek verdim. Ama son 4 buçuk yıldır da ekstra emek verdim. Bütün sorumluluk bende ve arkadaşlarımda. Biz Hatayspor ‘u düşerken parmağından tutarak bugünlere getirdik. Bir şehre sevdalıysanız o şehrin her şeyine sevdalı oluyorsunuz. Sporu seviyorum ama insanlarımızın mutlu olmasını da çok arzu ediyorum. Biz ince eleyip sık dokuyoruz. Arkadaşlarımız da çok iyi çalışıyorlar. Yapılanmamızı çok sağlam yapıyoruz, takımı sağlıklı oluşturuyoruz hem de altyapıyı dizayn ediyoruz. Hatayspor çok yerinde ve kaliteli transferler yapıyor. Hatayspor ligde zevk verecek, kişilikli ve kimlikli futbol oynayacak. Hangi takım karşısına çıkarsa çıksın ezilmeden sahada mücadele edecek.
Kadın Basketbol Takımından satranç takımına kadar birçok sporda başarılara imza attıklarını belirten Başkan Savaş, sadece profesyonel takımlara değil amatör takımlara da çok emek vermeleri ile başarılar elde ettiklerini belirtti.
Konuşmalarının devamında Hatay’daki insanların spor ile ilgisi sorusunu yanıtlayan Başkan Savaş, “Hem çocuklar hem de gençler sporla çok ilgili. Ama benim daha çok zevk aldığım konu her kesimden insanın hep birlikte spor yapmalarıdır. Spor kompleksimiz Hatay’daki bütün renklerin spordan faydalanmasını sağlıyor” dedi.
“Kırsal Kalkınmayı Başardığımız Zaman Türkiye’de Birçok Belediyeye Örnek Olacak”
Tarımsal faaliyetler kapsamında belediye olarak gerçekleştirilen çalışmalar ve projeler sorusunu yanıtlayan Başkan Savaş, “ “ Ben tıp alanında akademisyenim. Pandemi sürecinde sağlığın ve güvenilir gıdanın çok önemli olduğunu gördük. Ayrıca kırsal kesimdeki insanlarımız artık kendi kendilerine yetemedikleri için şehre göç etmek zorunda kaldılar. Biz sınır iliyiz. Yaptığımız politika ile insanlarımızı kendi coğrafyalarına bağlayabilme, kendi içerisinde daha fazla para kazanabilmelerini sağlama ve köylerinde kalarak toprakları bereketli hale getirmek. Refah seviyesini yükseltmek gibi amacımız var. Kişiler, kooperatifçiler ve bizim kuracağımız şirketlerle birlikte insanlarımızın pazarlama gücünü arttıracağız. Kayıp ve kaçak oranlarını azaltacağız. Endüstri ile buluşturabileceğimiz ürünleri endüstri ile buluşturup katma değeri katkısını arttırıp kazanç sağlamalarını sağlayarak insanlarımızın kendi köylerinde yaşamalarını istiyoruz. Yani bu hem manevi hem de ticari anlamda artıları olan bir proje. Belediyelerin altyapı ve üstyapı dışında başka görevleri de olduğunu düşünüyoruz. Çiftçiden esnafına kadar herkesin kazanmasını istiyoruz. Kırsal kalkınmayı başardığımız zaman Türkiye’de birçok belediyeye örnek olacaktır. Kırsal kesimdeki insanlarımız yardım beklemekte. Bunda da en çok çalışma gerçekleştirecek olanların büyükşehir belediye başkanlarının olduğunu düşünüyorum. Bu anlamda gecemizi gündüzümüze katıp çalışıyoruz” dedi.
Programın sonunda Hatay’ın tarihi ve kültürel zenginliklerine değinen Başkan Savaş, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Hatay’ın birbirinden lezzetli yemeklerini tatmaları amacıyla herkesi Hatay’a davet etti.
