Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, Hatay’ın güvenli ve sürdürülebilir inşası ve geliştirilmesine yönelik düzenlediği basın toplantısında Hatay ve Birleşmiş Şehirler (United Cities) arasında ortaklaşa yürütülen çalışmalar konusunda açıklamalarda bulundu. Antakya- EXPO alanı HBB Kriz Merkezi’nde yapılan toplantıya United Cities CEO’su Dr Kristian Mjoen de katıldı.
Deprem felaketinin ardından yaşanan kayıplar ve Hatay’ın yeniden ayağa kalkması için yapılan çalışmalara değinen Başkan Savaş, “Hatay’ı ayağa kaldırmak, yaralarımızı sarmak ve Hatay’dan giden ancak geri dönmeyi bekleyen insanlarımızın Hatay’a dönmeleri için; akıllı şehir, karbon ayak izi sıfır şehir için Birleşmiş Milletler çatısı altında Birleşmiş Şehirler ile bir çalışma yürüttük. Çalışmalarımız sonucunda bir anlaşmaya vardık” dedi.
Hatay’ın Atatürk’ün mirası olduğunu hatırlatan Başkan Savaş “Hatay bundan önce çok yangınlar, çok depremler, çok yıkımlar gördü. Bunlara rağmen küllerinden yeniden doğmasını bildi. Bu yaşananların ardından da tüm bunların üstesinden gelmek, Hatay’ın tarihi kimliğiyle akıllı, güvenli ve sürdürülebilir şehirlerin en iyi seviyesine getirmek yine bizim elimizde. Bunu hep birlikte yapacağız.” diye konuştu.
GÜVENLİ, SAĞLIKLI VE SÜRDÜRÜLEBİLİR HATAY
Hatay için Bir Aradayız Projesi (The United for Hatay Project) olarak adlandırılan proje anlaşma metninde, Şubat 2023 depreminin yıkıcı sonuçlarına karşı koordineli bir yanıt olarak tanımlanıyor. Anlaşma metninde projenin uzun vadeli amacı “hem kamu hizmetlerini ve temel altyapıyı sağlamak, hem de 2030’dan sonraki süreçte insanların, gezegenin ve refahın ihtiyaçlarını karşılayacak iyi bir kentsel yönetime yatırım yapmak olarak tanımlanırken orta vadeli hedefler doğrultusunda da “hedeflerin verilerle bilgilendirildiği ve vatandaşların ihtiyaçları ve öncelikleri tarafından belirlendiği bir sosyal ve teknolojik sistem olarak kentleri tasarlamak, geliştirmek ve yönetmek için çok yönlü bir yaklaşım benimseyecektir” ifadesi yer aldı.
BİRLEŞİK ETKİ LABORATUVARI OLUŞTURULACAK
Anlaşma metninin devamında ise uzun vadeli amaçlar çerçevesinde, paydaşları bir araya getirmek ve sosyal olarak kabul edilebilir ve geleceğe yönelik olan kısa vadeli eylemleri ve müdahaleleri önceliklendirmek için planlamalar yer alıyor. Anlaşma metninde ayrıca, Hatay Büyükşehir Belediyesi ile yakın işbirliği içinde çalışan Birleşmiş Şehirler; ortaklaşa hedefler, ortaklıklar ve projeler geliştireceği, sürdürülebilir değer yaratma için bir bağlantı noktası olarak hizmet edecek fiziksel ve sanal bir alan olan bir Birleşik Etki Laboratuvarı (United Impact Lab) oluşturulması öngörülüyor.
“KENDİMİ VATAN HAİNİ İLAN EDERİM”
Toplantının sonunda basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Başkan Savaş milletvekilliği adaylığı konusunda “Ben eğer bugün istifa edip milletvekilliği gibi bir konuyu konuşacak olursam ben kendimi vatan haini ilan ederim. Sizin beni ilan etmenize gerek yok. Çünkü güzel günlerinde biz hemşehrilemizle birlikte bu şehri yönettik. Ama bu en sıkıntılı, en kötü günde bizim bu şehri terk etme lüksümüz yok.” dedi.
“BİZ KİMSEYE KONTEYNER GÖNDERMEYİN DEMEDİK”
ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın bir televizyon programında yaptığı açıklamanın bir kısmının alınarak Başkan Savaş’ın konteyner istemediği ile ilgili yaratılan algı konusundaki sorulara ise Savaş şu yanıtı verdi:
“Deprem olduktan sonraki süreçte konteyner yetişmiyor pahalı ve gittikçe fiyatı arttı. Hem de iki konteyneri ancak bir tır getirebiliyor. Konteyneri kışın ısıtman gerekiyor, yazın klima takman gerekiyor. İşi bittiğinde bertaraf etme şansın yok. Çevre kirliliğine neden oluyor. Ama çadır çok daha ucuz. Bir tırda çok daha fazlasını, yüzlercesini birden getiriyorsun. Yüzlerce aileye birden destek oluyorsun. Yani çok daha fazla insanımıza katkı sağlıyor, barınma ihtiyacını gideriyorsunuz. Ayrıca Hatay’da hemen hemen sekiz ay yaz en fazla dört ay kış. Çok daha fazla insanın bundan faydalanacağını düşündükleri için birlikte AFAD’da karar alındı. O kararda ben de vardım. Bu kararı ben paylaştım. Bize iki tır konteyner göndereceğinize bir tırda dört yüz tane beş yüz tane çadır gönderin, daha fazla insanımıza ulaşalım dedim. Çünkü o günler biliyorsunuz gece 1 dereceye kadar düşüyordu, yağmur vardı ve insanlar battaniye bulsa seviniyordu. Biz kimseye konteyner göndermeyin demedik. Ama önceliğimiz acil olması ve daha fazla insana ulaşması için çadır dedik. Konteyner gönderenleri kabul ediyoruz. Biz de alıyoruz zaten. Yoksa ABB Başkanı Mansur Bey’in konuştuğu konunun bir kısmını almışlar, sanki Lütfü Savaş konteyner istemedi gibi lanse etmeye kalkıyorlar. Bunları çok gördük bu süreçte. Gerçekten bizler burada acıları dindirmeye, tekrardan Hatay’ı ayağa kaldırmaya çalışırken birileri sosyal medya üzerinde, hiçbir sorumluluk taşımadan birilerine çamur atma peşinde. İmar konusunda da birçok yalan yanlış haberle bizim üzerimize gelmeye kalktılar. Ama doğru direk yıkılmaz. Biz doğru bildiğimiz yoldan gitmeye devam edeceğiz ve Hatay’ın gerçekleri neyse onları konuşmaya devam edeceğiz.”