CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Muğla’da; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın TRT 1’de ‘İşte bir video var ya birlikte haydi haydi diye söylüyorlar, montaj falan sonuçta Kandil’le birlikte videoları var’ dediğini belirterek, “Montaj video ile 21 yılın sonunda yaptıklarıyla icraatıyla bundan sonra yapacakları ile değil, yalan ve montaj video ile bize karşı karalama kampanyası yaptılar” dedi. Özel, “O yalanı söyleyene, o videoyu oynatana, o videoya inanana, ona göre kararsız kalana ve fikri değişene gidin şunu söyleyin; ‘Abdullah Öcalan’ı serbest bırakacağız’ diyen namussuzdur, şerefsizdir. Abdullah Öcalan’ı serbest bırakmayı düşünenin Allah bin kere belasını versin” diye konuştu. Özel, Sinan Oğan’a oy veren seçmene de “Oyları Kemal Kılıçdaroğlu’nda birleştirelim, birleşelim, hep birlikte kazanalım” çağrısı yaptı.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Cumhurbaşkanlığı ikinci turu seçim çalışmaları kapsamında Muğla’nın merkez ilçesi Menteşe’de düzenlen halk buluşmasına katıldı. Seçim otobüsünden vatandaşlara seslenen Özel, şunları söyledi:
“SEÇİMDEN ÖNCEKİ BÜYÜK YALANLAR ORTAYA ÇIKTI”
“Muğlalılar, sandığa gitti milletvekilleri belirledi. Tüm Türkiye’de belirlendi. Ama seçimden önceki bazı büyük yalanlar kendiliğinden ortaya çıktı, bazıları çıkmaya devam ediyor bazılarını da Allah büyük ya doğru ortaya çıkacak ya kendi ağızları ile itiraf etmeye başladılar. Önce şuradan başlayalım Cumhuriyet Halk Partisi’ne, Millet İttifakı’nı ne diyorlardı, ‘Bunlar altı değil, daha fazla, şu var bu var, şununla bununla iş birliği.’ Milletvekilliği seçimleri bitti. Listelerimizin tamamıyla gurur duyuyoruz. İçlerinde ne terörist var ne başka partiden. Ama Tayyip Bey çok merak ediyordu ya hadi bir sayalım, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Demokrat Parti, İYİ Parti, CHP. Kaç oldu, 6. Eksik var mı, fazla var mı? Bir de birlikte Cumhur İttifakı’na bakalım mı? Ortada AK Parti duruyor. Bir kolunda Destici’nin Büyük Birlik Partisi, yanında Yeniden Refah Partisi, öbür kolunda Bahçeli’nin MHP’si, nerede öbür ikisi hani bir HÜDA PAR vardı o nerede? Bakın söyleyeyim, Bahçeli’nin MHP’si kolunda, HÜDA PAR koynunda, kendi içine aldı oldu.
“YALAN VE MONTAJ VİDEO İLE BİZE KARŞI KARALAMA KAMPANYASI YAPTILAR”
Türk bayrağı ile sorunu olan, Türk Milleti ile sorunu olan, ‘özerlik’ diyen, ‘federasyon’ diyen ve önüne koyulacak olan yemin metnine itiraz eden kimse yok. Ama Devlet Bahçeli çok milliyetçi ya Recep Tayyip Erdoğan çok milliyetçi ya Destici çok milliyetçi ya kaldırın Türk bayraklarını gösterin, milletvekilleri bu bayrağa karşı, bu şanlı bayrağa karşı. Şimdi buradan yalanlara kananlara diyoruz ki, bir kolunda MHP, bir kolunda BBP, koynunda HÜDA PAR. Kimler kimlerle beraber. Rahmetli anneannem derdi ki, ‘Yalan söyleme yalancının mumu yatsıya kadar yanar’. Dün akşam yatsı vaktiydi, Recep Tayyip Erdoğan TRT 1’deydi. Karşında bir gazeteci birlikte konuşuyorlar. Atıyor, tutuyor. ‘Bu Kemal Kılıçdaroğlu gitti Kandil’dekilerle video çekti’ dedi. Gazeteci de sordu, ‘Hangi video, neyi kastediyorsunuz’ dedi. Bir an duraladı, ‘İşte bir video var ya birlikte haydi haydi diye söylüyorlar, montaj falan sonuçta Kandil’le birlikte videoları var’ dedi. Bakın değerli Muğlalılar, seçime 15 gün kala bilgi geldi dediler ki ‘Deepfake yani derin yalan, büyük sahtecilik hesaplarına örtülü ödenekten İletişim Başkanlığı’ndan şu üç isim para verdi, iki tane sahte video yaptırdı’. Biz derhal İnterpol’e başvurduk, oradaki 21 kişiyi yakaladı. Buradakiler ise hala Cumhurbaşkanı’nın yanında. Videolarda birinciyi almışlar o videoyu internete salamadılar, biz engel olduk. Bir baktık Tayyip Erdoğan o videoyu mitinglerinde ekrandan oynatıyor. Bir baktık o videoyu TRT’de oynatıyor. Bir baktık o videoyu ortak yayınlarda oynatıyor. Her yerde konuşuyor. Dün akşam ortaya çıktı ki biz zaten yakalamıştık. Montaj video ile 21 yılın sonunda yaptıklarıyla icraatıyla bundan sonra yapacakları ile değil, yalan ve montaj video ile bize karşı karalama kampanyası yaptılar.
“DÜNYA SİYASİ TARİHİNİN EN BÜYÜK YALANI”
Devamında ikinci video vardı bundan bahsettik. İkinci video ise şöyle, bir zoom görüşmesi, Kemal Bey ekranda öbür tarafta kandilden bir terörist güya Kemal Bey diyor ki ‘Biz Abdullah Öcalan’ı serbest bırakacağız’. O da diyor ki ‘Biz de o zaman size oy attıracağız’ bu yalanı, video nasılsa hazırlanıyor diye attılar durdular. ‘Yakında böyle bir video göreceksiniz’ dediler ama o video çıkmadan yakalandılar ama Türkiye’nin dört bir yanında aynı yalanı attılar. Bu yalanı duydunuz mu? Bakın o yalanı söyleyene, o videoyu oynatana, o videoya inanana ona göre kararsız kalana ve fikri değişene gidin şunu söyleyin; Muğla’ya CHP’nin, Kemal Bey’in otobüsü geldi. Yanında Kemal Bey’in resmi, üzerinde vekili Özgür Özel, eline mikrofonu aldı bu en büyük yalana karşı, Cumhuriyet tarihinin, dünya siyasi tarihinin en büyük yalanına karşı mikrofonu 3 kere vurdu ve dedi ki ‘Abdullah Öcalan’ı serbest bırakacağız diyen namussuzdur, şerefsizdir. Abdullah Öcalan’ı serbest bırakmayı düşünenin Allah bin kere belasını versin’. Ama Muğla Habur’u biliyor mu, Habur’da otobüsün üstüne çıkardıklarını biliyor mu, peki İstanbul seçimini kaybetmeye yüz tutunca Osman Öcalan’a Erbil’ de kamera yollandığını, TRT’de yayınlatıldığını ve İstanbul seçimlerinde Binali Yıldırım’ı destekleyin dendiğini biliyor mu, peki seçime 2 gün kala Abdullah Öcalan’a elçi yollandığını, mektup alındığını Anadolu Ajansı’na okutulup ‘Ekrem İmamoğlu’na karşı Binali Yıldırım’ı destekleyin’ diye mektup okutulduğunu biliyor mu? Sizin güveniniz tam.
“TAŞ ATAN ELLER DEĞİL, KALP YAPAN ELLER KAZANACAK”
Geçmişte, bugün ya da yarın, herhangi bir seçimi kazanmak için Abdullah Öcalan’dan, PKK’dan medet umanın da Allah bin kere belasını versin. Öyle yalanla dolanla yok. Hep birlikte gördük ki Recep Tayyip Erdoğan, ekibi bu seçimi kaybedeceklerini ankette görünce devlet imkanları ile büyük bir sahteciliğe, yalancılığa büründüler. Biz martın sonu bahar demiştik. Bu seçimlerde de yine baharlar gelecek dedik. Biz güzelliklerden, iyilikten, zenginlikten, hep birlikte zenginleşmeden, yoksulları kalkındırmadan, işsizleri istihdam sahibi yapmadan, emekliye ikramiye vermekten, herkese sahip çıkmaktan, gençlerin ümidini yeşertmekten, gençlere bu güzel memlekette hayal kurdurtmaktan bahsettik. Onlar, korkudan, tehditten, şantajdan, küfürden ve yalandan bahsettiler. Biz hep birlikte kalp yaptık. Biz hepimiz meydanlarda kalp yaptık. Muğla, Menteşe, ümitsizlik bize göre değil, pazar günü sandığa gideceğiz ve taş atan eller değil, kalp yapan eller kazanacak.
“KILIÇDARIĞLU KAZANIRSA SURİYELİLER GİDECEK”
Sayın Sinan Oğan bir başka karar almış, onun kararını kendisine bırakıyoruz ama Sinan Oğan’a oy verenler ne diyorlar, ‘Anayasa’nın ilk dört maddesi değişmesin’. Ben, milletvekillerimiz, sizler, Anayasa’nın ilk dört maddesi için gerekirse canımızı veririz. O dört maddede Misak-ı Milli sınırı var, ülkenin bölünmez bütünlüğü var, ellerinizdeki o şanlı al bayraklar var, bu ülkeyi var eden Atatürk, onun ilkeleri, onun emanet ettiği vatana sahip çıkmak var, o dört maddede biz varız. O dört maddenin teminatı Cumhuriyet Halk Partisi, Millet İttifakı, hepimiziz. Sinan Bey’e oy verenlerin hassasiyetlerinden bir tanesi de mülteci meselesi. 10 yıldır Tayyip Erdoğan, ‘Onlar muhacir biz ensarız’ diyor. Daha geçen gün söylediği ‘Bay Kemal Suriyeli kardeşlerimizi yollayacakmış ben yollamayacağım’ diyor. Kemal Bey ise ‘Bizim fakirimiz bize yeter, bizim yoksulumuz bize yeter, bizim gencimizin aşa, işi ihtiyacı var’ diyor. Şimdi karar şu, pazar günü Kemal Kılıçdaroğlu kazanırsa Suriyeliler gidecek, Tayyip Bey kazanırsa Suriyeliler kalacak. Sinan Oğan’a oy veren seçmenlere sesleniyoruz, dört maddeye sahip çıkıyoruz, kadın haklarına sahip çıkıyoruz Suriyeli sığınmacılarda yıllardır söylediğimizi söylüyoruz. Biz geleceğiz, Esad’a görüşeceğiz, davulla zurnayla tüm Suriyelileri memleketlerine göndereceğiz. Biz Suriyelilere, göçmene, geçici sığınmacıya düşman değiliz.
“SİNAN OĞAN’IN SEÇMENİNE DİYORUZ Kİ; OYLARI KEMAL KILIÇDAROĞLU’NDA BİRLEŞTİRELİM”
Biz göçmen yaratan politikalara, komşuda iç savaş kışkırtıcılığına, komşunun toprak bütünlüğüne saygılı olmamaya, iç işlerine karışmaya karşıyız. Biz göçmene değil, göçmen yaratan siyasetçiye, Recep Tayyip Erdoğan’a karşıyız. Pazar günü referandumda Tayyip Bey’e oy verenler bugün 10 milyon, çocuk yapma oranları 7.2. Hızla çoğalarak gelecek seçimlerde artık göndermek isteseniz de değiştirmek isteseniz de beceremeyeceğiniz sayıya ulaşacakları için biz bu pazar günü referandum da Kemal Kılıçdaroğlu kazanırsa bu sorunu daha fazla büyümeden kökünden çözeceğiz. Bu yüzden biz Sinan Oğan’ın seçmenine diyoruz ki oyları Kemal Kılıçdaroğlu’nda birleştirelim, birleşelim, hep birlikte kazanalım. Birleşe birleşe kazanacağız. Muğla’dan bütün Türkiye’de hem bir çağrı hem de bir moral, hepinizin vekiliniziz, ağzım var mikrofon var konuşuyorum. Seçmen konuşmaz, seçmen sandığa gider sandıkta konuşur. Pazar günü sandığa gidip Kemal Bey’e oy verecek tüm seçmenlerimiz için kocaman bir alkış alıyoruz. Daha fazlasını sandıkta birleşerek kazananlar için yapıyoruz. Sinan Oğan’ın seçmenine, birlikteyiz birlikte kazanıyoruz diyoruz, onları yüreklendiriyoruz.”