Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) yürütme kurulu, TÜİK’in açıkladığı mart ayı enflasyon oranlarına tepki gösterdi. KESK açıklamasında, “Onların hesabına göre bile bugün asgari ücretle alınabilen kuşbaşı miktarı sadece dört ayda 14 kg azalarak 28 kilograma inmiştir. TÜİK’in sanal rakamlarına göre artırılan ama tüketirken hayatın gerçek enflasyonuna maruz bırakılan, gelir vergisi ile dilim dilim soyulan emekçilerin, emeklilerin yoksulluğu seçim yatırımına dönüştürülen geçici önlemlerle, vaatlerle çözülemeyecek kadar derinleşmiştir” denildi.
KESK yürütme kurulu, TÜİK’in mart ayına ilişkin açıkladığı enflasyon oranlarına bugün yazılı açıklama ile tepki gösterdi.
TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranlarına göre, TÜFE 2023 yılı mart ayında bir önceki aya göre yüzde 2,29, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 12,52, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 50,51 artış gösterdi.
KESK yürütme kurulunun yaptığı yazılı açıklamada şunlar kaydedildi:
“6 ŞUBAT’TA YAŞADIĞIMIZ DEPREMLERDEN SONRA KİRALAR ORTALAMA YÜZDE 50 ARTTI”
“Hemen her güne yeni zamlarla başlıyoruz. Sadece son bir ayda et, peynir, yumurta başta olmak üzere temel tüketim maddeleri ortalama yüzde 20 zamlandı. 6 Şubat’ta yaşadığımız depremlerden sonra kiralar ortalama yüzde 50 arttı.
Buna göre enflasyon Mart ayında bir önceki aya göre yüzde 2,29, son üç ayda yüzde 12,52, yıllık yüzde 50,51 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 70,20 arttı. Üstelik TÜİK’e göre son bir ayda endekste yer alan 143 temel başlıktan 111’inde artış yaşanmıştır. Buna rağmen aylık enflasyon sadece yüzde 2,29’de kalmıştır.
“‘ENFLASYONU DÜŞÜRDÜK’ DEMEK HALKI ALDATMAKTIR”
Bu verilere, baz etkisi artış hızı düşen TÜİK yıllık enflasyon rakamlarına dayanarak ‘enflasyonu düşürdük’ demek halkı aldatmaktır. Çünkü iğneden ipliğe zam yağmuru hız kesmeden devam etmektedir.
Et ve süt ürünlerinin, gıda maddelerinin fiyatları özellikle ramazanla birlikte hızla tırmanmıştır. Bir kilogram kuru soğanın fiyatı dahi marketlerde 25 TL’ye, pazarlarda 20 TL’ye ulaşmıştır. Mevsimlik sebzelerden kerevizin kg fiyatı 25 TL’ye, pırasa, ıspanak ve karnabaharın kg fiyatı 20 TL’ye çıkmıştır.
“BUGÜN ASGARİ ÜCRETLE ALINABİLEN KUŞBAŞI MİKTARI SADECE DÖRT AYDA 14 KG AZALARAK 28 KİLOGRAMA İNMİŞTİR”
Mart ayının başında ortalama 240 TL olan bir kg kuşbaşı bugün ortalama 300 TL’ye çıkmıştır. Dar gelirliler kırmızı eti çoktan unutmuştur. Ancak dört ay önce asgari ücretle 42 kg kuşbaşı alınabildiğini iddia edenleri unutmamıştır. Onların hesabına göre bile bugün asgari ücretle alınabilen kuşbaşı miktarı sadece dört ayda 14 kg azalarak 28 kilograma inmiştir.
Açlık sınırı 10 bin, yoksulluk sınırı 32 bin TL’yi aşmıştır. 6 Şubat depremlerinden sonra 1 milyona yakın vatandaşımız işsiz kalmıştır. Dolayısıyla hem açlık sınırının altında bir gelirle yaşam mücadelesi verenlerin sayısı hem de işsiz sayısı katlanmıştır. Yine özelikle 6 Şubat depremlerinden sonra kiralar adeta uçuşa geçmiş, kiralar İstanbul başta olmak üzere büyükşehirlerde katlanmıştır.
“GELİR VERGİSİ İLE DİLİM DİLİM SOYULAN EMEKÇİLERİN, EMEKLİLERİN YOKSULLUĞU SEÇİM YATIRIMINA DÖNÜŞTÜRÜLEN GEÇİCİ VAATLERLE ÇÖZÜLEMEYECEK KADAR DERİNLEŞMİŞTİR”
Kısacası milyonların maruz bırakıldığı zamlar ve koşullar TÜİK rakamlarının yalan, yoksulluğun gerçek olduğunu fazlası ile ispatlamaktadır.
Bu koşullarda maaşları-ücretleri TÜİK’in sanal rakamlarına göre artırılan ama tüketirken hayatın gerçek enflasyonuna maruz bırakılan, gelir vergisi ile dilim dilim soyulan emekçilerin, emeklilerin yoksulluğu seçim yatırımına dönüştürülen geçici önlemlerle, vaatlerle çözülemeyecek kadar derinleşmiştir.
KESK olarak bu sömürü ve yoksulluk düzenin mağduru tüm kesimleri insanca yaşamaya yetecek bir ücret, adil bir vergi sistemi için birlikte mücadeleye çağırıyoruz.”