CHP Hatay Milletvekili Birol Erten Yazılı bir açıklama yaparak Ülke gündemini değerlendirdi.
Açıklamasına “Ülkede çok ciddi sıkıntılar var. Ekonomik kriz var, işsizlik var, ciddi bir terör sorunu var, dış ilişkilerimiz kopmuş durumda. Öncelikle bunlara çözüm bulmamız gerek. Bunlar bir tarafa itildi, bir adamı mutlu etmek için uğraşılıyor. 80 milyon bir adamı seçecek o da dönüp milletvekillerini, bakanları seçecek. Başkan yardımcılarını seçecek. Kaç tane başkan yardımcısı olduğu belli değil. Yargı onun elinde olacak. Vali ve kaymakamları o atayacak. Aynı zamanda partisinin genel başkanı olacak, sonra da bağımsızlık yemini yapacak. “şeklinde başlayan Vekil Erten daha sonra şu görüşlerini dile getirdi:
“Devletin yapısı ve işleyişiyle ilgili her türlü kararı alabilme yetkisi var yeni modelde. Mesela kıdem tazminatını kaldırabilir, asgari ücreti dondurdum diyebilir. Şimdiki modelde bu yetkiler TBMM’dedir. Kanun çıkması gerekir. Bu yetkinin bir kişiye verilmesi doğru mudur? Yetki demokrasilerde kontrol edilmek için vardır. Kontrolsüz güç güç değildir. Kontrolsüz güç felaket getirir. Demokrasilerin varlık nedeni gücü kontrol etmektir. Anayasa’nın varlık nedeni devletin gücü karşısında vatandaşı güvenceye almaktır.
Her gittiğimiz yerde esnafımız dert yanıyor. Piyasa kötü olduğu için para kazanamıyorlar, borçlarını ödeyemiyorlar, ailelerini geçindiremiyorlar. Başkanlıkla istikrar geleceğini söyleyenler fiili başkanlıkla istikrarı ortadan kaldırdılar. Ekonomide istikrarın anahtarı demokrasi ve özgürlüklerdir. Tek adam yönetimi ile istikrar gelmez. Ekonomi daha kötü olur, piyasalarda güven unsuru kalmaz, hiç kimse önünü göremez, yabancı yatırım gelmez, insanlar güvenip yatırım yapmaz.
İktidar ve çevreleri vatandaşlarımıza anayasa değişikliğini anlatmak yerine ya gündelik olaylardan bahsediyorlar ya hükümetin icraatlarından bahsediyorlar ya da farklı gündemler oluşturuyorlar. Millet yarın neye oy vereceğini bilmek istiyor. Bunu anlatmıyorlar, gidiyorlar farklı konular anlatıyorlar.
Biz gittiğimiz her yerde sorulan her soruya açıklıkla cevap veriyoruz. Tek adam anayasasının ülkemizi hangi felaketlere sürükleyeceğini anlatıyoruz. Kimseye hakaret etmiyoruz, saygısızlık yapmıyoruz. Kamu olanaklarını kullanmıyoruz. Ama iktidar çevreleri iktidarın tüm gücü ve olanakları ile propaganda yapıyorlar. Tarafsız olmaları yasal zorunluluk olan Valiler, Kaymakamlar, Polisler propaganda yapıyor. Hatta muhtarlarımızı ve vatandaşlarımızı tehdit ediyorlar. Adalet ve eşitlik yok. 80 milyon vatandaşımızın ödediği vergiler referandum çalışmalarında harcanıyor. Üstelik “hayır” diyenlere saygısızca ifadeler kullanılıyor. Terörle aynı safta gösterme sorumsuzluğu yapılıyor. Kendilerinden olanlar ve olmayanlar diye ayırıyorlar. Bunu vatandaşlarımız da böyle görüyor. Sağduyu sahibi halkımız bu kötü gidişe dur diyecek.
Vatandaşlarımızın Cumhuriyetimize, Demokrasimize ve Parlamenter sistemimize sahip çıkacağından kuşkumuz yoktur. İşsizler, kadınlar, gençler, esnaf, çiftçi ve sanayiciler, bu dayatma Anayasa’yı reddederek aydınlık gelecekleri için hayır oyu verecek gerekli iradeye sahiptirler.”