Cumartesi, Kasım 23, 2024
No menu items!
Ana SayfaGenelMilletvekilinin ´29 demiryolu emekçisinin sürgün´ önergesi

Milletvekilinin ´29 demiryolu emekçisinin sürgün´ önergesi

Samandağlı olan Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları Oruç, TCDD Genel Müdürlüğü bünyesinde Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) İzmir Şube Başkanı ve 13 BTS üyesinin içerisinde olduğu 29 demiryolu emekçisinin hiçbir gerekçe gösterilmeden 12 Mayıs tarihinde sürgün edildiğini belirtti ve konuyu önergeyle parlamentoya taşıdı.

Milletvekilinin ´29 demiryolu emekçisinin sürgün´ önergesi

Milletvekili Oruç, TBMM Başkanlığına verdiği, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını istediği önergesinde, “12 Mayıs 2020 tarihinde TCDD Genel Müdürlüğü bünyesinde Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) İzmir Şube Başkanı da dahil olmak üzere 13 BTS üyesinin içerisinde olduğu 29 demiryolu emekçisi, hiçbir gerekçe gösterilmeksizin sürgün edilmiştir. Bu sürgünler ile eş zamanlı olarak Ulaştırma Memur Sen (UÇMS) üyesi 53 kişinin ise; kendi istekleri doğrultusunda istedikleri yere görevde yükselme sınavına girmeden atamayla terfian ya da aynı unvanda nakli yapılmıştır. Yerel seçimlerin ardından, İstanbul´da belediyeye bağlı iştiraklerdeki yöneticilerinin bazıları TCDD´ye üst düzey yönetici olarak atanmıştır. Bu atamaların ardından, TCDD´de sürgün politikası uygulanmaya konulmuştur. Rotasyon adı altındaki sürgünlerin yüzde 70´inin yaşandığı birim olan TCDD Trafik ve İstasyonları Daire Başkanlığı görevine, Eylül 2019´da belediye bünyesinden geçen Abdullah Özcanlı; kendisi ile yapılan görüşmede, “Siz belediyede olsaydınız ben sizi atardım” ifadelerini kullanmış olduğu basına yansımıştır. Birleşik Taşımacılık Sendikası (BTS) üyeleri başta olmak üzere, TCDD emekçilerinin cezalandırılırcasına hukuksuz bir şekilde sürgün edilmeleri açıklanamaz. Salgın döneminde alınan bu sürgün kararı acilen geri alınmalıdır” ifadesine yer verdi.

Karaismailoğlu´na 7 soru

Milletvekili Oruç, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu´nun yanıtlamasını istediği önergesinde şu sorulara yer verdi: “Demiryolu emekçileri hangi gerekçe ile hiç olmayan bir uygulamayla rotasyon adı altında sürgün edilmiştir? Bakanlığınızın bu hukuksuz uygulamaya son vermek için çalışmaları var mıdır? İktidar yanlısı sendika üyesi olan demiryolu çalışanlarının tayin/terfi istekleri direkt karşılanırken; bir yandan da muhalif olduğu bilinen, emekliliği gelmiş ya da muhalif sendika üyesi olan demiryolu emekçileri de sürgün edilmek mi istenmiştir? Kuruma yapılan atamalarla birlikte, TCDD Trafik ve İstasyonları Daire Başkanı Abdullah Özcanlı´nın açıkça ifade ettiği gibi iktidara muhalif olan emekçiler devlet memuru olduğu için atatılamadıklarından mı sürgün edilmektedirler? Bu sistemli olarak uygulanan bir politika mıdır? Emekliliği dolan TCDD çalışanları, sürgün edilerek emekliliğe mi zorlanmak istenmektedir? 4688 sayılı kanunda sendika yöneticilerinin işyerlerinin değiştirilemeyeceği açıkça belirtilmesine rağmen, neden üç BTS yönetici ve temsilcisi sürgün edilerek hukuksuz işlem yapılmaktadır? Sürgün edilen emekçilerin arasında kanser tedavisi gören, eşi kronik hasta ve çocuğu engelli olan, felçli eşine bakmakla mükellef olan, TCDD bünyesinde 30-40 yıllık çalışma hayatı olan emekçiler vardır. Bu durum nasıl açıklanabilir? Konu ile ilgili TCDD Genel Müdürlüğü, BTS ve sürgün edilen emekçilerle görüşme yapacak mıdır? Bakanlığınızca bu konuda bir adım atılacak mıdır?”

Samandağ´daki arsa satışına soru önergesi

Samandağlı Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları Oruç, Hatay Valiliği Yatırım İzleme koordinasyon Başkanlığı tarafından yapılan Taşınmaz Satış İlanı ile Samandağ ilçesi Alevışık Mahallesinde bulunan 1000 metrekarelik 4208 nolu parsel ile bu parsele bitişik konumda bulunan 419 metrekarelik 4747 nolu parsellerin; Kaymakamlık lojmanı, Hükümet binası ve eski askerlik şubesi binası ile mevcut belediye binasının bulunduğu alanın, 02 Haziran Salı günü satılacağı öğrenildiğini belirtti ve konuyu önergeyle parlamentoya taşıdı.

Milletvekili Oruç, TBMM Başkanlığına verdiği, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını istediği önergesinde, şunlara yer verdi: “Bahsi geçen parseller, Samandağ Turizm Bölgesinin Samandağ Yerleşimini kapsayan 1 Etap ilave ve revizyon 1/5.000 ölçekli Nazım İmar Planı ile 1/1.000 ölçekli İlave ve Uygulama İmar Planları Kültür ve Turizm Bakanlığı Plan İnceleme ve Değerlendirme Kurumunun 23/07/2019 tarih, 2019/14-19 sayılı kararı ile onaylanan imar planları kapsamında kalmaktadır. Askıya çıkartılan bu imar planlarına yüzlerce itirazda bulunulmuş olup, planlara karşı yapılan itirazlara henüz kesin yanıt verilmemiştir. Dolayısı ile imar planları henüz kesinleşmemiştir. Samandağ ilçesini bugünkü ve öngörülen nüfusuna bakıldığında sosyal donatı alanları yetersizdir. Ayrıca imar alanları içinde nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bahsi edilen satışı düşünülen parsellerin bulunduğu bölgelerde sosyal donatı alanları noksanlığı söz konusudur. Samandağ´da nüfus yoğunluğunun olmadığı arsalar donatı alanı olarak tanımlanmış, yurttaşlar ise bu alanları mesafelerden kaynaklı kullanamamış dolayısıyla donatı vasfında olmamıştır bu arsalar. Kamu hizmetleri için yetersiz olan lojman, hükümet konağı, kimi okul alanları gibi kurumlar başka geniş yerlere taşınırken boş kalan ve resmi tesis alanı olarak tanımlanan bu gibi yerler, sosyal devlet anlayışı ile halk için birer fırsata dönüştürülebilir. Ticaret, rant ya da kar yerine halkın refahını, kentin ihtiyacını gidererek, yurttaşların yaşam kalitesinin öncelenmesi gerekmektedir. Samandağ´da yaşayan yurttaşlarda bu yönde yoğun bir talep ve beklenti oluşmuşken, bu alanlar mutlaka sosyal donatı alanı olarak değerlendirilmelidir. Kimi illerde kent merkezlerinde benzer alanların ´Millet Bahçesi´ adı altında yeşil alan olarak planlandığı düşünüldüğünde, Samandağ´da bahsi geçen alanların ´ticari´ olarak görülmesi ve karın öncelenmesi düşündürücüdür. Samandağlı yurttaşlara; isteklerini, ihtiyaçlarını ve taleplerini görmezden gelen, ayrımcı yaklaşım sonlandırılmalı ve yaşadıkları kentin ihtiyaçları doğrultusunda, katılımcı bir şekilde planlanması sağlanmalıdır.”
Bakana hangi soruları yöneltti?
Milletvekili Oruç, Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy´un yanıtlamasını istediği önergesinde şu sorulara yer verdi: “Hatay ili Samandağ İlçesi Alevışık Mahallesinde bulunan 4208 nolu parsel ile bu parsele bitişik konumda bulunan 4747 nolu parsellerin 02.06.2020 günü satışının iptal edilmesi; Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından imar planlarında değişiklik yapılarak söz konusu parsellerin yeşil alan olarak planlanması için adımlar atılacak mıdır? Kültür ve Turizm Bakanlığı Plan İnceleme ve Değerlendirme Kurumunun 23/07/2019 tarih, 2019/14-19 sayılı kararı ile onaylanan planların henüz kesinleşmemiş olmasından dolayı, taşınmaz satışının iptal ettirilmesi gerekmez mi? Bahsi geçen alanda satışın ardından yapılması planlanacak olan projelere dair kamuoyu bilgilendirilecek midir? Kentlerin, yeterli kamusal teknik ve sosyal donatı alanlarına ulaşması için Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan, yaptırılan, onaylanan tüm turizm bölgelerindeki imar planlarında planlama yapılan alanlar içinde yer alan kamu mülkiyetindeki parsellerin kamusal hizmetlere tahsis edilmesi için çalışmalarınız var mıdır? İhaleye çıkarılan Kaymakamlık lojmanının ve yanındaki arsanın yanı sıra Samandağ Hükümet Binasının bulunduğu arsaların yeşil alan ve park, sosyal donatı alanı olarak Samandağ halkının ortak çıkarına uygun bir şekilde değerlendirilmesi talebi değerlendirilecek midir? Halkın ulaşamayacağı kadar uzak mesafede sosyal donatı alanı yapmak yerine bahsi geçen parsellerde yeşil alan ihtiyacının da karşılanacağı bir proje, halkın isteği ile oluşacak bir şekilde, yapılamaz mı? Kimi kentlerde millet bahçesi adı altında yeşil alanlar tasarlanırken Samandağ´da bahsi geçen alanlar neden ticari olarak görülmüş ve satışa çıkarılmıştır?”
RELATED ARTICLES

Yorum Yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

EN SON HABERLER