Türkiye İşçi Partisi’nden (TİP) Hatay milletvekili seçilen ancak Gezi Parkı davasından tutuklu bulunan Can Atalay hâlâ cezaevinde. TİP’in ve avukatlarının tutukluluğa itiraz etmelerine ve Yargıtay’a başvurmalarına rağmen hâlâ çıkmaması nedeniyle Atalay, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) yemin edemedi. Bir aydır vekil olmasına karşın tutukluluğu devam eden Atalay Medyascope’un sorularını yanıtladı, Silivri’deki Marmara Cezaevi’nden “Demokrasi ve millet iradesi bir bütündür, bölünemez” diye seslendi.
Gezi Parkı davası nedeniyle 25 Nisan 2022’den bu yana tutuklu bulunan Avukat Can Atalay, 14 Mayıs’ta yapılan seçimlerde Hatay’da TİP listesinden girdiği seçimlerde, 76 bin oy alarak milletvekili oldu ancak Atalay henüz tahliye edilmedi. Kendisi de bir hukukçu olan Can Atalay, meslektaşlarının hâlâ cezaevinde tutulmasını Anayasa’nın 83’üncü maddesine aykırı bulduğuna da dikkat çekerek bir kez daha demokrasinin bütünlüğünü vurguladı:
“Demokrasi bir bütündür, bölünemez. Millet iradesi bölünemez. Bir an önce hukukun gereği yerine getirilmelidir”
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un tutukluluğun devamıyla ilgili yaklaşımını eleştiren Can Atalay, Tunç’un “Gezi davası anayasal düzenle alakalı bir konu. Anayasa’nın 14. maddesindeki dokunulmazlık kapsamı dışında olan dosyalardan” sözlerini değerlendirdi:
“Öncelikle dayanışma gösteren, demokrasinin ve hukukun yanında duran, söz söyleyen, açıklama yapan herkese çok teşekkür ederim. Ancak, ipe un serilmesine izin verilmemelidir. Hukukun gereği, demokrasinin zorunluluğu bir an önce yerine getirilmelidir.
Anayasal gereklilikle ilgili teknik ayrıntılarla okuyucuyu yormayacağım. Merak edenler hocam Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu’nun ayrıntılı açıklamasına ve DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu’nun hukuki durumu çok güzel özetleyen beyanına bakabilirler.
Adalet Bakanı’nın açıklamasıysa tüm hukukçular için kulaklarına inanılamayan bir an olmuştur. Adalet Bakanı ya hukuki durumu bilmiyor yahut kamuoyunu yanıltmaya çalışıyor. İkisi de çok vahim ihtimallerdir. Üçüncü ihtimal ise yüksel yargıyı olmayacak işleri oldurtmaya çalıştığıdır ki bu en vahimi…
Demokrasi bir bütündür, bölünemez.
Millet iradesi bölünemez.
Bir an önce hukukun gereği yerine getirilmelidir.”