Türkiye, 14 Mayıs’ta yapılacak olan seçime doğru giderken, siyaset tarafında sıcak gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Cumhurbaşkanı adayı olunabilmesi için 27 Mart saat 20.00’ye kadar 100 bin imza toplanması gerekiyordu. Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) “Cumhurbaşkanı Aday Gösterilme Durumu” ekranındaki verilere göre Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, 100 bin imzaya ulaştı ve adaylık için şartları sağladı.
Türkiye genelindeki il ve ilçe seçim kurullarında cumhurbaşkanı adayı gösterilmek istenen 11 isim için imza süreci devam ediyor.
Seçmenler tarafından aday gösterilmek istenen İnce 100 bin imzaya ulaşırken, YSK tarafından cumhurbaşkanı adaylık başvuruları kabul edilen Davut Turan, Doğu Perinçek, Erkan Trükten, Halil Murat Ünver, Hilmi Özden, İrfan Uzun, Muhammed Ali Fatih Erbakan, Sinan Oğan, Tevfik Ahmet Özal ve Yakup Türkal’ın imza süreci işlemleri devam ediyor.
ERBAKAN ADAYLIKTAN ÇEKİLMİŞTİ
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, dün partisinin Cumhur İttifakı’na katıldığını ve cumhurbaşkanı adaylığı sürecini sonlandırdığını açıklamıştı.
İNCE’DEN TOPLANAN İMZA SONRASI İLK AÇIKLAMA
Muharrem İnce, 100 bin imzaya ulaşmasının ardından sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu. İnce paylaşımında, “Teşekkürler Türkiye, teşekkürler memleketin güzel insanları, teşekkürler evlatlarım. 100 bin imza tamam. Rehavet yok, pazartesi saat 20.00’ye kadar imza vermeye devam.” ifadelerini kullandı.
‘SEÇİM KURULUNDAN VERİLEN NÜSHAYI SAKLAYIN’
Muharrem İnce, imza sayısının tamamlanmasının ardından kameraların karşısına geçti. İnce, konuşmasında şunları söyledi:
“2018’deki imza toplamayla şimdiki aynı değil. Her türlü engellemeye, her türlü baskıya, iftiraya, ayak oyununa pabuç bırakmadınız. Ben imza verenleri yürekten kutluyorum. Seçim kurulundan size verilen o nüshayı saklayın. O Türkiye’nin demokrasi belgesidir. Demokrasimiz için yaptığınız katkının bir diplomasıdır. Muharrem İnce’den hiçbir şey beklemeden, hiçbir şey almadan 100 bin gönüllü, bunlar size bir miras olarak kalacak. Çocuklarınıza o belgeleri göstereceksiniz. İlke için burdayım, onur için burdayım, Atatürk için burdayım diyenlerin belgesidir.
‘FETÖ TAKTİKLERİNİ UYGULADILAR’
İşini gücünü bırakıp, hasta yatağından kalkan, 300 kilometre yol giden biliyorum. Mavi şapkalılara, mavi gömleklilere, benim güzel evlatlarıma diyorum ki hepinizi alnınızdan öpüyorum. İstesek ilk gün toplayabilirdik. İlk gün toplasak, AK Partililer yardım ediyor diyeceklerdi. Her şey planladığımız gibi oldu. Ellerini ovuşturdular, aman toplayamasın diye iftira attılar. Sahte evraklar düzenlediler. İkinci gün baktılar imza toplanıyor, bu defa başka türlü sahtekarlıklar yaptılar. Tam FETÖ taktiklerini uyguladılar. Bu seçimde bu yarışta ilk kez FETÖ’cüler, en aktif şekilde çalışan FETÖ’cülerdir. Hazine yardımı yok, belediye yok, arkamızda tarikat yok. Tamamen organik. Gönüllüler ordusu. Bir haftada 100 bin yeni üye oldu. Bu bir zaferdir, tarihteki yerini alacaktır.
‘HİÇBİR ZAFERE ÇİÇEKLİ YOLLARDAN GİDİLMEZ’
Ben salon siyasetçisi değilim, sokak siyasetçisiyim. 50 günde bu gençlerle Türkiye’yi nasıl ayağa kaldıracağımızı herkes görecek. Nasıl yarıp geçeceğimizi herkes görecek. Değerli arkadaşlarım, o sırça köşklerinde oturanların kirlenmiş kalpleri sizin memleket sevdanızı anlayamaz. Hiçbir zafere çiçekli yollardan gidilmez. Sen imzanla surda bir gedik açtın. Kirli oyunları bozdun. Biz zengin toprakların fakir çocukları olmayacağız. Yurt dışından imza veremiyorsun. Böyle bir şey olabilir mi? Oy kullanıyor, neden imza veremiyor? Her şey planladığımız gibi oldu. İmzaları 3 bin 757 kişi topladı. Hangi ilden ne kadar olacağını biliyorduk. Rehavet yok, imza toplamaya devam ediyoruz. Bu seçim kuruluna güvenmiyorum, düşürürler falan. İşi sağlama alalım.”
107 CHP’Lİ VEKİLDEN YAPILAN ÇAĞRI
Cumhurbaşkanı adaylığı için 107 eski CHP’li vekilden kendisine yapılan “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında çağdışı bir rejimin ilanını amaçlayanlara karşı oluşturulan büyük dayanışmanın bir parçası olma yönünde karar alacağına inanmak istiyoruz” çağrısına da cevap veren İnce, şu ifadeleri kullandı:
“107 milletvekili de arkadaşım. Bunlar benim arkadaşlarım, bunlarla beraber görev yaptık. Çağrılarını anlamlı buluyorum fakat ben şu anda CHP’nin üyesi değilim. Ben farklı bir parti olan Memleket Partisi’nin Genel Başkanıyım, onlar ise CHP üyesi. O çağrıyı bana değil genel başkanlarına yapsınlar. O arkadaşlarıma şunu söylemek istiyorum; CHP’nin tüzüğü antidemokratikleştirilirken sesinizi çıkardınız mı? Partinin basın toplantısı salonundan Türk bayrağı kaldırılırken ne yaptınız, Saray’a giden CHP’li yalanını ortaya attıklarında siz neredeydiniz? Seçim gecesi yalanını attıklarında siz ne yaptınız? Atatürk’e CHP içerisinde hakaret edilirken siz ne yaptınız, sesinizi çıkardınız mı çıkarmadınız mı? Ön seçim kaldırılırken siz ne yaptınız? Partideki bütün bu antidemokratik uygulamalar yaşanırken gıkını bile çıkarmayanlar koltuk derdine düşenler bugün bana demokrasiden bahsedemezler. Geçmişteki tavırlarını hatırlatırım onlara. Atatürk’e Dersim katliamcısı denilirken biriniz tepki gösterdiniz mi? Hanginiz ne yaptınız? Onun için bana çok inandırıcı gelmiyorlar.”