Necati gündüz yazdı
RAMAZAN AYI.
Mübarek ramazan ayı 11 nisan Pazar günü başlayacak ve 10 mayıs pazartesi günü son gününü 30. Gün olarak idrak etmiş olacağız. Dolayısı ile bayram 11 mayıs Salı gününe denk gelmiş olacaktır.
İmam CAFER ESSADIK (as) dan kalan Bu şaşmaz hesabın sağlaması da şudur. ramazan ayının 16.günü ne denk gelen26 nisan pazartesi günü ve 17.gününe denk gelen 27 nisan Salı günü herkesin çıplak gözle görebileceği şekilde ay dolunay halinde görünecektir. Herkesin malumu olduğu üzere hicri takvim ay takvimidir ve ramazan ayı bu takvimin aylarından biridir ve hiçbir zaman ne eksilir ne de artar. Kuran’ı kerimde de allahın zikrettiği gibi : SAYILI GÜNLERDİR. 184. Türkçe bilen herkesin sayılı günlerden kastın bu günlerin artıp eksilemeyeceği durumudur. Yani bir sene 29, bir sene 28, bir sene 27, gün olması mümkün değildir. Zaten böyle olursa bin aydan hayırlı kadir gecesini gününde idrak edip bereketinden yararlanmak mümkün değildir. Birde ramazan ayının 30 günden aşağı olması durumunda hicri yılın da eksileceği gerçeğini gözardı etmemek lazım tabi. Bizim ayın hareketlerini değilde imam Cafer essadık (as) öğretisi ile takvimi takip etmemiz bundandır. (bu konuda söylenecek çok şey var ama şimdilik bununla iktifa ediyoruz)
Nasıl oruç tutulur meselesine gelince. Kuran azimüşşan derki: Ey iman sahipleri! Oruç sizden öncekiler üzerine yazıldığı gibi sizin üzerinize de yazılmıştır. Bu sayede korunmanız umulmaktadır.bakara 183.
Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus,yüce allahın ‘’savm’’ değil sıyam demesidir.çünkü sıyam demek gerçekten açlık ve susuzlukla nefsi terbiye etmektir.yani allahın belirlediği vakitler içinde mümin bir kişinin sağlığı müsade ettiği ölçüde yerine getirmesidir, zaten eğer yapamıyorsa,dinde zorlama yoktur babından çıkış ile bunun diyetini ödemek kaydı ile yüce rabbimiz bunu kolaylaştırmıştır. bakara 184. Ayette söylendiği gibi: sayılı günlerdir. Sizden kim hasta olur veya yolculuk halinde bulunursa tutamadığı gün sayısınca başka günlerde tutar. Oruca zorlukla dayananlar üzerine düşen, fidye olarak bir yoksulu doyurmaktır. Kim bir mecburiyeti olmaksızın içinden gelerek iyilik yaparsa bu onun için daha hayırlı olur. Ve oruç tutmanız, eğer bilirseniz, sizin için daha hayırlıdır. Bakara 184.
Dolayısı ile içinden çıkılması mümkün olmayan bir şirke batarak kendini haşa ALLAH’n yerine koyup, sadece Allahın sorabileceği soruları sormak (neden oruç tutmuyorsun,neden namaz kılmıyorsun, neden şusun,neden busun) diye sorular yöneltmek şirkin, küfrün ve Allah ı bilmezliğin dik alasıdır. En hafif tabiri ile şöyle bir küfürdür. (Allah bunları görmüyor, terbiye edemiyor, ben edeyim) yada (bunlar Allah’a rağmen kendi milliyetini ve inancını seçerek dünyaya gelmiş kafirlerdir) hemde bu ayeti kerimeleri hiçe sayarak: Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah’ındır ve Allah her şeyi kuşatmaktadır. Nisa 126. Ve : Yedi gök, yer ve bunlarda bulunanlar O’nu tesbih eder; O’nu hamd ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur. Fakat siz onların tesbihini anlayamazsınız. O halîmdir, bağışlayıcıdır.isra 44.
Unutulmamalıdır ki. Bir insanı ne tuttuğu oruç, ne kıldığı namaz, ne gittiği hac, onu tek başına kurtaramaz. Allahın lafzına göre, kendisinin yanında makbul olan takva sahibi olandır. Ey insanlar! Biz sizi, bir erkekle bir dişiden yarattık. Ve örfler yoluyla tanışıp kaynaşasınız diye sizi milletlere, boylara ayırdık. Hiç kuşkusuz, Allah katında en seçkininiz, sakınılması gereken şeylerden en çok sakınanınızdır. Allah her şeyi bilir, her şeyden haberdardır.hucurat 13.. bu ayetteki takva kelimesi: erdem, sakınılması gerekli şeylerden sakınılması, şeklinde tercüme edilmiş, yani en başta şirk olmak üzere, ötekileştirme, adam öldürme, hırsızlık yapma, rüşvet alıp verme gibi şeytani amellerden sakınma erdemidir. Çünkü takvayı tarif eden başka bir ayette derki: Şu bir gerçek ki Allah; adaleti, iyi ve güzel davranmayı, akrabaya vermeyi emreder. Tüm pisliklerden/edepsizliklerden, kötülükten, azgınlık-doymazlık ve kıskançlıktan yasaklar. Düşünüp ibret alırsınız ümidiyle size öğüt veriyor. Nahl 90. Resulullah (saav) ın şöyle dediği nakledilmiştir.bu ayet takvanın temellerini bir arada içermektedir.(essafi, ravzatul-vaizin )
Takvanın temellerini oluşturduğuna göre,ayetteki her söze uygun düşen her iyi davranış takvadır. Ramazan ayının takvalı olmayanlar hariç bütün dünyamıza hayırlar getirmesini temenni ediyorum….
Asıl tutulması gereken oruç olan (Savm) ise,sadece 30 gün değil 365 gündür. Buna da inşallah fırsatımız olur ve başka bir gün değinebiliriz.
Not: bu yazı bir bilgi ve fikir paylaşımıdır, isteyen istediğini yapmakta ve o şekilde oruç tutup yada tutmamakta hürdür. Sonuçta her koyun kendi bacağında asılır. Selam ve dua ile.
