Bölgede yok olmaya yüz tutmuş, oyma sanatı ve oymacılığın dünü, bugünü ve geleceğine ilişkin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan‘ın elinden, 2021 Türkiye Ahisi Seçilen 54 yıldır oymacılık sanatını yapan Behzat Usta ile görüştük.
Behzat Usta: 1960 Hatay ili İskenderun ilçesi doğumlu, 8 yaşında oymacılık işine çırak olarak başlıyor, o günden bu yana oymacılık işinde çıra, kalfa, usta olarak yoluna devam ediyor. Behzat Böke, kendi alanında bir numara ve yüzlerce oymacı ve heykel ustası yetiştiriyor.
Ahşap işinde onun üzerine sanatkar hemen, hemen yok gibi, oyma ve heykel alanında bir numara olarak işine devam etmektedir.
Türkiye’de 4 ödül alan Behzat Usta işletmesinde insan, hayvan, figürleri dışında Arapça yazılı heykel, rölyef, portre, cami içi minber, mihrap, kürsü ve selçuklu dönemine ait eserler yapmaktadır. Devlet Sanatçısı Unvanına sahiptir. İskenderun başta olmak üzere, Bodurum, Antalya, Ankara’da sergi açmıştır. Yurtdışında Azerbaycan, İsveç, Almanya ve Amerika gibi ülkelerde çalışmaları vardır. Cumhurbaşkanlığının bazı mobilyalarını da yapmıştır.
Behzat Usta, 2021 Ahilik ödülünü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden almış, Türkiye’de Atatürk ve Hacı Bektaş Veli heykellerini ahşaptan yapan tek usta olduğunu belirtiyor.
Atölyede ustalarla görüşürken, onların söyledikleri “tırnağımız ve beynimizle çalışıyoruz” demeleri son derece doğru ve yerindedir. Çünkü yapılan iş için yüzlerce aleti aynı eserde kullanıyorsunuz, hata yapmadan ağaca şekil vermek zorundasınız.
Oymacı ustalarının son çağrısı ise “Bizimle bu meslek son bulmasın” diyorlar.
Behzat Böke ( Oyma, heykel Ustası ve İşletme Sahibi)
Oymacılık sanatına 8 yaşında başladım ve 54 senedir bu işi yapmaktayım. Şu anda atölyemde kendi mesleğimi sürdürüyorum ve bu mesleği ayakta tutmaya çalışıyoruz. Dertlerimiz çok ama en önemlisi, yeni nesil çırak, kalfa, usta yetişmiyor. Yani bu iş için elaman gelmiyor.
Bu Meslekte Ödüller Aldım.
Ahşap oyma sanatında Türkiye çapında 5 ödül aldım. 2021 Yılında Türkiye Ahisi olarak seçildim. Sayın, Cumhurbaşkanı tarafından taçlandırıldık. Oymacılık alanında yurt içi ve yurt dışında sürdürüyoruz. Ahşap sıcak bir malzeme, dikkatli çalışmak zorundasın. Çalışmalarımızı: Sergi açarak, çeşitli mobilya dekorasyonları yaparak sürdürmekteyiz, kapımız her türlü düşünce sahibi insana açıktır. Gelen insanları bu alanda kabul edip, mesleği öğretmeye çalışıyoruz, Üniversitelerden, Sivil toplum örgütlerinden, gelenlere sanatımız ve mesleğimizi anlatıp, öğrenmelerini sağlıyoruz.
18 Yaşından Sonra Bu Meslek Öğrenilmez!
Turizm ve Kültür Bakanlığı bu mesleği koruma altına aldı. Bizim meslek yok olmaya yüz tutmuş bir meslektir,biz bu mesleğin sürmesi için her türlü fedakarlığı yapıyoruz. Yetiştirdiğimiz elamanlar için bir ücret talep etmiyoruz, çalışmalarımızı da aynen böyle sürdürmekteyiz. Bizim meslek ve diğer sanayide deki ortak sıkıntımız, yeni nesil çırak,kalfa ve usta yetişmiyor. Çocuklarımız okula yöneliyor, okulu bitirdiğinde 18 yaşında oluyor, 18 yaşından sonra kimse, öğrenciyi çırak olarak kabul etmiyor. Devlet büyüklerimizin bu işe bir el atarlarsa, bu meslek sürebilir, yoksa yok olur gider.
Bizim Yaptıklarımız, Türk Dizilerinde Yerini Aldı.
Mobilya sektöründe oymacılığın yeri çok yüksektir. Türk dizilerinde gösterilen mobilya işlerinin yüzde sekseni bizim oymacılık emeği vardır. Sayın Cumhurbaşkanında çalışmalar yaptık, müzelerde çalışmalar yaptık, yurtdışında Azerbaycan devlet sarayının dekor ve modellerini biz çıkardık, oymacılık sektöründe iyi bir yerdeyiz. Cami içi dekorasyonlar yapıyoruz, bunun mihrabı, minberi, sahabe yazıları, vaaz kürsüsü, Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait çalışmalar, Rumi desenleri ve birçok camide çalışmalarımız mevcuttur. Bölgede kalmamız ve tanımamız, bizim ahşap oymacılığını büyük bir aşkla sürdürmemizden, sanatımıza önem vermemizden ileri gelmektedir.
Hasan Usta (Oymacı Ustası)
Bizim Mesleğe Yeni İnsanlar Gelmiyor!
Oymacı ustasıyım, bu meslekte 42 yıllık bir birikimim var, bu mesleği sürdürüyoruz, gelecekte bu mesleği öğrenmek isteyenleri bekliyor ve öğretmeye hazırız. Bu mesleğin sürdürülmesinde Behzat ustamız öğretmiştir, biz de bizden sonraki gençlerimize yardımcı olmaya çalışıp, öğretiyoruz. Bizim meslek tarihi bir meslektir. Bizim mesleğin zor tarafı, sürekli öğrenmek ve çalışmak zorundasın ama son derece zevkli ve keyif veren bir meslektir. Diğer taraftan bu mesleğe yönelik yeni insanlar yok, atölyede gördünüz, hepimiz elli yaşın üzerindeyiz. Bu mesleğin sürmesi için yeni kan gerektiği ortadadır. Bu sağlanmalıdır.