Cuma, Kasım 22, 2024
No menu items!
Ana SayfaGenelSosyal Haklar Derneği İskenderun Temsilciliği’nden termik karşıtı forum

Sosyal Haklar Derneği İskenderun Temsilciliği’nden termik karşıtı forum

 

Sosyal Haklar Derneği İskenderun Temsilciliği tarafından düzenlenen “Termik Karşıtı Forum” yoğun ilgi gördü.
Toplantıya Hatay Barosu temsilcisi, Hatay Tabip Odası Başkanı’nın yanı sıra CHP Kadın Kolları üyeleri katıldı.
‘Diktatörlüğe karşı hep birlikte mücadele’

Forumun açılış konuşmasını SHD İskenderun Temsilcisi Avukat Bülent Akbay yaptı. Akbay, konuşmasında diktatörlüğe karşı hep birlikte mücadele verilmesi gerektiğini belirtirken, bir yıl önce yola çıkan SHD İskenderun Temsilciliği’nin bu konuda önemli bir adım attığını söyledi.

Akbay, ülkeye kana boğarak, bizleri ölümlere alıştırarak siyaset yapanların karşısında duracaklarını, mücadele edenlerle omuz omuza vereceklerini belirterek herhangi bir etnik dini mezhepsel ayrım yapmaksızın kardeşçe barışçıl bir gelecek için mücadele etmeye devam edeceklerini, Sosyal Haklar Derneği’nin mücadelesinin böyle bir mücadele olduğunu dile getirdi.

Diken.com.tr sitesi muhabiri Rıfat Doğan Sinop Gerze’de ve Soma Yırca’da termik santrallere karşı verilen mücadelelerde elde edilen başarıları anlattı. Doğan, Gerze’de ve Yırca’da halkın filli meşru mücadelesi sayesinde mücadelenin başarıya ulaştığını belirterek, “hukuki mücadele bir yere kadar, Gerze’de jandarmayla çatışan, Yırca’da Kolin’in özel güvenliği ile çatışan köylülerin verdiği o haklı mücadele bir sonuca ulaştı. Arsuz’da da böyle bir mücadele verildiğinde başarı kazanılabilir.” dedi.

‘Babam kanserden öldü’

Hatay Tabip Odası Arzu Cengiz: Termik santral projeleri eskiden beri Hatay’ın başının belası. He ne kadar yeni başlamış gibi gözükse de aslında çok eskiden beri mevcut olan bir sorun. Ben bir sanayi çocuğuyum. Demir-çelikte doğdum. 16 yaşına kadar sanayi bölgesinde yaşadım. Babamı 6 ayıl önce akciğer kanserinden kaybettim. İlk teşhis konduğunda ağlayarak “Allah kahretsin demir-çelik hastalığı” demişti ve bu çok kötü bir durum. Babanız “bana yardım et kızım” diyor. Siz ona yardım edemiyorsunuz. Bunu hiç kimsenin yaşamasını istemiyorum. Payas’ta (demir-çelik fabrikasının bulunduğu yer) 6 yıl kadar çalıştım. Orada halkı bu konuda bilgilendirmeye çalıştım ancak halın büyük bir bölümü asgari ücretle yaşayan farklı illerden göç almış, eğitim düzeyi düşük insanlardan oluştuğu için her ne kadar onlara anlatmaya çalıştıysam da onlar hayatlarına devam ediyorlardı.

‘Yenidoğan bebeklerde akciğer rahatsızlığı vardı’

Çok fazla akciğer problemi yaşayan çocuk hastam vardı. Ben daha önce Sarımaz bölgesinde görev yaparken çok az akciğer hastalığı gördüğüm halde Payas’ta yeni doğan bebeklerde bile akciğer problemleriyle muayeneye geliyorlardı. Önce bir şaşkınlık yaşadım. Bu nasıl olabilir? Bu kadar köklü bir problem var şimdiye kadar hiç kimse buna ses çıkarmamış. Bir taraftan siz çocukların doğumuna yardım ediyorsunuz. Bu kabul edilebilir bir durum değil. Biz onlara zarar gelmesin diye onlar anne karnındayken bin dereden su getirirken, doğurduktan sonra onlara sunduğumuz hayat bir facia. Aileler bunun bilincinde değil. Bu durum kanıksanmış durumda. Orada herkes böyle yaşıyor. Alışmış durumdalar.

.

Arsuz Termik Karşıtı Platformu üyesi Eser Yangın: Termik santral mücadelesinin bir tarafında sermaye, devlet ve bakanlıklar diğer tarafında ise bizler varız. Bu iki tarafın istekleri, düşünceleri birbiriyle karıştırılmamalı. Bunlar birbirinden çok farklı. Bu şirketler kimlere hizmet ediyor? Bunu bilmek zorundayız. Nerede duracağımızı nasıl davranacağımıza karar vermek zorundayız. Büyük bir dayanışmanın kurulması gerekiyor.

‘Termik santralleri bize gelişme kalkınma diye yutturmaya çalıştılar’
Adana Çevre Platformu’ndan Yaşar Gökoğlu: Aranızda gelişme kalkınma büyümeye karşı olanlar var mı? Sanmıyorum. Herkes büyümekten gelişmekten yana. Kapitalizm ikinci dünya savaşından sonra bu kavramları hap diye yutturdular. Bir ülke kalkınmak zorunda. Kalkınmazsa işsizlik olur. Refah olmaz. Mutluluk olmaz. O kadar çok tekrar ettiler ki biz bunu kabullendik. Daha fazla otomobil üretmek daha fazla enerji üretmek daha fazla kömür santrali kalkınmak demekti. Kalkınma gelişme nükleer santral demekti. Yahu manyak mısınız? Çernobil faciasından sonra Türkiye’ye nasıl nükleer santral kurarsınız? E “Ne olacak canım! Modernleşmişiz biz. Siz kalkınmaya karşı mısınız?” diyorlar.

‘Kahramanlara değil mücadelenin sıradanlaştırılmasına ihtiyacımız var’

Kuzey Ormanları Savunması’ndan Özgür Barış Akbayır İstanbul’da devam eden 3. Köprü ve 3. Havalimanı projeleri üzerinden yaşanan yıkımı ve bunun karşısında sergilenen direniş örneklerini anlattı. Bu mega projelerle köylerin yaşam alanlarının yok olduğunu belirten Akbayır, 20 milyonluk bir kent daha yaratılmaya çalışıldığını bu projelerin rant için yapıldığını söyledi.

RELATED ARTICLES

Yorum Yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

EN SON HABERLER