Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha, Kale Mahallesi’nde yapılması planlanan termik santralle ilgili olarak STK temsilcileri, dernekler, oda başkanları ve muhtarlarla istişare toplantısında bir araya geldi. Lion King otelde oldukça geniş bir katılımla gerçekleşen toplantıda, kurulması planlanan termik santralin insana ve doğaya vereceği zararlar konusunda halkı en iyi şekilde bilgilendirmek ve çalışmalar yürütmek amacıyla termik santral karşıtı platform oluşturuldu.
“Santralin kurulacağına hiç inancım yok”
İlçenin geleceğini turizm potansiyeli üzerine kurgularken, bütün beklentileri boşa çıkaracak ve kenti yaşanamaz hale getirecek olan bir termik santrale izin vermeyeceklerini ifade eden Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha, “Daha öncede ihtimal vermiyordum, baştan beri de santralin kurulacağına inancım yoktu ama bu coşkuyu, bu kalabalığı gördükten sonra artık Arsuz’da kesinlikle termik santral kurulamayacak. Bu toplantı termik santralin kurulmasına dair yüzde 1 ihtimal varsa bile onu da ortadan kaldırmıştır” dedi.
“Arsuz, Türkiye’nin gözbebeği”
Türkiye’de aktif ve pasif olarak 37 adet termik santral kurulduğunu söyleyen Başkan Culha, “Bu santrallerin Türkiye’nin enerji üretimine katkısı yüzde 21’e tekabül ediyor. Ama, kurulan her yeri de yaşanmaz hale getiriyor. Bu sefer doğa harikası olan Kale’de kömüre dayalı bir termik santral kurulmak isteniyor. 29 Mart tarihinde yapılması planlanan Halk Bilgilendirme Toplantısının ertelendiği bize resmi bir yazıyla bildirildi. Arsuz, bir turizm kenti. Hali hazırda ciddi anlamda da bir tarım şehridir. Söz konusu termik santralin yapılmak istendiği alan 1/25 binlik mevcut imar planında orman alanı olarak görülmektedir. Bizim de en son yaptığımız çalışmada Turizm Bakanlığı onayıyla orası turizm bölgesine dönüştü. Ve, bu bölgede Turizm Master Planı yapılması için ihaleyi yaptık ve şu anda o bölgenin planı yapılmaktadır. Bu şehrin vizyonu ve mahallemizin ayrıcalıkları bu santralin orada kurulmasını mümkün kılmamaktadır. Yani bizlerin tepkisi ve karşı duruşumuzun yanı sıra yasalar ve teknik mevzuat da bu konuda bizleri desteklemektedir. Mevzuata göre turizm alanı içerisindeki bölgelere termik santral yapamazsınız. Bizim bölgemiz sadece turizm alanıyla sınırlı değil. Oksijen yönünden Türkiye’nin en temiz ikinci bölgesi olarak bilinen ve oksijen deposu olarak anılan Kale Mahallemiz, özellikle astım hastaları için çok iyi gelen havası dolayısıyla astım tedavi ve rehabilitasyon merkezi kurulabilecek niteliktedir. Arsuz ve Samandağ Çevlik’i birbirine bağlayan mahallemiz ayrıca dünyada soyu tükenmekte olan ve koruma altına alınan caretta carettaların üreme alanıdır. Bölgede en çok jumbo karidesin avlanıldığı yerdir. Ayrıca Akdeniz foku’nun yaşama alanıdır. Yaban Hayatı Geliştirme Sahasıdır. Endemik bitkilerin bulunduğu ve koruma altına alındığı bir bölgedir. Bu bölgede toprağın kazılması için bile bazı kurumlardan izin alınması gerekmektedir. Bir önemli özellikte ilçemiz sınırları içerisinde 120 adet site var. Yazın ülkenin çeşitli bölgelerinden ve yurtdışından bu sitelere gelip, tatilini ilçemizde geçiren vatandaşlarımız var. Kısacası; Arsuz Türkiye’nin gözbebeğidir. Şimdi, siz burada termik santrali kuracaksınız, burayı zehirleyeceksiniz, insanlara zehir zemberek bir yaşam ortamı sağlayacaksınız… Olmaz öyle şey!. Türkiye’de termik santralin kurulamayacağı en son yer neresi diye sorsalar muhtemelen Arsuz çıkar. Böyle bir yere böyle bir projenin düşünülmesi inanılmaz abesle iştigaldir. Bizler de bu çıkışları ve karşı duruşları organize edip güç haline getirmek için bugün bir aradayız. Her ne kadar Arsuz adı geçiyor ise de, santralin kurulması halinde rüzgarın yönüyle İskenderun’dan Payas’a, Antakya’dan Samandağ’a kadar dolayısıyla tüm bölge olumsuz etkilenecektir. Bu termik santral, sadece Arsuz’un değil Hatay’ın bir bütün ortak sorunudur. Arsuz ve Samadağ dışında İskenderun’da, Payas’ta Erzin’de ve Dörtyol’da yapılan termik santrallerde bizim sorunumuzdur. Çünkü, bu santrallerin etkileşim alanı çok geniştir” dedi.
Ulla faciasını hatırlattı
‘Çevre facia’sı olarak değerlendirilen ve İskenderun Körfezi’nde batan MV Ulla Gemisi’nin yükünün de termik santral külü olduğunu anımsatan Başkan Nazım Culha, “Deniz canlıları ve insanlar için olumsuz sonuçlarla gündeme gelen gemideki tozun, her gün 100 ton üretim yapacak iki üniteli termik santralin Arsuz’da havaya yayıldığını düşünmek bile istemiyoruz… Hep beraber, elbirliğiyle bu santralin kurulmasına karşı duracağız” dedi.
Kale Muhtarından net tavır
Daha sonra söz alan Kale Mahallesi Muhtarı Mehmet Keleş de, “Mahallemde bu termik santrale tamamen karşıyım” derken, verilecek olan mücadelede Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha’nın her zaman yanında olduğunu ifade etti.
Platform oluşturuldu
Daha sonra söz alan Mustafa Kemal Üniversitesi Biyosistem Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi ve Bölüm Başkanı Prof. Dr. Berkant Ödemiş ile Makine Mühendisi Sabahat Aslan, Hatay’da 16 adat termik santral yapılacağı söylentilerinin yavaş yavaş hayata geçtiğine dikkat çekerek, termik santral kurulmaması için bugüne kadar verdikleri mücadelelerle ilgili deneyimlerini katılımcılarla paylaşıp, çeşitli önerilerde bulundu. Katılımcıların termik santral yapılmaması ortak paydasında buluştuğu toplantıda aralarında Arsuz Belediyesi, Hatay Barosu Çevre ve Hukuk Komisyonu, İskenderun Çevre Koruma Derneği, TMMOB’un da bulunduğu 13 kurum – kuruluş ve dernekten birer temsilci ve Kale Mahallesi muhtarının da bulunduğu termik santral karşıtları platformu oluşturuldu.
Termik santral, sadece Arsuz’un değil, Hatay’ın ortak sorunu”
