İYİ Parti Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin, deprem ve afetlerde hırsızlık ve nitelikli yağma suçlarında cezaların 5 kat artırılmasını öngören kanun teklifi verdi. Çirkin, “Doğal afet veya sosyal olaylar gibi olağanüstü durumlarda toplumun zaten zorluklarla mücadele ettiği göz önüne alındığında, bu süreçleri daha da zorlaştıracak suçların faillerinin daha ağır cezalarla cezalandırılması, hem suçluların cezalandırılmasını hem de toplumsal güvenliğin sağlanmasını temin edecektir” dedi.
İYİ Parti Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin, deprem ve afetler bölgelerinde hırsızlık ve nitelikli yağma suçlarının cezasının artırılmasına yönelik Türk Ceza Kanunu’nda değişiklik içeren kanun teklifini TBMM Başkanlığı’na sundu. Teklifte, afet ve depremlerde nitelikli hırsızlık ve yağma suçlarının “doğal bir afetin veya sosyal olayların meydana getirdiği korku ve kargaşadan yararlanarak işlenmesi halinde” cezanın 5 kat arttırılarak uygulanmasını önerildi. Teklifin gerekçesinde şunlar kaydedildi:
“Hırsızlık ve yağma suçları, olağan zamanda işlenmesi beklenmeyecek kadar cesur ve pervasız hale gelebilmektedirler”
“Deprem, sel gibi doğal afetler ve büyük ölçekli sosyal olaylar bir yandan insanların dayanışma ve yardımlaşma duygularını pekiştirirken, diğer yandan toplumun çeşitli kesimlerinde korku, panik ve kargaşa yaratabilir. Özellikle afet zamanlarında, devletin ve toplumun kriz yönetimiyle ilgili eksiklikleri veya geçici olarak zayıflayan güvenlik önlemleri, vatandaşın can derdine düştüğü anlar bazı kişilerin kötü niyetli bir şekilde bu durumdan yararlanmasına zemin hazırlayabilmektedir. Afetler ve büyük sosyal olaylar sırasında toplumda görülen korku ve panik, bireyleri koruma içgüdüsüyle hareket etmeye sevk ederken, aynı zamanda bazı suçlular için fırsat yaratmaktadır. Bu durumu gözlemleyen hukuk sistemleri, bu tür olayların suç teşkil eden eylemleri artırıcı etkisini dikkate alarak özel düzenlemeler yapmak zorunda kalmaktadır. Hırsızlık ve yağma suçları, bu tür durumların en belirgin sonuçları arasında yer almakta olup, bu tür suçların failleri, olağan zamanda işlenmesi beklenmeyecek kadar cesur ve pervasız hale gelebilmektedirler.
“Afetler bölgelerinde suçların daha ağır cezalandırılması toplumsal güvenliğin sağlanmasını temin edecek”
Doğal afetler, savaşlar, büyük çaplı toplumsal kargaşalar gibi sosyal olaylar sırasında işlenen hırsızlık ve yağma suçlarının, failler tarafından toplumsal korku ve belirsizlik ortamından faydalanarak gerçekleştirilmesi, suçun işleniş şekli açısından nitelikli bir hal oluşturmaktadır. Bu nedenle, suçun işlendiği ortamın, suçun ciddiyetine ve faillerinin cezalandırılmasına doğrudan etkisi olduğu göz önünde bulundurulmalıdır. Bu düzenleme, yalnızca suçlulara yönelik ceza artırımı sağlamamakta, aynı zamanda toplumun güvenliği ve huzuru için bir önlem niteliği taşımaktadır. Doğal afet veya sosyal olaylar gibi olağanüstü durumlarda toplumun zaten zorluklarla mücadele ettiği göz önüne alındığında, bu süreçleri daha da zorlaştıracak suçların faillerinin daha ağır cezalarla cezalandırılması, hem suçluların cezalandırılmasını hem de toplumsal güvenliğin sağlanmasını temin edecektir. Her ne kadar doğal afet veya sosyal olayların korku ve kargaşasından yararlanmak bir suç olsa da, suçun failleri arasındaki niyet farklılıklarını göz önünde bulundurmak, hukukun adalet anlayışına uygun bir yaklaşım sergileyecektir. Bu sebeple, ceza artırımının mahkemeler tarafından, faillerin eyleminin niteliğine göre belirlenmesi gerektiği vurgulanarak ceza hükmolunması istenen ceza sürelerine ilişkin düzenleme yapılmıştır.
Yağma suçuna 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemi
Kanun teklifinin madde gerekçeleri ise şöyle:
“Doğal afet zamanlarında vatandaşın yaşadığı panik, korku ve karmaşadan yararlanarak hırsızlık ve nitelikli yağma gibi suçların işlenmesi halinde verilecek cezaların arttırılması ve suçun işlenmesine etkin bir caydırıcı düzenleme getirilmesi amaçlanmıştır. Hali hazırda, Türk Ceza Kanununun ‘Nitelikli hırsızlık’ başlıklı 142 nci maddesinin ikinci fıkrasının ( c ) bendinde ‘Doğal bir afetin veya sosyal olayların meydana getirdiği korku veya kargaşadan yararlanarak’ suç işlenmesi halinde ceza ‘Beş yıldan on yıla kadar hapis cezası’ olarak hükme bağlanmıştır. Kanun teklifi ile bu suçun işlenmesi halinde cezanın beş kat arttırılması amaçlanmaktadır. Ayrıca yine teklif ile Türk Ceza Kanununun ‘Nitelikli yağma’ başlıklı 149 ncu maddesine yapılan bir ekleme ile ‘Doğal bir afetin veya sosyal olayların meydana getirdiği korku veya kargaşadan yararlanarak’ yağma suçunun işlenmesi halinde fail hakkında on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası verilmesi düzenlenmektedir.”