İhanet, bir meslek dalı olsaydı, muhtemelen en çoğu ve en ustaları ülkemizde bulunurdu. İhanet; duyulan güveni yok etme, herşeyi hiçe sayarak kendi menfaatleri için kullanma durumudur. Bu durum hiçbir şey ile sınırlı değildir. Kendine ihanet, vatana ihanet, eşe arkadaşa ihanet vb. bunları çokça çoğaltabiliriz çünkü aklımıza gelebilecek herşeyde bunu yaşamak mümkündür.
Vatana ihanet: bir kişinin veya oluşumun kendi ülkesi, devleti ve milletinin zararina çalismak, bölücü, yıkıcı faaliyetlerde bulunmaktır. Güzelim ülkemizde kimin ne yaptığının belli olmamasından dolayı bu ihanet çeşidini kategorize etmek oldukça zordur maalesef. Yine de dilimiz döndüğünce düşüncelerimizi paylaşacağız.
Mesela bir ülkedeki mevcut anayasa ve kanunlar çerçevesinde, bu yasalara uygun iyileştirmeler yapacaklarını ve daha iyi yöneteceklerini vadederek ülkeye ve insanlarına seçim meydanlarında umut satan siyasetçilerin, seçimi kazandıktan sonra, mevcut anayasal düzeni yıkıp yerine başka bir düzen getirmeye çalışmaları en hafif tabiri ile oy aldıkları seçmene ihanettir. Aynı seçmenin bunu gördükten sonra herhangi bir şekilde nemalanmasından dolayı bu oluşuma desteğe devam etmesi, hem kendine hem vatanına ihanettir. (Bilmeden yapılan hata yanlışlıktır, bilerek yapılan hata ise ihanettir. B. Brecht) Keza yürütmeyi yapan o siyasilerin ülkenin yeraltı ve yerüstü zenginliklerini halkın değilde dış güçlerin veya birkaç yandaş firmanın menfaatleri için peşkeş çekmesi de hem halka hem vatana ihanettir. Çünkü bir ülkenin bu tür zenginliklerinde her vatandaşın mutlak surette eşit şekilde payı vadır. Petrol zengini birçok ülkenin halkının sefalet içinde yaşadığı gerçeğini unutmamak lazım…..
Yaklaşık bir aydır, güzel hatay ımızda yangınlar ardı ardına çıkıyor. Güzelim ormanlar la beraber ev sahipliği yaptığı onlarca çeşit hayvanında telef olduğu gibi, yakılan yerlere yakın oturan insanlarımızın maddi manevi kayıplar yaşadığı çoğunun evini terketmek zorunda kaldığı da bir gerçektir. Daha bunların şokunu atlatamadan birde bombalar patlamaya başladı. Bunu yapan zihniyet, kişi, oluşum vb kim ve ne olursa olsun, ihanetin her türlüsünü hem kendine hem halkına hemde vatanına yapmaktadır. Hizmet ettiği davanın veya ideolojinin ne olduğunun bir önemi yok, ama hiçbir haklı ve kutsal davaya ihanetle cinayetle hizmet edilemeyeceği çok açık bir gerçektir. At izinin it izine karıştığı bu ortamda komplo teorilerinin havada uçuşması da başka bir karanlık nokta oluşturmaktadır. Malum bu komplo teorilerinin yakılan yerlerin ne olacağını görmeden bir fikir sahibi olmak pek mümkün olmasa gerek. Bizim beklentimiz mutlaka ve hemen aslına uygun olarak ağaçlandırılması ve doğanın korunmasıdır…
Fi tarihinde bir firma da puantör olarak çalışıyordum, puantajlarını tuttuğum işçiler çelik konstrüksiyon ünitelerini henüz montaj edilmeden boyuyorlardı. Bu işçilerin aralarında bir tane sivri zekalı şahıs vardı ki, şimdilerde ormanlarımızı yakan hainler gibi devleti ve devlet malını düşman görüyordu. Dolayısı ile diğer işçiler boyadıkları yerleri olması gerektiği gibi boyarken, kendisi hiçbir kurala uymadan yani pasa kire dokunmadan temizlemeden boyayı vuruyordu. Dedimki; neden işini düzgün yapmıyorsun? Dedi ki; boşver bunlar devletin malı çürüsün gitsin. Peki dedim senin ideolojin neyin peşinde ? dediki birgün kendi iktidarımızı kuracağız. Peki dedim iktidarınızı kurunca bu fabrika kimin olacak? Bizim dedi. Dedim ki; senin ya davana inancın yok yada tam bir salaksın, neden dedi. Dedim ki; davana inancın varsa ve birgün bunların sahibi sen olacaksan kendi kendine ihanet ediyorsun, yok eğer davanda başarılı olamayacağını düşünüyorsan neden beyhude bir hayal peşindesin. Boynu nu büktü ve haklısın dedi. Ondan sonra da herkes gibi işini düzgün yapmaya başladı.
Gayret et, davet et, hayret et, affet, tevbe et, sakın ihanet etme. Hacı Bektaş-ı Veli.
