Cumartesi, Eylül 21, 2024
No menu items!
Ana SayfaGenelZirai Eğitim Öğretimin 172 ci Yılını kutlanıyor

Zirai Eğitim Öğretimin 172 ci Yılını kutlanıyor

Hatay Ziraat Mühendisleri Odası Şubesi Başkanı Ahmet Sever, Tarım Eğitim-Öğretiminin 172.yıldömünü nedeniyle mesaj yayınladı.
Sever mesajında, Ziraat Mühendisleri Odası 1954 yılından beri 60 bine yakın üyesi ile Türk Tarımının önemli yapıtaşlarından biri olmuştur. Bu meyanda Hatay Ziraat Mühendisleri Odası 46. Dönem Olağan Kongresini yapmış ve bu dönem için seçilip görev almış yeni yönetim kurulumuz kayıtlı 900 ün üzerindeki üyelerine hizmet vermeye ve çiftçilere teknoloji aktarmaya ilk günkü şevkle devam edecektir. Bu bağlamda buradan bu göreve bizi yeniden layık gören tüm üyelerimize teşekkür ederim. Ülkemizde programlı ve organize anlamda İlk kez 1846`da İstanbul Halkalı’da başlanan tarım öğretiminin 172. yılı kutlu olsun” dedi.
“Öğretimde 172 yıllık köklü bir tarihsel geçmişe sahip olmak biz Tarımcılar için haklı bir gurur kaynağı olduğunu belirten Seven açıklamasını şöyle sürdürdü: “Her yıl 10 Ocakta, Ziraat Fakültelerimiz ve Ziraat Mühendisleri Odası tarafından güzel bir gelenek olarak Türkiye`nin dört bir yanında kutlanmaktadır. Toplumsal hayatın önemli bir parçası olan ve uygarlık tarihinin en eski ekonomik faaliyeti olan tarımsal faaliyetlerle ilgili sistemli ve programlı bir öğretimin başlaması elbette ki bu öğretimi almış insanlar tarafından kıvanç içinde kutlanmaya değer bir olaydır “Bu haklı kıvancın kaynağı, çiftçisiyle, teknik elemanıyla, öğrencisiyle bilim insanıyla ziraat camiasının, toplumun beslenmesi, giyinmesi ve ekonomik kalkınmasına geçmişte yaptığı paha biçilmez katkılardır. Toplumun bu ihtiyaçları her dönemde var olacağı için tarım da, her dönem de olmazsa olmaz bir etkinlik olarak varlığını sürdürecektir, tarım bilimiyle tarım teknolojisini toplum yararına çiftçiyle buluşturan ve biz ziraat mühendisleri bu sorumluluk bilinciyle 10 Ocakları sonsuza dek kutlamaya devam edeceğiz. Son 20 yıldır küresel yanlış politikaların tarımda kayıpları artarak sürmüş, ülke tarımı saman bile ithal eder duruma gelmiş, hayvancılık sektörü çökmüş, hayvancılıkta krizi gidermek için gerçek üreticiler yerine ilgisiz kesimlere verilen destekler ve faizsiz krediler kısa süre sonra iflaslarla sonuçlanmış, kamu kaynakları boşa gitmiştir. Kırsal yapı çözülmüş, köyler yaşlılara terk edilmiş, kent varoşları tarımdan kopan genç işsizlerle dolmuştur. Dünyadaki diğer ülkeler açlığı, geleceğin en önemli sorunu olarak gündemine alıp, tarım sektörünü destekler, tarımsal kaynakları korumaya yönelik önlemler alırken, Ülkemizde tarım topraklarını, meraları, yaylakları otlaklar kışlaklar yani beleş yem kaynakları yapılanmaya açacak düzenlemelerle karşı karşıya kalmış, binlerce yılık birikimin ürünü olan kırsal kültürü, yaşamı tehdit ederek, kırsalı yaşanmaz kılmıştır. “Toplumun Yaklaşık % 23-25`i Tarımda İstihdam Edilmekte iken bu oran %45-50 leri bulmuştur. Türkiye`deki tarımsal eğitim-öğretim faaliyetlerinin ise; Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra 1933 yılında tarımsal öğretim faaliyetleri Yüksek Ziraat Enstitüsü ile sürdürülmüştür. Bu Enstitü 1948 yılında çıkarılan yasayla Ziraat Fakültesi adını alarak Ankara Üniversitesi`ne bağlanmıştır. 1955`te Ege, 1957`de Atatürk, 1967`de de Adana`da Ziraat Fakültelerinin kuruluşu ile tarım öğretimi yaygınlaşmaya başlamıştır. Bugün sayısı 36 olan Ziraat Fakültesi ülkemiz genelinde çeşitli programlarda ziraat mühendisi, gıda mühendisi ve peyzaj mimarı yetiştirmektedir” dedi. “Tarım Milli Ekonominin Temel Sektörü olup istihdam ve sanayi sektörüne ham madde sağlamasının yanında milli ekonomiye çok önemli girdileri sağlamaktadır. Ülke kalkınmasında da çok önemli bir rolü olduğunu, milli ekonominin temel sektörlerinin başında gelmektedir.
“Tarım milli ekonominin temel sektörlerinin başında gelmektedir. “Ülkemizde tarım sektörü, sizlerin de çok iyi bildiğiniz gibi, toplumumuzun temelemel beslenme gereksinimlerini karşılayan, ülke genelinde istihdam yaratan, sanayiyeayiye hammadde sağlayan, ihracat ürünleri ile ülkemize döviz getiren, milli ekonomimizin temel temel sektörlerinin başında gelmektedir. Bu yönüyle ele alındığında, özellikle gelişmekte olan ülkelerin birçoğunda tarım, kalkınmanın hala ana sektör görevini sürdürmektedir. Bunun yanı sıra Dünya`nın önünde duran temel sorunların başında, hızlı nüfus artışına artışına karşın artırılamayan tarım toprakları ile insanların beslenmesi sorunu gelmektedir. Tarım yapılabilecek alanların nüfus artışına göre çoğaltılması mümkün olmadığına göre, mevcut tarım topraklarından daha fazla verim alınmasını sağlayacak yol ve yöntemlerin bulunması gerekmektedir. İşte bu bağlamda tarımsal eğitim, araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin önemi daha çok ortaya çıkmaktadır. Amik ovası Türkiye’nin en önemli tarım alanlarının başında gelmektedir. Tarım Tarım sektörünün son yıllarda Dünyada gelişmelere paralel olarak Türkiye`de de hızla büyüme kaydetmesi, tarımsal eğitimin ve kalitesinin önemini bir kez daha ortayartaya koymaktadır.” Tarım dünyada ve Türkiye`de yeniden yükselir ve şekillenirken Ziraatiraat fakültelerimizin yeniden yapılandırmak ve canlandırmak hepimizin sorumluluğudur. Bu düşünce ile Zirai Eğitim-Öğretimin 172. Yılının kutlar Ziraat Mühendisleri Hatay Şubesi olarak saygılarımı sunarım.”.

RELATED ARTICLES

Yorum Yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

EN SON HABERLER